Engeller... Gerçekler


İnsan yeryüzünde var olmaya başladığından bu yana üç temel başlığın tutsağı olmuştur;

-Maddesel hırs

-Makam tutkusu

-Kontrolsüz arzu ve dilekler

Modern çağın dayattığı bir duygu olarak hırsı ele aldığımızda insan bir şeyi çok istediği zaman , karşılaştığı genel sonuç bir dirençtir, kişinin isteği genelde tersiyle sonuçlanır. O nedenle, hırs karşıtını besler. Bu bir psikoloji kanunudur. Yöntem olarak bir insanın neyi istediği değil, nasıl istediği önemlidir. Alışveriş yaparken bir şeyi çok istediğini belli ederseniz fiyatı yükselir. Basit bir pazarlama hilesidir. Bunun gibi insan hayatta bir şeyi çocuksu bir şekilde, ısrarla talep ederse karşıt duygular oluşturur.

Bir de doğanın hız ve ritmi var. Mesela dağa çıkacaksan belli bir hızla tırmanman gerekir. Merdivenlerden çıkacaksan belli bir hızla ilerlemen gerekir. Yoksa ya düşersin ya da nefesin kesilir. Hazırlanmalı ve planlamalısın…

Çevrenize bir bakın; bazı bireyler bir şeye odaklanıp onu çok isteyerek bütün enerjilerini tüketiyor ve kaybediyorlar. Çünkü bu doğanın hız ve ritmine aykırı davranmak.

Bir insanın hedefine ulaşabilmesi için kaynağını verimli bir şekilde kullanması gerekir. Bundan daha önemlisi; kişinin hedef olarak belirlediği konuda kendi performansı ve verimlilik çıtasını çok iyi saptaması gereklidir. Gerçek anlamda kendini tanımayan, potansiyelini bilemeyen kişi hedefe ulaşabilmek için kaynağını çabucak tüketir. Bir bakıma israf eder. İnsan bir şeyi çok istiyorsa, o konu kişinin idealidir. Ama onu gerçekleştirmek için gerçekliğe uygun davranması gerekir. Zamanını ve kaynağını en iyi nasıl kullanırsa hedefine ulaşabileceğini hesap etmelidir. Yoksa takıntı şeklinde sürekli hedefini düşünürse zihinsel tükenmişlik olur ve bir şey elde edemez. Bu nedenle zihinsel ve psikolojik sermayeyi verimli kullanmak gerekir.

Yaşam yolculuğu bir gemi seyahati ise; önce rotanızı ve bu yol üzerindeki olası tüm riskleri araştırarak en aza indirgemeye niyet etmelidir. Mevcut sorunlar için çözüm seçeneklerinizi cebinize koymadan çıktığınız her yol hüsrandır.

Hırs aceleciliği getirir. Acelecilik de kaynak israfını ve başarısızlığı beraberinde getirir. İnsan gücünün sınırlarını aşan durumu hırsla istiyorsa onu elde demediği zaman hayal kırıklığı yaşar ve motivasyonu biter ve hatta depresyona girmesi mümkündür.

Arzu, istek ve doyumsuz beklentide olma durumu “denge” başlığı ile yapılanırsa, kişiye mutluluk ve başarı getirecektir. Aksi takdirde abartı düzeydeki tüm duygu tanımları insanı tarifsiz mutsuzluklara sürükleyebilecektir. Çağımızın en büyük travması da budur bence..

Sağlıklı düşünce ve beklenti ile dolu bir ömür dileklerimle…