Nihayet seçim yarışının ilk etabı sona erdi.
Binlerce isim arasında süzülerek gelen milletvekili adayları partilerin hazırladığı listelerde yerlerini aldı.
Şimdi sahne partilerin belirlediği bu adaylara kaldı.
Aday listeleri siyasi partilerin seçmene göstermek istedikleri yüzleridir.
Bir başka deyişle; partinin hedef kitlelerine verdiği bir işaret denebilir.
Tabii bu adaylar ve onların seçimi parti hakkında daha birçok fikir verir.
Bu aday belirleme esnasında çeşitli kırgınlıklar da olur.
CHP ön seçim yaparak eleştirilerin, listeye giremeyenlerin partiye küsmesinin ve genel merkezi suçlamasının önüne geçti.
Şimdi sıra adayların seçmene partinin politikasını anlatıp oy kazandırma çabasında.
Her ne kadar partilerin seçim ve gelecekle ilintili politikaları genel başkanlar tarafından dile getirilse de çeşitli iletişim organlarında adaylar, partilerin hazırladıkları replikleri dillendirmek için rakipleriyle yarışlara gireceklerdir.
Partiler arasındaki propaganda yarışı bir kenara; bu seçimlerde dikkatimizi çekecek olan iki önemli konu var.
İlki C.Başkanı Erdoğan’ın meydanlara çıkarak dört yüz milletvekili istemesi dolayısıyla Anayasa değişikliği ve takiben başkanlık sistemi.
İkincisi ise HDP’nin barajı aşıp aşamayacağı.
Bu soruların yanıtlarını elbette sekiz haziranda alacağız ama bu iki konu oldukça önemli.
HDP risk alarak seçimlere giriyor.
Gösterdiği adayları ile Türkiye partisi olma yolunda büyük adımlar attı.
Bugüne değin TBMM de isimleri dahi olmayan kesimlerin temsilcilerini saflarına davet etti.
Gerek sol, gerek muhafazakar Kürt, gerekse Alevi kesimlerin oylarına talip olduğunu gösterdi.
Aday profiline bakınca özellikle batı bölgelerinde CHP’nin bundan zarar göreceğini, doğuda ise bir parça daha oyların artacağını söyleyebiliriz.
Özellikle kadın adaylara verilen önem tüm partilerin göz ününe alması gereken bir durum.
Ama şu da bir gerçek ki; seçime değin HDP’lilerin neden olabileceği şiddet olayları onlara çok şey kaybettirir.
AK Parti’ye gelince;
Onların işleri de hiç kolay değil.
Barajı aşmış bir HDP AK Parti’den en az elli milletvekili eksiltmiş demektir.
Bu da AK Parti’nin hedeflerinde gerileme anlamı taşır.
Yüzde elli kadrosu yenilenmiş AK Parti’de ilginç isimler var özellikle İzmir’de bölgedeki oyları koruyup daha ileri taşıyacak İzmir’li bir liste öne çıkmış.
Kürt ve Alevi vatandaşlardan, Roman vatandaşlardan oy devşirebilecek hatta sol kesimlere göz kırpan adaylar listede yer bulmuş.
Savcı Sayan, Ozan Ceyhun, Cemal Bekle, Mehmet Bayındır gibi isimler AK parti’ye çok şey katacaktır.
Yine İzmir’de CHP listelerinde gerek Roman gerekse sol kesimin oylarını çekecek isimler var.
İzmir listeleri özellikle HDP’ye oy kaçmasını önleyecek gibi hazırlanmış.
Ama güçlü bir ekonomist kadronun varlığı da göze çarpıyor, Zekeriya Temizel, Selin Sayek Böke gibi.
Bu CHP’nin iktidar olma hedeflerine uygun bir görünüm.
MHP’de değişen pek bir şey yok
Her iki bölgede de liste başlarında değişmeyen isimler var.
Bu isimler ne kazandırır herhalde düşünülmesi gerekir.
MHP’de bir değişim, listeleri ateşleyecek isimlere gereksinim vardı.
Şimdi tüm partiler için çalışma kitlelere partinin mesajını iletme zamanı.
İşin kolayına kaçarak AK Parti şunu bunu vererek seçimi kazanır demeden.
Veya kedi muhabbetlerine girmeden.
Gelecek güzel günlere kapı aralamak, tarihe güzel bir damga vurmak gibi bir gibi bir niyetimiz varsa.