Çöplük


Yenilenen, değişen, yaşayan organizmalardır şehirler.

Dolayısıyla birçok sorunları vardır ve bu sorunlar kentin seçilmiş yöneticileri tarafından çözüme kavuşturulur.

Bir anlamda kent yöneticileri; kentin sorunlarını çözmek ve daha mutlu daha refah daha yaşanabilir bir kent için seçilmiş vizyon sahibi kişilerdir.

Yetersiz vizyon, becerileri kısıtlı yöneticiler o kentin yavaş yavaş gerilemesine öz niteliklerini kaybetmesine neden olurlar.

Dolayısıyla şehrin yöneticileri şehri ve çevresini iyi tanımalı, gereksinimlerini iyi tespit edip elindeki olanakları da bu doğrultuda iyi değerlendirebilirse başarılı bir çalışma yaparlar ve kenti bir üst düzeyde geleceğe taşırlar.

İzmir’in on yılı aşkın bir süredir çözülemeyen sorunu “ Katı atık” lardan söz etmek istiyorum.

Yani çöplerimizden.

“Üretim ve kullanım faaliyetleri sonucu ortaya çıkan, insan ve çevre sağlığına zarar verecek şekilde doğrudan veya dolaylı biçimde alıcı ortalama verilmesi sakıncalı her türlü maddedir.” Diye tanımlanmış ve Resmi Gazete’de benzer şekilde tarif edilmiş.

Burada çöpün özellikle ‘insan ve çevre sağlığına zarar verecek’ niteliğine dikkat çekmek istiyorum.

Büyükşehir Belediyemiz yaklaşık on yıldır çöp bertaraf tesisleri üzerine çalışıyor.

Hemen her dönemde belediyelerimizden birçok kişi bu konuda bilgi almak veya bilgilerini genişletmek gerekçesiyle yurt dışına çıkıyorlar oradaki tesisleri ziyaret ediyorlar.

Ama sorun hala devam ediyor ve Harmandalı Çöplüğü de çevreyi iyiden iyiye tehdit etmeye devam ediyor.

Yani insan ve çevre sağlığına zarar veriyor.

Tıpkı deprem önlemleri konusunda duyarsızlığımız gibi çöp meselesinde de çözümsüzlüğümüz devam ediyor.

Büyükşehir Belediyemiz son olarak “Kuzey İzmir Bölgesi Katı Atık Bertaraf Tesisi”ni Karşıyaka Yamanlar bölgesine yapılmasına karar vermiş ve bu doğrultuda çalışmalar yaparak Ankara’ya göndermiştir.

Peki, Yamanlar bölgesi çöplük yapılmaya uygun bir yer midir?

Hayır.

Bu konuda ilk çalışmayı İZSU yapmış.

Rapora göre İYTE’den Prof. Alper Baba 36 sondaj kuyusu açmış ve her birinden üç metrede su çıktığı görülmüş.

Dolayısıyla rapor ÇED dosyasına konmamış.

Diğer bir çalışma; Karşıyaka Belediye eski başkanı Cevat Durak’ın ODTÜ ve Hacettepe Üniversitelerinden talep ettiği rapordur. (2013 yılı tarihli)

Ne diyor rapor?

“Yamanlar Bölgesi ekolojik değeri olan ve içinde doğal sit ve içme suyu havzası barındıran bir yerdir.”

Bu saptamadan sonra Resmi gazetede açıklanan çöple ilgili o maddeye bakarsak; buraya çöp tesisi nasıl yapılır diye sormadan edemiyoruz.

Karşıyaka Belediyesinin üç yıl önce Yamanlarda şu an çöp tesisi yapılacak yere burasının “Yamanlar Suyu Havzası” olduğu gerekçesiyle tuvalet yapma izni dahi vermediğini düşünürsek; çöp tesisinin neden buraya yapılmak istendiği büyük bir soru işareti olarak çıkıyor karşımıza.

Peki, bu tesis için Ankara’dan onay çıkarsa Yamanlar Suyu hala içilebilir mi?

O güzelim bölgenin ekolojik dengesi alt üst olmaz mı?

Bu tesis İzmir’in geleceğini nasıl etkiler?

Doğrusunu isterseniz Karşıyaka Birliği Başkanı Sayın Mehmet Yıldırım Yenigün Tv deki programıma katılıp bu akıl almaz olayı anlatıncaya dek pek anlayamamıştım olayın ciddiyetini.

Yamanlar Bölgesinin çöpten uzak tutulması için çok neden var.

Dünya Sağlık Örgütünün sağlıklı kentlerle ilgili kriterlerine bakınca bu konuda nerede olduğumuz ve insanlarımıza ne kadar değer verdiğimiz çok daha iyi görülüyor.

“Kentli Hakları” nı ve anlamını sanırım tekrar gözden geçirmeliyiz.