Roman Çocuk Haklarının Savunulması: Ağ Çalışmalarının...
Reklam
Süleyman Gök

Süleyman Gök

Süleyman GÖK ile Genç Gündem

Roman Çocuk Haklarının Savunulması: Ağ Çalışmalarının Önemi

27 Kasım 2015 - 19:23

Çocuk hakları, insan hakları olgusunun içinde yer almaktadır. Çocuklar da yetişkinler gibi aynı genel insan haklarına sahiptir. Çocuk haklarında kilometre taşı olarak BM Çocuk Hakları Sözleşmesi kabul edilir. BM Çocuk haklarına dair sözleşme, 18 yaşının altındaki bireyleri çocuk olarak kabul eder ve çocukların haklarını teminat altına alır. Sözleşme; çocukların haklarının gözetilmesinde asgari standartları belirler, çocuğun çeşitli aşamalarda korunmasını destekler, çocuğun kendisi ile ilgili kararlarda görüş bildirmesi ve bu görüşlerin dikkate alınmasını şart koşar. Bu doğrultuda sözleşme, anne ve baba olmak üzere devlete, hükümetlere, sağlık çalışanlarına topluma, öğretmenlere ve sivil toplum kuruluşlarına ilgili sorumluluklar verir

BMÇHS'nin 45.maddesi, çocukların yüksek yararları gözetilerek savunulması ve maddelerin uygulanması yükümlülüğünü devlete ve onun hükümetlerine verirken uzman kuruluşlar olarak sivil toplum kuruluşlarının da bu işin takipçisi olmasını öngörmektedir.

Dezavantajlı kesim olarak görülen Roman toplumu içerisinde çocuklar çifte dezavantajlı olarak ikili bir baskının yükleyicisi durumundadır. Roman ve çocuk olmasından dolayı şiddet, ayrımcılık, cinsel istismar, psikolojik cezalandırılması, erken evlilik gibi zararlı geleneksel uygulamalara maruz kalmaktadır. Bugüne kadar yapılan çalışmalar incelendiğinde sivil toplum ya da hükümetlerin bu konuda çalışma yapmadıkları, herhangi bir stratejik plan ve Hedefler Bildirgesi hazırlamadıkları görülmektedir. Roman çocukların yaşadıkları sorunların izlenmesi ve göstergelerin analiz edilmesi için bu alanda çalışmaların yapılması bir istek değil zorumluluktur.

Bu kapsamda sen büyük sorumluluk sivil toplum kuruluşlarına düşmektedir. Çocukların korunmasına yönelik, çocukların şiddetten korunması ile ilgili sorunları anlamaya ve gelişmeleri izleyerek çözümler üretmeye çalışan sivil toplum kuruluşları bu süreçte denetleyici, hizmet sağlayıcı ve savunucu roller benimsemelidirler. Bu çerçevede Roman Hakları konularında çalışmalar yürüten aktivistler ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri çocuk haklarına yönelik çalışmaları gündemlerine almalı ve çocuklara yurttaşlık bilincinin kazandırılmasından toplumsal dahil etmeye kadar geniş çerçevede projeler üretmelidirler. Bu anlayış ile çalışmayı amaç edinen STK'lar kollektif bir bakış açısıyla hareket etmeli, çocuk ile aile arasındaki ilişkiselliği gözardı etmeden çalışmalar yapılmalıdır.

Roman çocuk haklarının katılımını arttırmak ve bu alanda izleme, gözlemleme ve savunuculuk çalışmaları yapabilmek için konu ile ilgili eylem gündemi hazırlanmalı, ortak bilgi inşası için çocuk haklarının ana akımlaştırılması sağlanmalıdır.

Roman Hakları üzerine çalışan ulusal ağlar da gündemlerine çocuk çalışmalarını alarak bu alanda hayırseverlik anlayışı yerine "Roman Çocuk Hakları Ağı"nın kurulmasına kolaylaştrıcılık yapmalıdır.

Roman toplumunun geleceğinin yetişecek eğitimli nesil ile doğru orantılı olduğu düşünüldüğünde, kurulacak Roman çocuk ağının önemi daha iyi anlaşılacaktır. Kurulacak çocuk ağının kurumsal yapısı yönetişim anlayışı çerçeçevesinde olmalı, ağ içerisinde farklı aktörleri farklı düzeylerde barındırmalıdır. Ağ içerisinde bulunan aktörler ile bir "Misyon Beyanı" hazırlanarak, çalışmaların bu beyan doğrultusunda hareket edilmesi sağlanmalıdır. Bu beyan, ilişkilerin konsolide olmasını kolaylaştırarak yapılacak çalışmaların belirli bir düzlem çerçevesinde şekillenmesini sağlayacaktır.

Unutulmamalıdır ki ; " Çocuklar nre ailelerin malıdır ne de çaresiz sadaka objelerdir. Onlar insandır ve kendi haklarının sahipleridir."

YORUMLAR

  • 0 Yorum