Reklam

"ÇEVREYE HİÇBİR ZARARIMIZ YOK"

“Göz göre göre zehirliyorlar” haberimizin diğer tarafı olan fabrikanın ortakları Gazetem İzmir İmtiyaz Sahibi Salih Erkek’e kapılarını açtı.

"ÇEVREYE HİÇBİR ZARARIMIZ YOK"

“Göz göre göre zehirliyorlar” haberimizin diğer tarafı olan fabrikanın ortakları Gazetem İzmir İmtiyaz Sahibi Salih Erkek’e kapılarını açtı.

"ÇEVREYE HİÇBİR ZARARIMIZ YOK"
24 Mayıs 2018 - 08:32

Gazetem İzmir İmtiyaz Sahibi Salih Erkek, Buca ilçesine bağlı Kaynaklar mevkiinde bulunan Erkan Karadağlı ve ortağına ait olan çiftliğin yakınına kurulan bir fabrikanın doğaya, insan sağlığına oldukça zarar veren amonyak gazı salgılamasından dolayı bölge insanlarının zor günler geçirdiğine yönelik yaptığı röportaja sonrası fabrika sahiplerinin daveti üzerine yerinde inceleme yaptı.

Gazetem İzmir’in ‘Göz göre göre zehirliyorlar’ başlığıyla kamuoyuna duyurduğu ve özellikle fabrikadaki buz üretimindeki amonyak kullanımından kaynaklı, bölgedeki hayvanların telef olduğu yönünde açıklama yapan Karadağlı’nın iddialarını yönelten Erkek’e fabrika mühendisi Oktay Bilen, yaptığı açıklamasında, “Biz amonyak gazı değil, 717 kullanıyoruz. Bu sıvı halde ağaçlarla temas ederse evet, tehlikeli ama biz bunu sıvı olarak kullanmıyoruz. Sadece test aşamasındayken kaçak gerçekleştiği için bu borulardan çıktı normalde öyle bir şey kesinlikle yok. Ayrıca amonyak kullansak bile bunun herhangi bir yasağı bulunmuyor” dedi.

“FAALİYETE BAŞLAMADIK BİLE”

Fabrika ortaklarından Keder Bilen ise yaptığı açıklamasında, komşularıyla hiç bir sorun yaşamadıklarını ifade ederek, “Burası şuan yapım aşamasında ve biz hala faaliyete başlamadık. Sadece test amacıyla gaz verdik ve ufak sızıntıyı tespit ettik. Sonrasında ise mühendisimiz tarafından sorun çözüldü. Şuan herhangi bir sorunumuz bulunmuyor. Komşumuzun bizi şikâyet ettiği gibi de bir sorun bulunmuyor. Ayrıca komşumuz bize ulaşamadığını söylüyor ama kendisinde benim telefon numaram bulunuyor. Hiç aramadı bile. Kaldı ki arasa zaten biz sorunu çözerdik” şeklinde konuştu.

Salih ERKEK: Buradaki iddiaları siz de biliyorsunuz. Bunlarla ilgili olarak neler söyleyeceksiniz?

Oktay BİLEN: Biz Gaziemir’den tesisi sökerek buraya taşıdık. Şuanda burada daha faaliyete bile başlamadık. Şuan fabrikamız test aşamasında ve haftaya nasip olursa çalıştıracağız. 4 aydır burada kurulumla ilgili çalışmalar yapıyoruz. Kaynak kaçağından dolayı biraz gaz sızıntımız oldu ve bunun sonucunda maddi manevi bizim de zararımız oldu. Komşumuzun da 3-4 ağacı kurumuş fakat bizim fabrikamızdan dolayı hayvan ölümü olduğunu kabul etmiyoruz. Biz de burada hayvan besliyoruz, burada yaptığımız çalışmanın ne doğaya ne de hayvanlara hiçbir zararı bulunmuyor. Kendisi bizim onunla görüşmediğimizi söylüyor ama kesinlikle bizimle hiçbir görüşme talebi olmadı. Kapıdan girildiğinde burada 24 saat birisi zaten bulunuyor.

Salih ERKEK: Bu sızıntı olayı nasıl gerçekleşti?

Oktay BİLEN: Biz borulara deneme anlamında gazı verdik. Çalıştırdık sonrasında durdurduk. Gazın durduğu yerde genleşme oluyor. Genleşme de basınca biniyor ve oradan kaçırma yaptı. Biz bunu fark ettik fakat borudaki gaz gitti. Bu da 100 metrelik bir borudaki gaz anlamına geliyor. Tanklarımız zaten kapalıydı bu sebepten dolayı çok büyük bir zararda meydana gelmedi.

Salih ERKEK: Bunun önlemi olarak neler yapıldı?

Oktay BİLEN: Kaçak olan borulara tekrardan kaynak yapıldı ve ilave vanalar yaparak herhangi bir sızıntının bir daha olmasını engelledik. Artık şuan için herhangi bir sızıntı ihtimali bile yok diyebiliriz.

Salih ERKEK: Amonyak gazı kullandığınız ve bu sebepten dolayı çevreyi zehirlediğiniz iddialarına ne diyorsunuz?

Oktay BİLEN: Biz amonyak gazı değil, 717 kullanıyoruz. Bu sıvı halde ağaçlarla temas ederse evet, tehlikeli ama biz bunu sıvı olarak kullanmıyoruz. Sadece test aşamasındayken kaçak gerçekleştiği için bu borulardan çıktı normalde öyle bir şey kesinlikle yok. Ayrıca amonyak kullansak bile bunun herhangi bir yasağı bulunmuyor. Gaziemir için Tarım İl Müdürlüğü’nden ruhsat alırken de zaten biz ‘amonyak kullanacağız’ diyerek ruhsat almıştık. Bunun herhangi bir zararı da bulunmuyor.

Salih ERKEK: Sizin Gaziemir’den kovulduğunuz ve sonrasında buraya geldiğiniz, çevredeki çiftlik sahiplerinin de sizi istemediği iddia ediliyor. Bununla ilgili neler söylemek istersiniz?

Oktay BİLEN: Ben Gaziemir’de ilk kuruluştan kapanışa kadar oradaydım. Gaziemir-Sarnıç İzban istasyonunun hemen yanındaydık. Biz orada 1buçuk sene kaldık ve buraya taşınma sebebimiz, oranın iflas etmesinden kaynaklanıyor. Firma iflas edince buranın işletmecileri oradaki malzemeleri satın alarak burayı kurdular.

Salih ERKEK: Burada nasıl bir sistem kullanıyorsunuz?

Oktay BİLEN: Normalde birçok fabrika yumuşatma sistemi kullanıyor ama biz ozmos diye bir sistem var onu kullanıyoruz. Bu sistem pahalı olduğu için fabrikalar tarafından kullanılmak istenmiyor. Biz önce yumuşatma sonra ozmos sistemi kullanıyoruz. Buda PH değeri 5,5’ların altına düşüyor. Bu ne demek derseniz; evlerinizde kullandığınız damacana sularda 5,5 PH değeri vardır. Bizim ürettiğimiz buzların PH değeri ise 3,5’larda bulunuyor. Bu da demek oluyor ki bizim ürettiğimiz buzlar çevreye zarar vermediği gibi bir de evlerinizdeki damacana sulardan bile daha kaliteli diyebiliriz.

Salih ERKEK: Siz de bu şirketin ortaklarından birisiniz. Sizin düşünceleriniz nelerdir?

Keder İLHAN: Burası şuan yapım aşamasında ve biz hala faaliyete başlamadık. Sadece test amacıyla gaz verdik ve ufak sızıntıyı tespit ettik. Sonrasında ise mühendisimiz tarafından sorun çözüldü. Şuan herhangi bir sorunumuz bulunmuyor. Komşumuzun bizi şikâyet ettiği gibi de bir sorun bulunmuyor. Ayrıca komşumuz bize ulaşamadığını söylüyor ama kendisinde benim telefon numaram bulunuyor. Hiç aramadı bile. Kaldı ki arasa zaten biz sorunu çözerdik. Gazeteye çıkana kadar da bizim hiçbir bilgimiz olmadı. Oradaki bazı ağaçlara ufak çaplı zarar verdiğimizi fark ettik ama kendisi bununla ilgili olarak bile bize bir şey demedi. Zaten söyleseydi biz zararı da karşılardık.

Salih ERKEK: Gördüğümüz kadarıyla burada başka çiftlik sahipleri de bulunuyor. Buradaki komşularınızla herhangi bir sorun yaşıyor musunuz?

Keder İLHAN: Hayır, biz komşularımızla sorun yaşamıyoruz ama gelip size bizi şikâyet eden komşumuz da neden böyle bir şey yaptı anlamadık. Biz zaten şuan ruhsat müracaatlarımızı yaptık onları beklemekteyiz. Ruhsat çıktığında faaliyete başlayacağız.

Salih ERKEK: Şahıs bizi aradı ve sizin saldırdığınız yönünde tekrardan şikâyet etti ve kendisinin köpeğin arkasına sığındığını söyledi. Bu konu hakkında neler söyleyeceksiniz?

Keder İLHAN: Kesinlikle öyle bir şey olmadı. Bizim yan komşumuz haber verdi ve kendisiyle konuşmak amacıyla yanına gittik. Kapıyı çaldığımızda bizimle tokalaştı. Hatta adam bize kapıyı açmadı. Neden açmadığını sorduğumuzda ise ‘Sorununuz varsa, gidin yetkili yerlere başvurun’ diyerek bize bağırmaya başladı. Biz konuşmaya çalışırken kapıyı üzerimize kapattı ve kendisiyle sonra da diyaloğa geçmedik. Küfür, saldırı, taşlama gibi herhangi bir şey olmadı. Zaten 60 yaşındaki adama biz neden bir saygısızlık yapalım ki. Kendisi hatta buradaki komşularımızla konuşup bizim elektrik ve sularımızın kesilmesi yönünde halkı galeyana getiriyor. Komşularımız bunu bize söylüyor. Biz de bu sebeple zaten kendisinin yanına gittik.

Salih ERKEK: Bütün komşularınız sizinle sorunluymuş. Böyle iddialarda var. Onlar hakkında neler söyleyeceksiniz?

Keder İLHAN: Bizim amacımız komşularımızla birlik beraberlik içerisinde olmak. Bu yönde de zaten birlikte hareket ediyoruz. Bu zamana kadar ne bizim komşularımızdan bir şikâyetimiz oldu ne de onların bizden oldu. Sadece biz bunu gazetede okuduk. Bize söylemiş olsa kendisinin zararını bile karşılardık. Burada bir fabrika kuruyoruz, tabi ki kaçaklar olabilir ve biz onun için zaten test yapmak zorundayız. Test aşamasında da sorunları bulup hemen önlemi alıyoruz. Yani söylendiği gibi göz göre göre kimseyi zehirlediğimiz yok.

Salih ERKEK: Siz buradaki fabrikanın diğer komşusu olarak siz neler söyleyeceksiniz?

Hasan YUVANÇ: Ben teknolojik olarak burada ne yapıyorlar tam anlamam ama diğer komşumuz ‘benim hayvanım öldü, ağaçlarım kurudu’ gibi iddialarda bulunuyor. Ben de burada çiftlikteyim benim köpeğim buraya bağlı, tavuklarım serbest geziyor. İncirlerim, zeytinlerim, asmalarım var burada. Herhangi bir zarar da görmüş değilim. Fabrika sahibi arkadaşlarımızla da herhangi bir sorunumuz yok. Zaten suyu da benim bahçemden alıyorlar. Ben komşuluk gereği yardımcı oluyorum onlar yardımcı oluyor. Herhangi bir sıkıntım asla ama asla yok.

Salih ERKEK: Ahmet Bey yan tarafınızda bu fabrika kuruldu. Erkan Bey fabrika yüzünden ağaçlarının kuruduğunu ve fabrikanın bölgedeki bahçelere büyük zararlar verdiğini iddia etti. Sizde burada serası olan ve çiçek yetiştirip satarak geçiminizi sağlayan birisiniz? Bu iddialar sizce doğru mu?

Ahmet TURAN: Ahmet Turan: Şuana kadar bize hiçbir zararları olmadı. Komşularımdan ben oldukça memnunum. Hatta hemen hemen her sabah bir araya gelip çay, kahve içiyoruz. Birbirimize yardımcı oluyoruz. Zaten komşuluk ilişkilerinde de doğrusu budur. Ben Allah için doğruları söylüyorum. Komşularımdan oldukça memnunum.

YORUMLAR

  • 0 Yorum