KARŞIYAKA BELEDİYESİ ZOR GÜNLER YAŞIYOR


Aslında Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay Bey fevkalade mütevazı bir insandır.
Acımasızca yaptığımız eleştirileri bile dikkatle okur.
Eğer yanlış bilgi sonucu bir eleştiri yaptıysak, geçer karşımıza ve "O iş öyle değil. Ben size doğrusunu anlatayım" der.
Eğer biz haklıysak, "Doğru söylüyorsunuz. Hemen eksiğimizi kapatalım, dikkatiniz için teşekkür ederim" der.
Bu kadar muazzam saygılı bir kişidir.
Ve fakat;
Adamın etrafında bir güruh var.
Bu güruh daha önceki başkanı da alkışlayan, şimdi de Cemil beyi alkışlayan bir güruh
Başkan bize bu derece mütevazı davranırken, düğün evinin tefçisi, ölü evinin yasçısı bu grup en ufak bir tenkidimizde düğün salonu çocukları gibi piste fırlayıp, "Başkanımızdan ne istiyorsun? O hata yapmaz! Kusursuzdur! Güzel adamdır!" gibi abartılı cümlelerle başkanı sözde koruma altına alırlar.
Hangi başkan olursa olsun, asla "Kral çıplak" demezler.
Mesela  ben, "Akıl var mantık var. İşçinin parasını ödeyemeyen başkan 1 milyarlık stadı nasıl yapacak?" diye sorduğumda, bu zavallılar "Yapar kardeşim! Biz başkana güveniyoruz" gibi matematikten yoksun laflar sarf etmişlerdi.
Neden bunları anlattık?
Aralık ayından beri belediye işçilerin maaşlarını kumruya buğday verir gibi gıdım gıdım veriyormuş.
Bundan sonra da kimse üç ay maaş beklenesinmiş.
Efendim icra varmış, haciz varmış falan filan
İcra neye konur? Karşı tarafın parasını ödememişsindir, ondan konur
Kimse kimseye durup dururken icra gönderemez.
Bir şeyler aldın sattın, parasını ödemedin ki adamlar kapıya dayanmış
Bu alacaklar veya borçlar Cemil beye ait veya değil bilemem.
Belki de yıllar öncesine dayanan ve kapatılamayan hesapların sonucudur borçlar
Bilmeden kimseyi suçlayamayız, Cemil başkana da yüklenemeyiz
Ama bir gerçek var ki;
Kenar semtteki bakkalın bile buruşuk kırışık bir defteri vardır ve bu defter bakkal için çok önemlidir.
Gelirinin giderinin aynasıdır bu defter bakkalın
Hesabı sapıttığı an kapıya kilidi vurur gariban
Bıçak sırtında dolaşır mahalle bakkalı
E bu koskoca belediye!
Mahalle bakkalı değil ki kapatıp kahveye gidesin
Hiç mi uyarmadılar başkanı?
"Patron durum sakata gidiyor” demediler?
Mart geldi ve adamların Aralık'tan bu yana alacağı var!
Önümüzdeki üç ay da para pul yok!
Taş mı yiyecekler bunlar?
Kadrolar şişkin mi acaba?
"Patron, bu kadar adamı doldurmasak mı acaba belediyeye? " diyen olmuş mudur?
Yoksa o bizi sürekli tenkit eden grup hâlâ başkana pembe tablo mu çiziyordur?
Aralarında "Pasta yesinler" diyen var mıdır?
Belediyede işler yolunda gitmiyorsa hesap kitap hatası vardır.
Buradaki hesap hatası bakkal defterindeki hesaba benzemez.
İnsanlara günah
Karılarına, çocuklarına günah
Üç yılda Cemil Tugay'ı yordular
Beyefendi çevresindeki timsahlara paçayı kaptırmasın diye neredeyse amuda kalkarak dolaşacak.
Ya beyefendiyi sabote etmek için her türlü dümeni yapıyorlar....
Veya gelir gideri hesap edemeyecek tipler yanlış koltuklarda oturuyorlar
Tabi fatura başkana yazılıyor.
Bunu hak ettiğini düşünmüyorum.
Kimin ne dümen peşinde olduğu beni ilgilendirmez
"İşçinin parasını ödeyin kardeşim!"
Kış günü ve 3 ay maaş yok ne demek?
Bir oy için fazladan kadroya dahil edilen her personel size maaş olarak geri döner, bunu bilmeniz lazım
Matematik siyasetin üstünde tutulsaydı, bugünlere gelinmezdi
Kendi evlerinin bütçesinde hiç açık vermeyen yöneticiler, yönettikleri kurumlarda nedense bir türlü gelir/gider hesabını tutturamıyorlar
 
Çocukları bir şey istediğinde veya hanımları bir şey almak istediklerinde pekâlâ "şimdi sırası değil, paramıza bir bakalım ona göre alırız" diyen hesap uzmanları, her nedense milletin parasını pervasızca harcayabiliyorlar
Sonra da kendilerinden başka herkesi suçluyorlar.
İşçinin parasını ödeyin veya parasını ödeyemeyeceğiniz adamı işe almayın!
Çalıştığınız kurumu eviniz gibi düşünün
Lüzumsuz ise söndürün...
Evde açmadığınız klimayı hic olmazsa düşük derecede kullanın.
Tuvalete çatırdatmaya arabayla gitmeyin
Sağlam yeri yıkıp bir daha yapmayın
Vesaire vesaire....
Yolsuzluk yapanı kulağından tutup atın!
Başka yerlerdeki hırsızları kendinize model almayın..
Artık bir dakika sonra bile hayatın garanti olmadığı bu ülkede uygulayacağınız kemer sıkma politikasına emekçinin maaşıyla başlamayın..
İşçinin parasını ödeyin!