Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) Karşıyaka Gençlik Kolları Karşıyaka Çarşı’da gerçekleştirdikleri basın açıklamasıyla, sansür yasasını protesto etti. Açıklamaya temsili olarak sosyal mesafe kuralları çerçevesince katılan gençlik kolları, özellikle sosyal medya mecraları üzerinden yapılan sansüre tepki gösterdi. Hazırladıkları basın açıklamasını deklare eden CHP Karşıyaka Gençlik Kolları Başkanı Burak İnanır, “Bugün hükümetin anlamsız, yersiz sansürlerini sorgulamak üzere burdayız. Bu yasaklamaların sebepleri gayet açık ve net. Halkı kandırmak, kendi yalanlarıyla aldatmaktır” diyerek söze başladı.
RTÜK AFK KALDI
Hükümetin uyguladığı sansür politikasının katlanarak devam ettiğini, belirten başkan İnanır, “ Önce medyayı ele geçirip sadece yandaş haber yaptırmaya başladılar. Bu şekilde halka aktarılan bilgileri kontrol altında tutup aleyhlerine olan hiçbir haberi göstermediler. Yetmedi doğruyu yazan, gösteren, sorgulayan özgür kalemleri, gazetecileri asılsız suçlamalarla tutukladılar. Amaçları sorgulayan ve söylenen yalanları ortaya çıkaran, halka doğruları anlatan kim varsa yok etmekti. Baskıları yetmedi bu sefer dizi ve televizyonlarda sanat eserlerini müstehcen bulup sansürlediler. Yetmedi Twitter Facebook vb. Sosyal medya platformlarında özgür düşüncelerini yazan halkı hükümet düşmanı ilan edip hapse attılar. Yetmedi gündem yaptıkları yolsuzluklar, usulsüzlükler, yandaşlarına çekilen peşkeşler, özelleştirilen devlet malları, İstanbul seçim sonuçları olunca ne hikmetse Twitter yavaşladı, instagrama girilmedi halk bilgi paylaşımı yapamadı.
Peki Neden?
Tehlike olarak görüyorlar. Çünkü sorgulanmaktan korkuyorlar. Netflix ile dünyanın her yerinde aynı dizi ve filmleri yayınlanırken sıkıntı yaşanmazken bizim ülkemizde müstehcen bulundu. Ancak konu kendi TV kanallarındaki tecavüz sahneleri, istismar, kadına şiddet olunca hükümet ve RTÜK afk kaldı” diye konuştu.
HÜKÜMET ELEŞTİRİLMEYİ GÖZE ALAMIYOR
Sansür politikasının temelinde düşünce özgürlüğünü engelleme güdüsü yattığını vurgulayan İnanır, hükümetin halkın düşünmesinden ve sorgulamasından çekindiğini söyledi. Her sosyal medya platformunu ayrı ayrı değerlendiren İnanır, Twitter ve YouTube kanallarının ulaşabildiği kitle genişliği sebebiyle daha hassas olduğunu bu sebeplerle de sansürülerin odağında olduğunu açıkladı. İnanır, “Neden Twitter, YouTube?
Twitter da insanlar düşündüklerini özgürce ifade etti yeri geldi hükümet eleştirdi yeri geldi yalanlarını ifşa etti. Bu sefer halk kendi doğru haberlerini paylaştı ve bu doğrular hükümetin televizyonlardan verdiği haberlerin yalan olduğunu gösterdi.Pandemi sürecinde göz göre göre hayatlarını riske ederek insanların geleceklerini belirlemelerini istediler. İnsanlar tepki verdiklerinde yalnız olmadıklarını ve haklı olduklarını gördü.YouTube’da araştırmalar görseller videolarla milyon izlenme ile hükümetin hoşuna gitmeyen doğrular halka aktarıldı. Bu sefer hükümet karşı atak olarak halkın özgürce paylaşımını engellemek istedi. Çünkü insanların haberleşmesini, bilgi paylaşmasını engellemek istiyorlar. Eleştirilmeyi göze alamıyorlar” diye açıkladı.
İNTERNETİME DOKUNMA!
Son olarak sosyal medyanın özellikle Z kuşağı için üretme ve kendini geliştirme açısından önemli bir alan olduğunu dile getiren İnanır, “Dokunmayın insanların sosyal hayatlarına. Dokunmayın insanların düşündüklerini özgürce ifade etmesine ;Dokunmayın RTÜK'ün saçma sapan sansürledi olmadan kaliteli yapımları izlemelerine. Bu ülkede Özgür olabildiğini tek yere, internetimize dokunmayın!” diyerek çağrıda bulundu.
Açıklama esnasında hoparlör aracılığıyla verilen sansür sesi çarşıda bulunan halkın da dikkatini çekti. Gençlerin ellerinde tuttuğu yazı ve emoji pankartları da açıklama konusuyla uyum içerisindeydi. Çevrimiçi oyun dilinde oyundan çıkmayı ifade etmek için kullanılan, klavyeden uzaklaşmak anlamındaki “Away From Keyboard(AFK) cümlesinin kısaltmasını pankartta ve metinde sık sık kullanan gençler bu vesile ile yaratı.
