Reklam

Kılıçdaroğlu: Bunların yatacak yeri yok

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Aydın’da; Marmaris’te devam eden orman yangını ile ilgili “Ormanlarımız yanıyor. Emin olun, hayatımda bu kadar beceriksiz bir iktidar görmedim. Geçen sene ormanlar yandı. Geçen sene beceriksizlerini bu yıl da aynen sürdürüyorlar. Ormanlar yanıyor, hala; ‘gece görüşü olan helikopter alacak mıyız, almayacak mıyız?’ Koca bir yıl geçti kardeşim. Emin olun, bunların yatacak yeri yok” dedi.

Kılıçdaroğlu: Bunların yatacak yeri yok

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Aydın’da; Marmaris’te devam eden orman yangını ile ilgili “Ormanlarımız yanıyor. Emin olun, hayatımda bu kadar beceriksiz bir iktidar görmedim. Geçen sene ormanlar yandı. Geçen sene beceriksizlerini bu yıl da aynen sürdürüyorlar. Ormanlar yanıyor, hala; ‘gece görüşü olan helikopter alacak mıyız, almayacak mıyız?’ Koca bir yıl geçti kardeşim. Emin olun, bunların yatacak yeri yok” dedi.

Kılıçdaroğlu: Bunların yatacak yeri yok
23 Haziran 2022 - 09:37

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Aydın Büyükşehir Belediyesi’nin Toplu Açılış Töreni'ne katıldı. Törende konuşan Kılıçdaroğlu, "Bizim iktidarımız, halkın iktidarı olacak. Bizim iktidarımız adaletin, kadın erkek eşitliğinin iktidarı olacak. Bizim iktidarımız, çiftçinin asla zarar etmediği bir iktidar olacak. Ve bizim iktidarımız hakkın, hukukun, adaletin savunulduğu bir iktidar olacak. Dolasıyla bize katılın. Demokrasi istiyorsanız bize katılın. İnsan haklarınız istiyorsanız, bizim dışımızdaki canlıların hakkını, hukukunu savunmak istiyorsanız bize katılın" sözleriyle "Bize katılın" çağrısını yineledi. 

Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:

“ONLAR ÜLKENİN EN DEĞERLİ ARAZİLERİNİ RANTA DÖNÜŞTÜRÜRLER: Az önce sizin seçtiğiniz bir belediye başkanı, yaptığı işlerin bir kısmını size aktardı. Bu alanı söyledi. Bu alanı Sayın Başkan ile birlikte daha önce gezmiştim. Bir kentin yeşilliğe, ağaçlara ihtiyacı var. Ağaçlarda kuşlara ihtiyacı var. O ağaçların altında oynayan çocuklara ihtiyacı var. Orada dinlenen yaşlılara ihtiyacı var. Dolasıyla burası bir beton ormanı mı olmalıydı, yoksa Aydınlılar için nefes alınacak bir mekân mı olmalıydı? Ne yaptı, sizin oyunuza başvurdu. Aydınlılara sordu, ne yapalım diye? Onlar, böyle yapmazlar. Onlar ülkenin en değerli arazilerini ranta dönüştürürler. Onların ne yaptığını ben çok iyi biliyorum. Ama Aydın’da CHP’li bir belediyenin de ne yaptığını da en iyi Aydınlılar, sizler biliyorsunuz.

BURAYA GÖKDELENLER DİKİLEBİLİR, LÜKS VİLLALAR YAPILABİLİRDİ, AMA O AYDINLILARI DÜŞÜNDÜ: Belediye Başkanımız, burayı kaç liraya kamulaştırdığını da söyledi. Önemli bir cümle kullandı. ‘Sizin paralarınızla biz burayı aldık’ dedi. Yani burası Aydınlıların dedi. Buraya gökdelenler dikilebilir, lüks villalar yapılabilirdi. Sizin giremeyeceğiniz yerler yapılabilirdi. Ama o, Aydın’ı ve Aydınlıları düşündü. Size hizmet etmek için yola çıktı ve gereğini de yapıyor.

BİZİM YOLUMUZ MUSTAFA KEMAL’İN YOLUDUR: Eğer, Türkiye’nin de böyle yönetilmesini istiyorsanız, sizin ödediğiniz her kuruş verginin hesabının size verilmesini istiyorsanız; Türkiye’nin en verimli alanlarının bir beton ormanına dönüşmesini istemiyorsanız yapacağınız tek şey var, bize katılacaksınız. Beraber, birlikte yürüyeceğiz. Bizim yolumuz aydınlık yoldur, bizim yolumuz Mustafa Kemal’in yoludur. Bizim yolumuz kadın erkek eşitliğini savunanların yoludur. Bizim yolumuz, halktan toplanan her kuruş verginin hesabını halka vermeyi onurlu görev sayanların yoludur. Bizim yolumuz adalet, hak, hukuk yoldur. Hakkı, hukuku, adaleti savunanlarla beraber yürüyeceğiz.

AYDIN’I BÜYÜTMEK VE BİR DÜNYA MARKASI HALİNE GETİRMEK MÜMKÜNDÜR: Bu güzel mekân aynı zamanda entelektüellerin de hoşlanacağı bir mekân olacaktır. Kültür merkezleri olacaktır, burada. Başkana söyledim, Aydın; tarımıyla, sanayisiyle değil ama aynı zamanda entelektüel birikimiyle de görkemli tarihiyle de efelerin mademki mekânı burası o zaman entelektüel düzeyinin de iyi olması gerekir. Yazarı, çizeri, sanatçısı burada olmalıdır. Birlikte olmalıdır. Beraber bu şekliyle Aydın’ı büyütmek ve bir dünya markası haline getirmek mümkündür.

HUKUKUNUN TESLİM EDİLDİĞİ BİR YÖNETİM İÇİN OY KULLANMANIZI İSTİYORUM: Zor şartlardan geçtiğimizi biliyorum. Türkiye’nin önünde ciddi engellerin olduğunu da biliyorum. Ama sizden bir şey istiyorum. Sakın moralinizi bozmayın. Sakın ama. Sizden istediğim, sandık gelecek önünüze, bugün olur yarın olur; gelecek. Elinizi vicdanınıza koyup, oyu öyle kullanacaksınız. Çocuklarınız, evlatlarınız, yaşlılarınız için, kadın erkek eşitliği için, çiftçi için… Ne gerekiyorsa… Herkesin hakkının, hukukunun teslim edildiği bir yönetim için oy kullanmanızı istiyorum. Sandığa bu düşüncelerle gitmenizi istiyorum.

GÜVENDİĞİM TEK ŞEY VAR, BU ÜLKENİN HALKI, İNSANLARI: Gencecik evlatlarımız var üniversiteyi bitirmiş. Milyonlarca işsizimiz var. Açlığın boyutları düşündüğünüzden çok daha fazla. Tüm dünya yazıyor bunu. Birleşmiş Milletler raporlarına yansıdı. Türkiye bunu hak etmiyor. Hiçbirimiz hak etmiyoruz. Tek adam rejimini kabul etmiyoruz ve değiştireceğiz. Kararlıyım ne olursa olsun ne pahasına olursa olsun bu düzeni mutlaka ama mutlaka değiştireceğiz. Beraber değiştireceğiz. Gözümüzü korkutmaya çalışıyorlar. Tazminat davaları açmaya çalışıyorlar. Ne yaparlarsa yapsın, güvendiğim tek şey var, bu ülkenin halkı, insanları. Bu ülkenin insanları için hizmet etmeye baş koyduk. Yolumuz hak, adalet yoludur. Dolasıyla hiçbir gücün karşısında asla ve asla eğilmeyeceğiz. Sevgili Aydınlılar bunu bilmenizi isterim.

BU ÜLKE MİLLİ KURTULUŞ SAVAŞI’NI VEREN BİR ÜLKEDİR: Türkiye’nin itibarını koruyamadılar. Düne kadar katil dedikleri, kendi medyalarında acımasızca eleştirdikleri kişilerle şimdi kucaklaşıyorlar. Ne için, birkaç milyon dolar için. Bu ülkenin satılacak hiçbir şeyi yoktur. Bu ülke sıradan bir ülke değildir. Bu ülke Milli Kurtuluş Savaşı’nı veren bir ülkedir. Ve bu ülke Milli Kurtuluş Savaşı’nı verirken bütün mazlum milletlere örnek olan bir ülkedir. Bunlar gittiler, el etek öpüyorlar, ülke ülke, diyar diyar geziyorlar. Acaba birilerinden para bulabilir miyim, diye. Halkına, size güvenmiyor, başkalarına güveniyor. Ne yaparlarsa yapsınlar bizim tek güvencemiz halkımızdır, sizsiniz. Beraber yola çıktık, beraber bu mücadeleyi sürdüreceğiz.

OLİGARKLAR VAR, NASIL GEÇİNDİKLERİNİ, NASIL KÖŞEYİ DÖNDÜKLERİNİ BİLİYORUM: Çiftçi mağdur, perişan vaziyette. Çiftçi kadın diyor ki ‘biz artık zarar etmiyoruz, battık, battık.’ Saraydakiler ile çiftçiyi kıyaslamamız lazım. Saraydakilerin bir eli yağda bir eli balda. Bir yerden değil saray beslemeleri beş, altı yerden maaş alıyorlar. Oligarklar var, nasıl geçindiklerini, nasıl köşeyi döndüklerini biliyorum. Amerika’da nasıl gökdelen inşa ettiklerini biliyorum. Muhammed Ali Clay’in çiftliğini kaça satın aldıklarını biliyorum. Yemin olsun o paraların tamamını Türkiye’ye getireceğim ve sizler için, bu ülkenin halkı için harcayacağım. Onlar Amerika’da konuşlanmak istiyorlar. Biz kendi ülkemizde yaşamak istiyoruz. Huzur içinde yaşamak istiyoruz. Kadınıyla erkeğiyle, yaşlısıyla genciyle beraber, bir arada huzur içinde yaşamak istiyoruz.

BİR ARADA BEREKETİ YENİDEN KEŞFEDECEĞİZ: Millet İttifakı’ndan da söz edeyim. Elbette, her birimiz ayrı partiyiz. Ama demokrasi, adalet, kadın erkek eşitliği, halka hesap verme, Türkiye’nin yeniden inşa edilmesi konusunda hepimiz bir araya geldik. Yüz yıl geçti, ikinci yüzyılın eşiğindeyiz. İkinci yüzyılı, Allah nasip eder, sizler de destek verirseniz Cumhuriyetimizi demokrasi ile taçlandıracağız. Güzel bir Türkiye’yi beraber inşa edeceğiz. Herkesin huzur içinde yaşadığı bir Türkiye, her evde huzurun, bereketin olduğu bir Türkiye, farklı düşüncelerin özgürce ifade edildiği bir Türkiye… Esnafın, çiftçinin, sanayicinin, memurun, emeklinin yokluk, yoksulluk çekmediği bir Türkiye’yi inşa etmek için bir araya geleceğiz. Ve bir arada bereketi yeniden keşfedeceğiz. Evlerdeki, tarladaki, esnaf dükkanındaki bereketi beraber yeniden yaratacağız.

GÜZEL TÜRKİYE’Yİ YENİDEN İNŞA EDECEĞİZ: Emeğimizle, alın terimizle, başkalarına muhtaç olmadan, başkalarının önünde diz çökmeden, başkalarına yalvarıp yakarmadan; kendi onurumuzla, bilgimizle, birikimimizle güzel Türkiye’yi yeniden inşa edeceğiz. Bundan emin olmanızı isterim.

BİZE KATILIN, CUMHURİYETİ, İKİNCİ YÜZ YILDA DEMOKRASİ İLE TAÇLANDIRALIM: Bizim iktidarımız, halkın iktidarı olacak. Bizim iktidarımız adaletin, kadın erkek eşitliğinin iktidarı olacak. Bizim iktidarımız, çiftçinin asla zarar etmediği bir iktidar olacak. Ve bizim iktidarımız hakkın, hukukun, adaletin savunulduğu bir iktidar olacak. Dolasıyla bize katılın. Demokrasi istiyorsanız bize katılın. İnsan haklarınız istiyorsanız, bizim dışımızdaki canlıların hakkını, hukukunu savunmak istiyorsanız bize katılın. Bize katılın, nehirler gibi okyanusa akalım. Bize katılın, nehirler gibi çağlayalım ve bize katılın, Cumhuriyeti, ikinci yüzyılda demokrasi ile taçlandıralım. Herkesin düşüncesini özgürce ifade ettiği bir Türkiye’yi yeniden inşa edelim.

BU MEMLEKET ZORBALARDAN KURTULACAK: Marmaris’te yangın var. Ormanlarımız yanıyor. Emin olun, hayatımda bu kadar beceriksiz bir iktidar görmedim. 27 buçuk yıl kamuda çalıştım. Başbakanlar vardı bu ülkede, Bakanlar vardı. Liyakatli bürokratlar vardı bu ülkede. Yangın çıkacak diye her türlü önlemin alındığını biliyorum. Ya geçen sene ormanlar yandı. Geçen sene beceriksizlerini bu yıl da aynen sürdürüyorlar. Ormanlar yanıyor, hala gece görüşü olan helikopter alacak mıyız, almayacak mıyız? Koca bir yıl geçti kardeşim ya, koca bir yıl geçti. Emin olun, bunların yatacak yeri yok. Hepsini halledeceğim. O sarayda oturan zatı kesinlikle sizin oylarınızla beraber emekli edeceğiz. Bu memleket zorbalardan kurtulacak.”