KAR ARSIZLARINI TARİH AFFETMİYECEK!
Reklam
Pelin Uğur

Pelin Uğur

KAR ARSIZLARINI TARİH AFFETMİYECEK!

17 Nisan 2017 - 17:47

Geçtiğimiz Pazar günü ülkemizin makus talihini yenmek için referandum oylamasını gerçekleştirmek amacıyla vatani görevimizin bir parçası olan oylarımızı hür vicdanımızın sesine kulak verekek kullandık. Uzunca bir süredir hepimiz bir şekilde, kendi inançları ve düşünceleri doğrultusunda, kendisi gibi oylamasını kullanacak olanların, karşıt görüşte olanları ikna edip desteğini almak, mücadeleye katılımları çoğaltarak, aydınlık ufukların, Devletin, Cumhuriyetin bekasının devamı için çabaladık.
Bu süreçte, cadde ve sokakları dolaşıp bildiri dağıtılmasından tutunda, kahve, ev, işyeri ziyaretlerinde, dost meclislerinde aydınlanma sohbetleri yapıldı. Bu vesile ile memleketimin güzel insanlarını tanıma, kazanma şansını da yakaladık.

Bunca yıldır görüyoruz ki; memleketimizi yöneten sistem insanlarının yapısı değişmedi, giderek yoğunlaşıp güçleniyorlar, maalesef muhalefet partisinin basiretsiz yapısı da değişemediği ortada. Bükemediğimiz bileği öpme noktasındamıyız gerçekten tartışılır bir konu.
Rengi, fikri, bir duruşu olmalı insanlarımızın ama nerede? Mumla arar olduk. Karar veremeyip “evet” mi desin yoksa, dik durup “hayır” mı desin?
Kararsız değil de “Kar arsızları” dediğimiz insanların, oylama sonucu, ne olursa olsun zaten yanar döner yapılarıyla yaslanıp güç alacakları kapıları çoktan sizdeniz tavırlarıyla ayarlamadılar mı?
Memleketimin üzerinde yayılan kara bulutların sebebi işte bu şuursuz vatan hainlerinin iki yüzlü tavırlarıyla omurgasız dolaşıyor olmalarındandır. Bu vatan hainlerini, talan etmeye teşebbüs ettikleri kutsal topraklarız bile kabul etmeyecek, tarihe kara bir leke gibi düşeceklerdir. Bizler ikiyüzlü olup , taşıma suyla değirmeni döndürmek için çabalayanları unutmayacağız, Allah affetse bizler affetmeyeceğiz.
Politikacılara yapılacak en büyük kötülüğü yapıp, şu noktadan sonra eleştirisiz kalmayı tercih ediyorum.

Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe, hiç durmadan ilerleyeceğimize namusumuz şerefimiz üzerine and içeriz diyen Atalarımızın, yüce Atatürk’ün evlatlarıyız. Kıymetli vatanımın allı şanlı dalgalanan bayrağı altında, bölünmez bütünlüğü uğruna canını vermiş nice şehitlerimiz ve gazilerimizi minnet ve şükranla anıyorum. Egemenlik kayıtsız şartsız Türk milletinindir; öyle de kalacaktır.

Biz bu saatten, bu oylama sonuçlarından sonra ortadan kaldırılmış yoksulluktan, kardeşin kardeşe düşmanlık beslemediği, barış içinde, huzur dolu bir coğrafyanın insanları olarak saygı, sevgi çerçevesinde yaşamanın güzelliklerden bahsetmek istiyoruz. İnsanca, insana yakışır şartlarda yaşamayı hak ediyor, bunu istiyoruz.

Yazıma, yaşamımda şiirlerinden yola çıkıp, destur edindiğim Nazım Hikmet Ran dizeleriyle son vermek istiyorum. Ne mutlu Türk’üm diyene, teslim olmadan, boyun eğmeden, sürünmeden, el etek öpmeden yaşayabilenlere…

Alçaklığın, Hainliğin,

İkiyüzlülüğün, Pustluğun,

Kısacası cümle kokuşmuşluğun

At oynattığı bir dönemde

Yaşamdan zevk alabilmek

Ancak zayıfların bahtiyarlığıdır.

Esas olan;

Sadece yaşamak değil,

İnsana yakışır şekilde ve

Onurlu yaşamaktır…

Teslim olmadan,

Boyun eğmeden,

Sürünmeden,

El etek öpmeden yaşamaktır..

YORUMLAR

  • 0 Yorum