11 Mart tarihinden itibaren yaşadığımız toplum içerisinde farklı yapılara ve farklı yaşam biçimine sahip bir çok insan ortalama aynı bir hayat düzeni sistemine girdi. Zorlu geçen bu süreci psikolojik olarak her birey farklı yaşıyor olsa da her bireyin yaşam tarzı birbiriyle neredeyse aynı düzeye geldi. Haziran ayı başlangıcıyla beraber “yeni normal” dediğimiz bir sürece başladık. Tekrardan bir çok alanda aktifleşmeye başladık ancak bu süreçteki kontroller ve alınan tedbirler toplumsal kontrolden ziyade ağırlıklı olarak bireyin otokontrolüne bırakıldı.
Toplumsal kontrol kişinin davranışlarının sınırlandırılması ve uyması gereken kuralları caydırıcı cezalarla zorunlu hale getirip düzene sokarken otokontrol kişinin kendi düşünce yapısına bırakarak keyfi haraket etmesine yol açıyor. Peki böylesine toplum sağlığımızı ve yaşantımızı etkileyen bir pandemi döneminde hepimizin otokontrol seviyesi aynı mı? Ya da hepimizin düşünce yapısı birbiriyle uyumlu mu? Tabi ki hayır. Bu farklılık bu süreçte hepimizin sağlığını tehlikeye atıyor. Kaygı seviyesi yüksek olan bireyler ile problemleri görmezden gelen ve red veren bireyler aynı alanlarda yaşıyor.
Toplumdan beklenti kişilerin aynı bilinçte olması ancak farklılıklar hastalığı yeniden arttırıyor.
Esnek bırakılan ve caydırıcı cezaları olmayan kuralları bireyler kendi algılarına göre değiştiriyor çünkü dürtülerimiz bizi önce hazzı yaşamaya itiyor sonrasında zorluğu çekmeye bırakıyor. Halbuki hedefe giden yol her zaman önce zorluğu çekmekte sonra hazzı yaşamaktan geçiyor. Bu yüzden alınan tedbirler bizi zorlu süreçten geçirip sağlıklı günlere kavuşmamızı hızlandıracakken bu süreci erteliyoruz.
Sağlık Bakanlığının bizler için verdiği mücadelenin farkında olmak , yönetim tarafından zorunlu hale getirilmesini bekleyerek değil kendi irademizle tedbir almak, sadece kendi düşünce yapımızla değil toplum bilinciyle haraket etmek ve önce kendi sağlığımızı sonra sevdiklerimizin sağlığını düşünmek bizim bu süreçte daha istikrarlı ve dikkatli olamamızı sağlayacaktır. Amaç doğrultusunda otokontrol geliştirmek her zaman genel davranış değişikliği için otokontrol geliştirmekten daha kolaydır. Ve bizim tek bir amacımız var; hastalıktan kurtulmak. Çözüm için yapmamız gerek tek şey bir süreliğine tedbir almak. Herkese sağlıklı günler dilerim..
Psikolog/Aile Danışmanı
Şeyma ALTUNKALEM