Umut ERSES / Gazetem İzmir - AK Parti İzmir 2. Bölge 3. Sıra Milletvekili Adayı Necip Nasır, İzmir Mardinliler Vakfı’nı ziyaret ederek hemşerileriyle buluştu. Aslen Bitlis doğumlu olduğunu fakat ailesindeki 4 babadan 2’sinin Mardinli olduğunu vurgulayan Nasır, İzmir Mardinliler Vakfı için ‘evim’ ifadesini de kullandı.

Uzun yıllardır İzmir Mardinliler Vakfı Başkanı Rasim Kahraman’la dirsek temasında bulunduklarını ve birlikte İzmir’de yaşan Doğu ve Güneydoğulu hemşerilerinin her alanda temsiliyet gücüne sahip olmaları için çalıştıklarını belirten Nasır, “Sadece bu memleketin değil İslam aleminin, coğrafyanın ve mazlum milletlerin dualarıyla bağımsızlığımızı ilan edeceğimiz önemli bir seçim. Bu noktada sizlerin destekleriyle ancak bu iş olacaktır” dedi.

Nasır açıklamasında, Milletvekili olduktan sonra İzmir’de sorunların dinleneceği bir ofis kuracağını ve o ofise gelen vatandaşın sorunuyla bire bir şekilde ilgileneceğini de sözlerine ekleyerek, “Bir büro açacağım ve mazbatanın yarısını Rasim Başkan’a vereceğim. Mardinliler alsın sorununu getirsin ve dönüşü kendisiyle bizzat sağlayacağım. Olumlu veya olumsuz elimden gelen her şeyi yapacağım. Benim maddi bir beklentim yok. Benim beklediğim tek bir manevi şey var oda burada hizmet ederek sevabına nail olmak ve sizlerden de tek bir isteğim var dua edin Allah beni utandırmasın” şeklinde konuştu.

Kahraman: “Bizim sesimiz olacağından da hiç şüphemiz yok”

Ziyarette açılış konuşması yapan İzmir Mardinliler Vakfı Başkanı Rasim Kahraman, Necip Nasır’a güvendiklerini ve kendisini milletvekili yapmak için gece gündüz çalışacaklarını belirterek, Nasır’ın kendilerinin sesi olacağından da hiç şüphelerinin olmadığını belirtti. Kahraman konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Ağabey dediğim ve 2005 yılından beri tanıdığım, Ticaret Odası’nda birlikte çalıştığım, 2. Bölge 3. Sıra milletvekili adayımız Necip Nasır bugün aramızda. Vekilimizi tanıdığım günden bugüne kadar adamlığı ve dik duruşuyla çok sevdiğimiz ve değer verdiğimiz bir ağabeyimiz. Ticaret Odası’nda zaten kendisinin de emeğiyle bu yıl büyük bir adım atılarak başkanlığa Mahmut Özgener getirildi. Bundaki en büyük ve en çok katkısı olan Necip Ağabey’dir. Allah’ım ona da milletvekilliği nasip etti, kendisini hep birlikte meclise göndereceğiz. Biz Mardinliler olarak zaten söylememize kendimizi anlatmamıza gerek yok. Kendisi burada ne kadar Mardinli olduğunu, neler yaptığımızı zaten çok iyi biliyor. Hepimiz gece gündüz ne gerekiyorsa ilk günden bugüne kadar hep söylüyoruz ve söyleyeceğiz, inşallah hep beraber elimizden gelen ne ise gece gündüz çalışıp kendisini Ankara’da göreceğiz. Sadece görmekle değil, biz Mardinliler onu bir ağabeyimiz ve kardeşimiz olarak görüyoruz ve bizim sesimiz olacağından da hiç şüphemiz yok. İnşallah Ankara’ya gittiğinde Mardinli ağabeyimiz olarak kendisini göreceğiz. Bizleri ziyaretinden dolayı da kendisine çok teşekkür ediyorum.”

NASIR: “UZUN YILLARDIR TEMSİLİYET İÇİN UĞRAŞIYORDUK”

AK Parti İzmir 2. Bölge 3. Sıra Milletvekili Adayı Necip Nasır, İzmir Mardinliler Vakfı Başkanı Rasim Kahraman ile birlikte uzun yıllardır Doğu ve Güneydoğuluların İzmir’deki temsiletleri için uğraş verdiklerini hatırlatarak başladığı konuşmasında, “Rasim Başkanımız konuşmasında bir Mardinli gibi görerek dedi. Ben 1959 Bitlis doğumluyum ama bizim aile secereyi incelediğinde 4 baba var. Biri Kızıltepe, diğeri Viranşehir, biri Batman, diğeri de Bitlis. Biz Bitlis’teki koluyuz. Yani yarı Mardinliyim. Bu vakıf bizimde vakfımız kendimi aidiyet hissettiğim bir yer. Biraz önce Anadolu Birliği’nde bir toplantıdaydık ve orada da ifade ettim. 2003 yılında Anadolu Birliği kurulurken Bayındırlık Bakanımız Zeki Ergezen geldiğinde Rasim Başkanla birlikte rahmetli Vedat Güldoğan’ın başkanlığında o vakfı kurmuştuk. Onun 2‘nci bir toplantısı oldu ve ben o zaman da şöyle bir şey demiştim. ‘Yaklaşık 35 senedir İzmir ticaretinin içindeyim. Bizden esas sahada olan bizler Anadolu’dan geldik ama temsiliyet noktasında ne STK’larda ne Ticaret Odaları’nda ne de yerel yönetimlerde, yani temsiliyet noktasında büyük bir zafiyet var’ demiştim. Bu anlamda ilk defa o toplantıda ‘Bu İzmir Ticaret Odası çok önemli ve bizim oraya yönlenmemiz gerekiyor’ demiştim. Çünkü İzmir’deki ekonominin en büyük katkısını koyan Anadolu’dan gelen insanlar ve temsiliyet noktasında azınlıkların yönetimi var. Buraların değişime ihtiyacı var. Buraların da sahiplerinin elinin geçmesi gerekir diyerek de bir mücadele başlatmıştım. Aslında o mücadeleyi başlattığım o günden bugüne kadar Rasim Başkanla ve burada bulunan sizlerle beraber bir mücadele verdik. İlk olarak oraya meclis başkan vekili olarak girdim ve en son geçen dönem küçük bir rakamla oda başkanlığını kaybettim. Bu süreçte çalışmaları sürdürerek bundan 4 ay önce yaptığımız çalışmaların sonucunu hep birlikte gördük ve İzmir Ticaret Odası’nda bir değişime neden oldu. Bizim orada makam mevki gibi bir talebimiz olmadı. Bizim oradaki amacımız gerçek anlamda temsil noktasında bizden birilerinin de olması gerektiğinin mücadelesiydi. Mesela İsmail Kahraman kardeşimiz bugün İzmir Ticaret Odası’nın yönetim kurulu üyesi. Yani bunu bir ayrımcılık anlamında demiyorum ama bugün yönetimde 4 tane Doğu ve Güneydoğulu olan arkadaşlarımız var. Yine TOBB delegelerinde de aynı şekilde. Yine biz Rasim Başkan’la birlikte her siyasi seçimde oturup serzenişte bulunurduk. Biz önemsenmiyoruz ve temsil noktasında bizden kimse yok, yerel ve merkezi yönetimde yok diye sürekli tepkimizi gösterirdik. Burada yani kendi evimde samimiyetle bir şey ifade edeyim, iş anlamında bir şey demek istemiyorum, çünkü hepiniz beni iyi tanıyorsunuz. Neler yaptığımı biliyorsunuz. İnanın bir makam mevki meselesi demiyorum. Bugün bir üst düzey bürokrat veya siyasetçinin Doğu ve Güneydoğululardan düzgün birileri çıkıp da aday olma ifadesi noktasında 2011 yılında aday adayı oldum. 2015 yılında 1. Bölgede 6. Sırada aday yaptılar. Ben o aldığım görevin gereğini yaptım ve hakkında vererek çalıştım. Bunu herkes iyi biliyor. Yine müracaat ettim ve bizi 2. Bölgede uygun olarak 3. Sırada aday gösterdiler. Milletvekili adayı olurken 2 tane sebebim vardı. Birincisi 24 Haziran seçimleri Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurmuş olduğu Cumhuriyet’in o ilk meclisinin önemine haiz bir meclis yapısı oluşacak. 24 Haziran’ın güçlü bir hükümet, güçlü bir meclis modeliyle Türkiye’nin bağımsızlığının deklarasyonu olacağına inanıyorum. Ayrıca 24 Haziran’ın emperyalizm ve siyanizme vurulacak bir darbe olacağına inanıyorum. Bu süreçte görev alarak bunun onurunu yaşamayı arzuluyorum. İkincisi 60 yaşındayım ve 50 yıldır İzmir’de ticaret yaparım. İşportacıdan, bakkalına herkes benden bir şeyler bulabilir. Çünkü yapmadığımız iş kalmadı ama burada temsiliyet noktasında çevreme katkı koyup onun şerefine ve sevabına layık olmak istiyorum. Bu önümüzdeki 24 Haziran çok farklı bir süreç. Sadece bu memleketin değil İslam aleminin, coğrafyanın ve mazlum milletlerin dualarıyla bağımsızlığımızı ilan edeceğimiz önemli bir seçim. Bu noktada sizlerin destekleriyle ancak bu iş olacaktır. Bu süreçten sonra oluşacak güçlü hükümet yapısında başkan ekibiyle bürokrasiyi yok ederek çok hızlı bir hareket kabiliyeti sağlayacak. Fakat başkanlık güçlü çıktığı kadar meclisin de güçlü çıkması gerekiyor. Güçlü bir meclisle de yasama güçlenecek, bu da muazzam bir hareket getirecektir. Aday tanıtım toplantısında Cumhurbaşkanımızın bir ifadesi oldu. O ifade de şu. ‘Milletvekilleri 3 gün Ankara’da olacak 4 gün kendi bölgelerindeki ofislerinde ve sahada olacak’ dedi. Ben farklı bir şey yapmayı düşünüyorum. Bu daha önce de yapılmıştı. Bir büro açacağım ve mazbatanın yarısını Rasim Başkan’a vereceğim. Mardinliler alsın sorununu getirsin ve dönüşü kendisiyle bizzat sağlayacağım. Olumlu veya olumsuz elimden gelen her şeyi yapacağım. Benim maddi bir beklentim yok. Benim beklediğim tek bir manevi şey var oda burada hizmet ederek sevabına nail olmak ve sizlerden de tek bir isteğim var dua edin Allah beni utandırmasın” dedi.

NASIR: “OY ORANIMIZI ARTTIRMAMIZ LAZIM”

Ceyda Bölünmez Çankırı, Bilal Doğan ve kendisi olmak üzere AK Parti’nin İzmir’den Mardinli 3 milletvekili adayı gösterdiğini de hatırlatan Nasır, bu durumda AK Parti’nin oylarının kentte artması gerektiğini de belirterek, “Sizler bizim elimizi güçlendirirseniz bizde güçleniriz” dedi. Nasır yaptığı konuşmasında, “Bu bir ayrımcılık değildir biz aile içinde biz bize konuşuyoruz. Bize dediler ki, ‘hep milletvekili bizden yok diye serzenişte bulunuyorsunuz dediniz şimdi listelerde birçok milletvekili adayı insan var. Oy oranını şimdi göreceğiz diyorlar. Şimdi ben de size diyorum ki 2019 yerel seçimleri yakın. Allah’a şükür bu dönem ilçe başkanları var, hemşerilerimiz var. Bu ayrım olarak değerlendirilmesin. İnsanlar tabi ki kendilerini anlayacak ve aidiyet hissedeceği insanları temsil noktalarında olmalarını istediğinden dolayı bir bunları söylüyoruz. Yani önemli bir süreç var önümüzde. Herkes akrabasına eşine dostuna bunu yayarsa bir sonraki süreçte bizlerin de elini güçlendirir. Allah’ın izniyle hem Ceyda Hanım hem de ben milletvekili olacağım. İnanıyorum ki Bilal Doğan da olacaktır. Siz bizlere dokunma anlamında daha yakın hissettiğiniz için bunu söylüyorum. Sizler bizim elimizi güçlendirirseniz bizde güçleniriz. Sizden ricam 20 gün çok hızlı bir destek” ifadelerine de yer verdi.

KAHRAMAN: “DUALARIMIZ SİZİNLE”

Necip Nasır’ın konuşmasından sonra tekrar mikrafonu alarak kapanış konuşması yapan Başkan Rasim Kahraman, “Ben bu derneğin onursal başkanı olan Hacı Aziz’den devraldığım günden bugüne kadar başkanım gerçekten her gecemize mutlaka sponsor olmuştur. Bir Mardinliden daha fazla Mardinli oldu, hep arkamızda durdu. Bizler kendisinin nasıl hizmetler yaptığını bütün İzmir’de ben bildiğim için bundan sonra milletvekilliğinde de aynı şekilde halka gerçekten samimi bir şekilde Allah için hizmet edeceğini canı gönülden biliyorum. Onun için de canı gönülden destekliyor ve hepinizden de aynı desteği bekliyorum. İnşallah kendisini vekilimiz olarak Ankara’ya göndereceğiz ve sürekli dualarımızın sizinle olduğunu bilmenizi istiyorum” dedi.

Ziyaret, toplu fotoğraf çekilmesi sonrasında karşılıklı sohbet olarak devam etti.