HOŞ GELDİN DANIEL, ABD'NİN YENİ TÜRKİYE BÜYÜKELÇİSİNE...
Reklam
Muhammed Gömük

Muhammed Gömük

HOŞ GELDİN DANIEL, ABD'NİN YENİ TÜRKİYE BÜYÜKELÇİSİNE SORULAR

04 Aralık 2017 - 22:35

Seni gidi Daniel seni, demek yolun Ankara’ya düştü. Merak etme Ankara’yı çok seveceksin. Bizleri de seveceksin. Hele bir sevme! Mesela biz siyasete, spora, bilime, sanata, hukuka, istihbarata ve teknolojiye çok meraklı bir milletiz. Her şeyi biliriz, hangi bahisten laf açılsa bülbül gibi şakırız. Senden için diyorlar ki “bu Daniel çok delikanlı oğlan, İngilizce’den hariç İsveçce, Almanca Türkçe bilir; her ABD büyükelçisi gibi istihbarata da meyillidir; ABD Dış İşleri Bakanlığı’nın İstihbarat Daire Başkanı’ydı” falan filan… Bunlar internetten edinilebilecek erişilebilecek sıradan bilgiler. Ama biz daha fazlasını, daha özelini biliyoruz.

Derinlerin derinliklerinde gezen kardeşlerimiz diyorlar ki: “Daniel iyidir hoştur da biraz esrarengizdir; zira ABD ile Türkiye arasında başlayan yeni dalgalı süreçte bir mihenk taşı olması için çok özel tembihlerle görevlendirilmiştir. ‘ABD’nin YPG’ye silah yardımı yaptığı yalandır’ diyecek kadar basitleşen selefi John BASS gibi ukala, küstah değildir ama içinde sürekli fırtınalar kopar. Operasyon ve aksiyon adamıdır. Hatta James BOND gibi heriftir; saman altından su yürütür…”

Daniel’cığımızla ilgili edindiğimiz istihbari bilgileri yeri geldikçe paylaşmaya devam edeceğiz. Türkler’in siyasette zehir, insaniyette kalender, sokakta cengaver ve at binmede mahir olduğunu ona itina ile göstereceğiz. Göstereceğiz göstermesine de öncelikle Sevgili Daniel’cığımıza kendini anlatma ve tanıtma imkânı vermeliyiz. Daniel kardeşimize doğrudan bazı sorular yöneltmek istiyoruz.

Soru 1: 11 Eylül’deki tiyatronun gerçek yüzünü bilmediğimizi, ABD’nin yalanlarına inandığımızı mı sanıyorsun? Bizim milletde her fert, Illuminati’yi hakkında kitap yazacak kadar bilirken siyonizmle 11 Eylül arasındaki ilgiyi bilmeyeceğimizi mi sanıyorsun?

Soru 2: 2 Ekim 1992’de bizim Muavenet adlı savaş gemimizi kasten vurmuştunuz ya! Biz bunu unuttuk mu sanıyorsun? Daha da önemlisi, intikamımızı almayacağımızı mı sanıyorsun?

Soru 3: Sen bizim kim olduğumuzu biliyor musun? ABD’den ve Amerikalılardan en çok nefret eden bizleri anlayabilecek misin? Ezberlerini bozabilecek misin? Zincirlerini kırabilecek misin? Yardıma gelelim mi?

Soru 4: Türkiye’de masonların sevildiğini mi sanıyorsun?

Soru 5: ABD güdümlü işbirlikçi Türk medyasının bu ülkede pilinin bittiğini sana söylediler mi? İşbirlikçi medyanın bu ülkede dalga konusu olduğunu biliyor musun?

Soru 6: Türkiye Cumhuriyeti’nin başkentinin İstanbul değil Ankara olduğunu biliyor musun; yoksa sen de diğer Amerikalılar gibi genel kültür cahili misin?

Soru 7: Ankara’da zemheri ayazı nasıl olur, gizli buzlanma nedir, her yer neden gri ve siyahtır, hiç düşündün mü?

Soru 8: Ankara’da gri ve siyah olmayan yerlerin neden kahverengi olduğunu sana anlattılar mı?

Soru 9: Ankara’da her sabah bir milyon kravatlının yollara düştüğünü, servis araçlarının ve dolmuşların büyükelçi araçlarına yol vermediğini, taksi ve otobüslerin de özellikle yeşil plakalı araçları iki taraftan sıkıştırdığını duymuş muydun?

Soru 10: Afganistan’da Türk askerinin ne işi var? Hele bir anlat da dinleyelim.

Soru 11: Türkiye’nin neden ABD topraklarında askeri üssü yok? Biz mi NATO ülkesi değiliz; yoksa siz mi?

Soru 12: Suriye’de ne işiniz var? Buralar sizin çöplüğünüz mü? Kendinizi dünyanın Jandarması mı sanıyorsunuz?

Soru 13: Osmanlı tokadı diye bir şey duydun mu?

Soru 14: Parasını peşin ödediğimiz F 35 uçaklarını bize vermeyeceğinizi biliyoruz bilmesine de bu uçakların zaten arızalı üretildiğini, error verdiğini bilmediğimizi mi sanıyorsun?

Soru 15: Usame bin Ladin’in ABD istihbarat elemanı olduğunu bilmediğimizi mi sanıyorsun?

Soru 16: Dünyanın her yanında teşkilatlanan gönüllü Türkler’in özellikle ABD’de çok iyi organize olduğunu ve her birinin çok iyi birer sabotajcı ve savaşçı olduğunu biliyor musun?

Soru 17: Sürprizleri sever misin?

Soru 18: ABD’deki Porto Riko, California, Texas, Vermont gibi onlarca bağımsızlık hareketini can-ı gönülden desteklediğimizi ama sadece desteklemekle sınırlı kalmadığımızı (!) biliyor musun?

Soru 19: Guantanamo Üssündeki zindanlarda günün birinde Amerikalılar’ın zincire vurulup işkencelere maruz kalacağını biliyor musun?

Soru 20: İçlik aldın mı? Pantolonun altına giyersin, Ankara’da lazım olur. Süveter de al. Fanila da al. Ama Türkiye’den alma sakın. Türkiye’de hayatın ne kadar pahalı olduğunu ama buna rağmen insanlarımızın istedikleri gibi giyinip kuşandıklarını, her lükse sahip olduklarını, vur patlasın çal oynasın yaşadıklarını biliyor musun?

Bu kadarcık soru yeter vesselam. Fazla da sıkıştırmamak lazım çiçeği burnunda ihtiyar delikanlıyı. Nasıl olsa daha çok hasbihal edeceğiz. Cenab-ı Rabbül Alemin bugünden geri koymasın bizleri. ABD’nin hunharca katlettiği milyonlarca Müslüman’ı unutmayan gerçek kardeşlerimize de selam olsun. Selamün kavlen mir-Rabbir-Rahim.

YORUMLAR

  • 0 Yorum