ÖMÜR TÖRPÜSÜ UYAP


Mâlum 15 Temmuz’un yıldönümü ya, arşivlerimi şöyle bir karıştırayım, kolaçan edeyim, bakalım ilginç bir şeyler çıkar mı dedim. Bir de ne göreyim… 15 Temmuz 2016 tarihli bir UYAP ekran imajı. İmajı ilginç kılan ise İstanbul 1. Sıkıyönetim Mahkemesi ve İstanbul 2. Sıkıyönetim Mahkemesi diye iki yeni mahkeme girişine yer verilmesiydi. Okuduklarınıza inanın, 15 Temmuz kalkışmasının yaşandığı saatlerde Adalet Bakanlığındaki FETÖ militanları boş durmayıp UYAP’a Sıkıyönetim Mahkemesi diye giriş yapmışlar da dosya kaydetmek için tetikte bekliyorlarmış.
Hemen hukukçu arkadaşlarımla irtibata geçtim. Bu UYAP neyin nesidir, in midir, cin midir diye sordum. Sormaz olaydım. Hani derler ya bir dokun bir ah işit, işte o hesap. Dokunmaz olaydım dostlar, eyvah ki eyvahlar olsun.
Meğer bu UYAP düpedüz rezalet bir sistemmiş. Kime sorduysam feveran etti, lanet okudu, ömrümden ömür götürdü dedi, yazıklar olsun dedi. Bir tane bile olumlu söz duyamadım, bir tane bile…
Durum onu gösteriyor ki Adalet Bakanlığı mensupları veya UYAP’ın Bakanlık haricindeki kullanıcıları (dış paydaşları) UYAP’ı rahatça eleştiremiyor, eleştirseler bile seslerini Bakanlığa ulaştıramıyorlar. Hâliyle bu kangrenleşmiş UYAP problemini dile getirmek bana düşmüş bulunuyor.
Bir! UYAP’a bağlanmak cehennem azaplarından bir azap gibi. UYAP Beyefendinin keyfi çekecek de tıkladığınız sayfalar şak diye açılacak. Çok beklersiniz.
İki! UDF diye bir uzantı icat etmiş akıllının teki. UYAP kullanıcısıysanız UDF uzantılı dosyaları indirebilmek veya yükleyebilmek için bir ton programı bilgisayarınıza kurmak zorundasınız. Office programlarının hükmü yok. İyi de UDF dosyası ile MS Office Word’da yaptığınız çok temel işlemleri yapabiliyor musunuz? Bittabi ki hayır! O çok temel işlemleri yapmaya ihtiyaç duyuyor musunuz? Bittabi ki evet! Gel de çık işin içinden kanser olmadan, ince hastalığa yakalanmadan…
Üç! Avukatlar –hiç mahkemeye gitmeksizin- UYAP üzerinden dava açabiliyor mu, evet! Dava safahatını takip edebiliyor mu, evet! UYAP üzerinden harçları yatırılabiliyor mu, evet? E daha ne, UYAP süper çalışıyormuş diyebilirsiniz. Kazın ayağı öyle değil işte. Bir bu işlemleri yapmak var, bir de bu işlemleri ecel terleri dökerek, anandan emdiğin süt ağzından gelerek yapmak var. Yetkililerin gözden kaçırdığı husus da tam olarak budur. Sistem dışarıdan çalışıyor görünüyor ama içine girince bu programı hangi ilkokul mezunu mühendis yazmış diyorsunuz, bu mühendisler milleti dinden imandan çıkarmaktan için mi böyle bir yazılım geliştirmişler diyorsunuz…
Dört! Bilirkişiler kendilerine havale edilen dosyaları –hiç mahkemeye uğramaksızın- UYAP üzerinden devralıp yine UYAP üzerinden işleme koyabiliyorlar mı, hayır! Bilirkişilerin neden ellerinde bavullarla mahkeme yollarını aşındırması gerekiyor?
Beş! Arabulucular kendilerine havale edilen dosyaları –hiç mahkemeye uğramaksızın- UYAP üzerinden devralıp yine UYAP üzerinden işleme koyabiliyorlar mı, hayır! Arabulucuların neden mahkeme yollarını aşındırması gerekiyor?
Altı! Uzlaştırmacılar kendilerine havale edilen dosyaları –hiç mahkemeye uğramaksızın- UYAP üzerinden devralıp yine UYAP üzerinden işleme koyabiliyorlar mı, hayır! Uzlaştırmacıların neden savcılık yollarını aşındırması gerekiyor?
Yedi! Mahkemeye mütalaa arz edecek uzman kişiler veya davanın tarafları, uzman görüşlerini UYAP üzerinden dosya mündericatına ekleyebiliyor mu, hayır! UYAP üzerinden ek dilekçe verilebiliyor mu, hayır! Mazeret dilekçesi verilip ek süre istenebiliyor mu, hayır!
Sekiz! Tahkim heyetlerinin kararları, tanıma ve tenfiz kararları ve sâir kararlar, taraflarca –hiç mahkemeye uğramaksızın- UYAP üzerinden mahkemeye sevk edebiliyor mu, hayır!
Dokuz! Vatandaş (avukat demiyorum vatandaş), -hiç mahkemeye uğramaksızın- sadece UYAP üzerinden dava ikame edebiliyor mu, hayır! Mesela vatandaş menfi tespit davası açacak, UYAP üzerinden teminat yatırabiliyor mu, hayır!
On! Hâkimler, savcılar veya diğer paydaşlar, UYAP üzerinden etkin bir emsal karar taraması yapabiliyor mu, hayır! Diğer mahkemelerin (davaların) kesinleşmiş hüküm kararlarına veya derdest davaların mündericatına erişebiliyorlar mı, hayır! Yahu, farz edelim ki erişsin, basit bir işlemi kırk saatte yaptıktan sonra neye yarayacak? Bir an için sosyal paylaşım sitelerini gözünüzün önüne getirin. Yüz milyonlarca hatta milyarlarca kullanıcı, sürekli video yüklüyor, fotoğraf yüklüyor, yazıyor, çiziyor, beğeniyor, paylaşıyor, böylelikle her gün trilyonlarca dosya sisteme işleniyor ve buna rağmen sistemler fevkalâde çalışıyor. Bizim UYAP’ta ise bastığın zaman düğmeye, “ne olur Allah’ım ekran donmasın” diye duaya başlıyorsunuz. Gâvurun çok basitçe yaptığı bir işi biz niye yapamıyoruz, niye elimize yüzümüze bulaştırıyoruz, lütfen biri bana izah etsin.
Muhterem okurlar, kamuda “şeffaf yönetim” veya daha bürokratik adıyla “hesap verebilirlik” diye bir mefhum vardır. Mevzuatta yeri olduğu için de mutlaka uyulması gereken bir ilkedir. Buna binaen soruyorum: UYAP için Adalet Bakanlığının şimdiye kadar ödediği toplam para nedir? Sonuç nedir? Saygıdeğer ilgililerden UYAP muvacehesinde yapılan tüm ihale ve sözleşmelerin teknik ve idari şartnameleri ile ihale sonuçlarını kamuoyu ile paylaşmalarını ve bir de UYAP hususunda tüm kullanıcılar nezdinde kapsayıcı bir memnuniyet anketi yapmalarını istirham ediyorum. Ve bunu sadece ben değil, anayasal bir hak olan bütçe hakkına istinaden tüm millet istiyor.
Esasında yapılması gereken şuydu: UYAP veya başka bir yazılım programına asla tevessül edilmeyecekti. E-Türkiye diye devasa bir proje var. Çok mu iyi çalışıyor, hayır! Ama e-Türkiye’yi iyileştirip bu işte çok etkin kullanmak mümkün. İlgililer e-devlet kapısından TC kimlik numarası, şifre ve cep telefonu onayıyla giriş yaptıktan sonra hâkim/savcı iseler kendileri için açılmış hâkim/savcı butonuna, avukat iseler kendileri için açılmış avukat butonuna, arabulucu iseler kendileri için açılmış arabulucu butonuna, bilirkişi iseler kendileri için açılmış bilirkişi butonuna, uzlaştırmacı iseler kendileri için açılmış uzlaştırmacı butonuna, düz vatandaş iseler kendileri için açılmış vatandaş butonuna tıklayarak adlî işlemlerini tıkır tıkır yapabilmeliler. Bu esnada kesinlikle mobil imza veya elektronik imza gibi milletin ayağına dolaşan ve faydası tartışmalı olan ikinci uygulamalara lüzum duyulmamalı. Çünkü zaten TC kimlik numaranla, şifrenle, cep telefonuna gelen kısa mesaj onayıyla giriş yapmışsın, daha neyin doğrulamasını yapacaksın? IP numaran da loglara kaydediliyor! İşi daha karmaşık hâle getirmenin ne gereği var? İmzalanacak elektronik evrak için de yeşil bir “onayla” veya “imzala” butonu olur, üstüne fareyle gelip basarsın entere, olay biter! İşte bu! Bitti!
Neymiş e-imza ıslak imza hükmündeymiş. Ekranda onaya bastığında “bu onay ıslak imza hükmündedir, onaylıyor musunuz” diye kırmızı bir uyarı çıkar, basarsın entere, onayın yine ıslak imza hükmünde olur. Gördüğünüz gibi her şeyin çözümü var. Yeter ki birileri çözüme istekli olsun.
Şimdi bazıları da diyecek ki UYAP ödüllü bir yazılım, Avrupa’dan bile ödül aldı… Yok yaaa… Siz onu benim külahıma anlatın! Körler sağırlar işte böyle birbirini ağırlar. 15 Temmuz’da millet daha neyin ne olduğunu anlayamamışken UYAP’ı çekip çeviren FETÖ ekibi sıkıyönetim mahkemesi diye giriş yapmış, Cumhurbaşkanı bile UYAP’ı FETÖ münasebeti nedeniyle kürsülerden eleştirmiş, sistemden memnun olan bir tane bile Allah’ın kulu yok, siz de bana ödülden bahsedeceksiniz, öyle mi? Hadi oradan…