Reklam

İYİ İNSANLARI SİYASETE KAZANDIRMALIYIZ

Gelecek Partisi İl Başkanı Cem Kavur ve Konak İlçe Başkanı Şeyhmus Arslan’dan Gazetem İzmir’e özel açıklamalar...

İYİ İNSANLARI SİYASETE KAZANDIRMALIYIZ

Gelecek Partisi İl Başkanı Cem Kavur ve Konak İlçe Başkanı Şeyhmus Arslan’dan Gazetem İzmir’e özel açıklamalar...

İYİ İNSANLARI SİYASETE KAZANDIRMALIYIZ
01 Temmuz 2020 - 19:25

Gelecek Partisi İl Başkanı Cem Kavur, beraberinde partisinin Konak İlçe Başkanı Şeyhmus Arslan ile birlikte Gazetem İzmir’e ziyarette bulunarak İmtiyaz Sahibi Salih Erkek ile görüştü.
Ziyarette konuşan Başkan Kavur, partilerinin siyasi politikası hakkında da çeşitli bilgiler verirken ülke genelinde ve İzmir’de yapılması gerekenleri de anlattı. Daha önce siyaset yaptığı AK Parti’den istifa süreci hakkında çeşitli bilgiler de veren Kavur, özellikle iyi insanları bir araya getirmek istediklerinin altını çizerek “Bizim herkese kapımız açık, sadece tek bir kriterimiz var oda iyi insan olması” ifadelerine yer verdi.
Öte yandan Kavur, İzmir’deki siyaset çıtasının yükselmesi için iyi insanların siyasetin içerisinde olması gerektiğini vurgunu da yaparak, “Türkiye çok önemli ama benim yerim İzmir. Ben İzmir’de elimden ne geliyorsa fazlasını yapmalıyım. Bizim en önemli yerimiz İzmir ise İzmir’deki iyi insanları bulmak zorundayız. Bunu çok net söylüyorum; sadece Gelecek Partisi için söylemiyorum, herkesin kendisine yakın gördüğü bir siyasi parti olabilir. İyi insanlar, liyakatlı insanlar kesinlikle siyasete girmeli. Eğer biz bunu başarabilirsek İzmir’deki siyaseti bir çıta yukarıya çıkartmış oluruz” ifadelerine de yer verdi.
Gelecek Partisi Konak İlçe Başkanı Şeyhmus Arslan ise yaptığı açıklamasında, özellikle ülkedeki ve İzmir’deki gençlerin durumlarının çok kötü olduğunu ve bunu çözmek için çalışmalar yapılması gerektiğinin altını çizerek, “Gençlerimiz tehlike içerisindeler. Biz bu insanları kurtarma çabasındayız. Bu insanları bizim kendimize kazandırmamız gerekiyor. Biz gençler için, insanlarımız için bir şeyler yapmak istiyoruz” şeklinde konuştu.

Salih ERKEK: Cem Kavur kimdir? Öncelikle bu konuda insanlarımızı aydınlatabilir misiniz?
Cem KAVUR: Cem Kavur, Giritli bir ailenin çocuğu. İzmir’in kurucu Giritli aileleri vardır ve o ailelerden birine mensuptur. Türkiye’de ki tüm Kavur’lar akrabadır. Ben Eşrefpaşa- Bozyaka doğumluyum. Sonrasında zaman bizi Hatay mevkiine sonra da Güzelyalı’ya götürdü. Evli ve 2 çocuk babasıyım. Geri dönüşüm işi yapıyorum. Bir dönem AK Parti’de siyaset yaptım. Bir İzmir sevdalısıyım. Benim için İzmir’de yapılan hangi iş varsa eğer doğruysa ben kimin veya hangi partinin yaptığına bakmadan destek olurum. Kısacası İzmir sevdalısı bir dostunuzum.
Salih ERKEK: Sevgili başkanım öncelikle hoş geldiniz. Bazı insanlar siyasi kulvarlarını değiştirdiklerinde bir takım kişiler tarafından ne yazık ki itiliyor. AK Parti’de ki kişiler de inanıyorum ki size dirsek çevirmişlerdir. Dostluklar siyasi görüşlerin üzerinde olmalı. Siz istifanızı verdiğinizde AK Partililer tarafından eleştiri aldınız mı?
Cem KAVUR: Çok güzel bir laf söylediniz. Şöyle bir laf vardır, ‘Sağın haini, solun döneği bitmez’. Bu iş böyledir, bu bir süreçtir. Biranda insanlar tepki gösterir fakat ben dostum dediğim insanlardan çok tepki görmedim. Tepki gösteren oldu mu? Tabi ki oldu. Fakat ben siyasetimi dostlukların üzerinde hiç tutmadım. Bunun daha basit örneği var. Bir bakın CHP’nin içerisinde bir Adnan Menderes çıkıyor, Demokrat Parti’nin içerisinden Süleyman Demirel çıkıyor, 12 Eylül süreci geliyor ve Turgut Özal çıkıyor, arkasından Refah Partisi’nin içerisinden bir AK Parti çıkıyor. Bunlar demokrasinin olduğu yerlerde olacaktır. Bunlar bir anda olmuyor. Sonuçta yeni kurulan partilere de birileri başka partilerden geliyorlar. Ben onun için herhangi bir partiye giden dostumuza ve arkadaşımıza neden gittin diye sormam. Tabi siyasi görüşünde veya hayat tarzında bir değişiklik varsa o zaman bir sıkıntı var demektir. Ben o konuda o zaman karşı çıkar veya eleştirebilirim. Aynı yolunda ve düşünceleriyle devam ediyorsa partisini değiştirmesinin bence bir sıkıntısı yoktur.
Salih ERKEK: Neden Gelecek Partisi’nde siyasete geri döndünüz?
Cem KAVUR: Demin de dedim ya insanlar partilerini değiştirebilir diye. Gelecek Partisi de bizim hayatta inandığımız bazı değerler vardır. Bunların en başında da insanları insan olduğu için sevmek vardır. Biz insanları insan olduğu için seviyorum. Ben partimizin yönetim kadrosunu oluştururken de nesin, necisin diye hiç sormadım. İyi insansa, vasıflı insansa, liyakatlere uygunsa ben onların hepsiyle görev yaparım. Benim için yönetimdeki arkadaşların hepsinde de bu özelliklere baktım. Partimizde de bunu çok iyi gördüm. Partimizin kurucularına bakarsanız Roman ve Süryani var Hristiyan var Ermeni var Doğulu var. Öyle güzel bir mozaik oluşturmuşlar ki; ben o mozaiği İzmir mozaiği olarak gördüm. Tabi ki; genel başkanımızın kendi hayat görüşü, felsefesi, çerçevesi çok önemli ama bunu parti programına da uyguladı. Bizim için insan figürü en önemli figür. İnsanlar 2’ye ayrılıyor. İyi insanlar ve kötü insanlar olarak. Bizde buna dikkat ediyoruz. İyi insanları bulup Gelecek Partisi’nde birleştirmeye uğraşıyoruz. Biz İzmir’de buna uğraşıyoruz. İl yönetimimiz haricinde 18 ilçemizin kuruluşlarını gerçekleştirdik. Bunların 8 tanesi ilçe binalarını kurdu ve yönetimlerini oluşturdu. Temmuz ayında da inşallah il kongremizi gerçekleştireceğiz.
Salih ERKEK: Siz AK Parti’nin içerisindeyken de AK Parti’yi eleştirdiğiniz yerler oluyordu. O dönem daha Gelecek Partisi kurulmamıştı. Bu partinin kurulacağını öğrenmenizden kaynaklı olarak yapılan bir çalışma gibi miydi? Yerel seçimlerde de baya eleştiri yapmıştınız. Mesela Karabağlar ilçesinde Karabağlar’ı bilmeyen insanların meclis üyesi adayı gösterilmesi. Sonrasında Karabağlar’a eski Kaymakam Mardinli Sadık Tunç’un aday gösterileceği kesinleşmişken son dakikada isminin değiştirilerek başka ismin getirilmesi gibi. Ben inanıyorum ki Mehmet Sadık Tunç Kaymakamımız aday gösterilseydi Büyükşehir’in bile kazanılma ihtimali vardı. Bu konuda eleştiriler de yaptınız. Acaba o dönemki eleştirileriniz Gelecek Parti’ye geçiş sürecinizle mi ilgiliydi?
Cem KAVUR: Hayır. Geçmişteki tüm seçimlere bakın ben yapılan hataları hep anlatmaya çalıştım. Bana Karabağlar örneği verdiniz. Siz oradan örnek verdiğiniz için bahsetmek istiyorum. Mehmet Sadık Tunç benim çok değer verdiğim, çok büyük dostluğumuz, saygım, sevgim olan birisiydi. Yerine getirilen Bilal Doğan’da benim 30 senelik dostum. Ogün için anlattığımız olay çok basitti. Bilal Doğan, Konak Belediye Meclis üyesiydi, Karşıyaka’da oturuyor, siz alıp Karabağlar’a getiriyorsunuz. Karabağlar ile hiçbir alakası yok. Karabağlar meclis üyesi adayının ilk 10 kişisine bakın, 6-7 tanesi Karabağlar’da oturmuyor. O gün için parti içinde yaptığım muhalefet Gelecek Partisi’yle alakalı değildi. AK Parti’deydim, AK Parti içindeki haksızlıkları eleştirdim. Aynı hatalar şimdi Gelecek Partisi’nde de yapılacak olsa ben çıkar gene aynı şeyleri söylerim. Ben Gelecek Partisi’nin bu hatayı yapacağını da düşünmüyorum. Zaten şu an seçim olsa ben İl Başkanı olarak seçime giderim ve bu hataları yapmam. Ben Karabağlar’da meclis üyesi göstereceksem Karabağlar’da ki teşkilatımla, dostlarımla yapmam lazım. Yoksa saldım Bozyaka’ya arkadaşları Eskiizmir’e çık diyorum kayboluyorsa ben o kişiyi meclis üyesi yapamam. Bu örneği hep söylerim; adamı varyanttan salıyoruz Basmane’ye git diyoruz Karataş’ta kendini buluyor. Aday dediğiniz kişi o ilçenin tamamını bilmesi gerekiyor. Karabağlar’ın ana caddesinde yürürken burası neresi diye sormayacaksınız. Bizim derdimiz İzmir’de bu. Bu sadece meclis üyeliklerine veya belediye başkanlıklarına değil, İzmir’in milletvekillerine bakın. İzmir’in milletvekillerinin birçok İzmirli bile değil. Bir insanı milletvekili yapacaksan o kentin tüm dinamiklerini tanıması gerekiyor. Bizim için öncelikle İzmir’in sorunlarını bilen ve çözebilecek insanları bir araya getirmek. Biz İzmirliye samimi olacağız. İkiçeşmelik’te bir teyzemizle karşılaştım. Biraz sohbet ettik, kendisi Mardinliymiş. Belki kendisi bana 15 dakika boyunca dua etti, ben sadece elini öptüm. Ben utandım, biz bu kendi yapmamız gerekenleri unutmuşuz. Bir el öpmeyi, gariban kardeşimizle sokakta oturmayı unutmuşuz. Birine sarılmayı unutmuşuz. Biz bir el öptük diye bu kadar duayı hak etmemeliyiz. Biz insani değerlerimizi unutmamalıyız. Adaylığı vs değil, biz kimseyi ayrıştırmadan ötekileştirmeden tekrardan insanlarımızı birleştirmemiz gerekiyor.

Salih ERKEK: Geçtiğimiz yerel seçimlerle ilgili de düşüncelerinizi alabilir miyim? Ne oldu da AK Parti çok geri düştü. Siz neden AK Parti’den ayrıldınız?
Cem KAVUR: Bizim en çok savunduğumuz şey, insanları ötekileştirdik ve ayrıştırdık. Ya insanlar ‘A Partisi’ ya da ‘B Partisi’ne oy atacak. 3’üncü bir parti İzmir’de çıkartamadık. Ben AK Parti’den ayrıldım çünkü yaşam tarzıma ve düşünceme hizmet edilmesi gereken yerlerde bir haksızlıklar yapıldığına inandım o süreçte. Hak edenlerin gerekli görevlere getirilmediğini ve belli bir işler için belli yerlere getirildiğini gördük. Hayat ve yaşam tarzımıza uymadığını için partiden istifa ettim.
Salih ERKEK: Peki Gelecek Partisi sizi nasıl buldu? Yani İl Başkanlığı için AK Parti’den sizi nasıl çekip çıkarttılar?
Cem KAVUR: Ben zaten o süreçte AK Parti’den istifa etmiştim ve Sayın Hocamız Ahmet Davutoğlu’nu da ziyaret ediyorduk. O dönemdeyken daha Gelecek Partisi bile kurulmamıştı. Biz bu süreçte kendilerinden akıl alıyorduk. AK Parti’den ayrıldıktan sonra daha çok kendisiyle bir araya geldik ve ne yapmamız gerektiği yönünde çalışmalar yaptık. Ankara’daki değerli büyüklerimizle de bir araya geldik. Biz kendisini bir siyasi büyüğümüzden daha çok bir ağabey – kardeş gibiyiz. Siyasi görüş, ahlak ve duruşumuzdan ödün vermemek adına kendisiyle sürekli dirsek teması halindeydik. Biz il başkanlığına talip olmak için kendisinin yanında bulunmadık. Benim çocuklarıma torunlarıma anlatacağım bir hikayem olacak. Çıkıp karşılarına, ‘Bu düzen bu kadar bozuk giderken, yanlış varken ben elimi değil başımı taşın altına koydum’ diyebileceğim. Biz buraya sadece nefer olmaya geldik. Bizim koltuk, makam sevgimiz isteğimiz yok. Biz ülkemiz için bir şeyler yapma derdindeyiz. Ben ekibimizin de Türkiye için bir şeyler yapabileceğine inanıyorum.
Salih ERKEK: Peki bu Koronavirüs sürecinde ne gördünüz? Sizce bu süreçte Türkiye başarı gösterdi mi?
Cem Kavur: Ben hep söylüyorum, tabi ki insanlarımızı kaybettik, acılar yaşadık ama biz unuttuklarımızı tekrardan gördük. Örf ve adetlerimizi, saygıyı sevgiyi yakaladık. En basiti el yıkamayı bile unutmuşuz. Temizliği öğrendik. Aslında ülkemizde bir başarı gösterildi ama en başta 1 Mart tarihinde bu ülkede kapılar kapanacaktı 1 Nisan’a kadar tam bir karantina uygulanacaktı. O zaman bu ülkede karantina veya sıkıntı diye bir şey olmayacaktı.
Salih ERKEK: Peki başkanım şuan diğer partileri nasıl görüyorsunuz? Sizce barajı aşarmısınız veya hangi partiler sizce barajı aşacaktır?
Cem KAVUR: Şuanda biz 53 ilimizde il başkanımızı atadık ve teşkilatlarımız oluşuyor. Şuan yapılan anketlerde 5.5 ile 8.5 arasında Gelecek Partimizin bir oyu var. Şuanda bir çok partinin kendisinin yaptığı anketlerde de bu gözüküyor. Yani bir limitin içerisine girmiş durumdayız. Daha bizim teşkilatlarımız tam olarak da hazır değil. İzmir’de bir tahterevalli oluşmuş, biri birilerine kızıyor diğerine atıyor, diğer taraf birilerine kızıyor karşı partiye oy atıyor. İzmir’in 2 parti arasından çıkması gerekiyor. Biz İzmir’de ki tüm oylara talibiz. Biz sıfır bir partiyiz ve illaki bize başka siyasi partilerden gelecekler. Bizim herkese kapımız açık, sadece tek bir kriterimiz var oda iyi insan olması. Eğer ki biz kendilerinin ideolojilerine uymuyorsak o iyi insanlar gidip bir siyasi partide siyaset yapsınlar. Yapsınlar ki; iyi insanlar siyaset yaparsa bu ülke çok daha iyi yerlere gelir. Ben barajı aşabileceğimize inanıyorum.

Salih ERKEK: İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer gerçekten çok sevdiğim bir şahsiyet ve halkımızdan hiç kopmuyor. Kendilerini çok eşleştiriyorlar ve eleştirilerinin bir çoğu kendi partisinden. Başkan Soyer hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?
Cem KAVUR: Tunç Bey sonuç olarak seçilmiş bir insandır. Bu İzmir halkının iradesidir. Tabi ki doğru ve yanlış işleri yapabilir. Her insanın bunları eleştirme hakkı var. Fakat biraz önce de söylediğim gibi eleştirinin de bir dozu olması lazım. Saygı çerçevesi içerisinde tabi ki eleştiri yapılabilir. Fakat İzmir için güzel bir şeyler yapıyorsa da yanında olmamız gerekiyor. Tunç Bey, Büyükşehir’de daha çok yeni bir başkan. Doğruları da yanlışları da oldu. Fakat buradaki en büyük sıkıntı pandemi süreci de girdiği için neyini eleştirip neyini eleştirmeyeceğimizi daha sonraki süreçte göreceğiz. Bizde eleştirilerimizi yapacağız ama bunu saygı çerçevesinde yapacağız. Muhalefet yapacağım derken artık gönül kırmaya başlandı. Artık insanların özel hayatına girilmeye başlandı. İzmir, Türkiye’nin incisi ve demokrasinin kalesi diyorsak, gerçekten herkesin özgürlüklerine ve haklarına saygı göstererek yapmak zorundayız. Eleştirmeyin demiyorum, tabi ki biz de eleştireceğiz, ben yanlış yapıyorsam beni de eleştirsinler ama eleştiri kesinlikle saygı çerçevesinde yapılmalı. Şuan birlik olma zamanıdır. İzmir için ne yapmak gerekiyor onu yapmamız gerekiyor.
Salih ERKEK: Başkanım son olarak ne söylemek istersiniz?
Cem KAVUR: Biraz önce lafların içerisinde geçti ama ben bir şeyin daha altını çizmek istiyorum. Tabiki Türkiye çok önemli ama benim yerim İzmir. Ben İzmir’de elimden ne geliyorsa fazlasını yapmalıyım. Bizim en önemli yerimiz İzmir ise İzmir’deki iyi insanları bulmak zorundayız. Bunu çok net söylüyorum; sadece Gelecek Partisi için söylemiyorum, herkesin kendisine yakın gördüğü bir siyasi parti olabilir. İyi insanlar, liyakatlı insanlar kesinlikle siyasete girmeli. Eğer biz bunu başarabilirsek İzmir’deki siyaseti bir çıta yukarıya çıkartmış oluruz. Fakat ben Gelecek Partisi İl Başkanı olarak İzmir’deki bütün iyi insanları Gelecek Partisi’nde siyaset yapmaya bekliyorum.

Salih ERKEK: Evet başkanım sizde hoş geldiniz. Sizi de yakından tanıyan bir insanım. Sizin de Konak ilçe başkanlığınız hayırlı olsun. Mardinliler gözbebeği gibi bir insansınız. Bu oluşumun nasıl gerçekleştiğini anlatır mısınız?
Şeyhmus ARSLAN: Ben Mardinliler Federasyonu’nda Genel Başkan Vekiliyim ve ayrıca da federasyonda saymanlık görevi yapıyorum. Aktif olarak görevdeyim. Bize böyle bir teklifle geldiler. Biz yaklaşık 10 gün bir düşünme sürecim oldu. Tüzüğü de okuduktan sonra Gelecek Partisi’ne destek verme kararı aldım. Az önce il başkanımızla da konuştunuz fakat bence ülkemizdeki en büyük sorun huzur. İnsanların yüzde 90’ı huzursuz bir durumda. İnsanların şu an yaşam derdi, yaşam sıkıntısı ve gelecek kaygısı içerisindeler. Şu anda sokağa çıktığımızda insanların korkuları var. Her an insanlarımızın başına bir şey gelebilir. Gençlerimize baktığımız da yarısından fazla uyuşturucu, alkol bağımlısı halindeler. Bunu çok iyi biliyoruz ki; sizin ofisinize de 2 defa hırsız girdi. Bunu bu tarafta bilen kişilerin yaptığı çok açık ve bariz. Fakat kim oldukları hala bulunamadı. Bozyaka mevkiinin gençlerinin çoğu uyuşturucu kullanıyor. Bunu sokağa çıktığınız an görebilirsiniz. Özellikle bu bölgelerde her gün olay var. Bu insanları bizim kendimize kazandırmamız gerekiyor. Gençlerimiz tehlike içerisindeler. Biz bu insanları kurtarma çabasındayız. Biz gençler için, insanlarımız için bir şeyler yapmak istiyoruz.
Salih ERKEK: Başkanımızın başarılı olabileceğinize inanıyor musunuz?
Şeyhmus ARSLAN: Biz partimize, genel başkanımıza, genel merkezimize, il başkanımıza, teşkilatlarımıza sonuna kadar güveniyoruz ve başarılı olacağımıza inanıyoruz. Gelecek Partisi’nin de Konak’ta çıtasını yükselteceğimize çok inanıyorum.