ÇAKRALARIN AÇILMASI RUHU DİNGİNLEŞTİRİYOR
Reklam
Erhan Eray

Erhan Eray

ÇAKRALARIN AÇILMASI RUHU DİNGİNLEŞTİRİYOR

11 Nisan 2021 - 14:14

Hayatın her alanında zorluklarla karşı karşıyayız. Beyinlerimiz dolu,duygularımız yorgun..Kalb-i değerler dediğimiz hissiyat dünyamız tüketim çağına ayak uydurmaya çalışırken bir çok insani özelliklerimizden feragat etmekle karşı karşıyayız.Bizi biz yapan iç dünyamız çalkantılarla dolu.Buhran, artık en sık karşılaştığımız adı konulmamış bir hastalık.Fevri hareketler,bencillik,kendinden başkasını düşünmeme,sevgisizlik,başkalarına benzeme gibi çağımızın en büyük vebası ile baş başa bırakılmış milyarlarca insan var yeryüzünde..
Zorlu geçen hayat koşullarına ek tüketim toplumu ve pop kültürün ruhlarımıza verdiği ağırlık hepimizde var..Bu hal insanların kısacık ömürlerinde ekonomik durumları ,makamları,konumları ne olursa olsun mutsuzluğuna yol açıyor..
Mutsuzluğun ana temellerinden biri de sevgisizlik..Sevda kültüründen like yani beğeni kültürüne geçişin hakim olduğu bu çağda dervişane sevda önderlerine her zamankinden daha fazla ihtiyaç var.Yaşadığımız coğrafyada derviş edalı sevgi önderleri çok çıkmıştır.Farabi'den Hüsrev Bağdadi'ye,Mevlana'dan Yunus'a,Karacaoğlan'dan Aşık Veysel'e kadar takip edilen bir kalb-i muhabbet silsilesi var..
Modern psikolojinin aciz kaldığı yerlerde imdada yetişen çelebi duruşlu ,irfani bakışlı,muhabbet adabını almış halk arasından çıkan yeni bir dervişane söylemli gönül teline dokunan insanlar var.Bu insanlar bu toprakların özünde olan sevgiyi,merhameti değişik bir yorumla ,enerji olarak tekrar yüreklere yüklüyorlar..
Bu dervişane yorum sahiplerinden biri ile tanışma şansım oldu..Serap Akbay ,Yunusca bir üslup,Mevlanaca bir duruşla ruh yorgunluğu ve sevgisizlik üzerine bu toprakların kendi genlerine verdiği himmet gözüyle yorgun ruhları dinçleştiriyor..
Bedenimizde doğuşumuzla beraber oluşan çakraların açılmasının insan hissi hayatında ne kadar etkili olduğunu bizzat kendisinden dinleyerek öğrendim.Doğuşumuzla bize Allah tarafından ihsan edilen kök çakra,sakrar,çakra,solar çakra,kalp çakrası,boğaz çakrası,üçüncü göz çakrası,taç ve tepe çakrasının tam olarak açılması hayatı daha erdemli ve enerjik olmasına katkısı çok büyük..
Çakra malumunuz bedenimizdeki enerji merkezleridir.
Serap Akbay Hanım,bu mistik ama bir yönü ile tam bilimsel yöntem ile çakra merkezlerini açabilme yeteneğine sahip bu ülkede üç beş kişiden biri..Hayata dair olumlama yöntemi ile hareket edip yeni bir sevgi dili oluşturuyor.Oluşturduğu bu üslup içerisinde insani değerleri merkeze alıp kaygı,kin,nefret gibi ruhu yoran eylemlerden arınmanın yöntemini uyguluyor..
Bir kere bizim toplumun en büyük hastalığı olan el bana ne der kaygısını hiçe sayıyor..
Diğer yandan erdem ve fazilet kavramlarına daha geniş açıdan bakıyor..En büyük erdemsizliği insanın kendine yapmış olduğu baskı netecesinde oluştuğunu beyinlere idrak ettiriyor.
Sevgisizlik ve sarılamamanın insan ruhuna verdiği yükü hafifletmek için yaptığı çalışma yöntemi Anadolu erenlerinin gönül tezgahını dokuma şekline benziyor.
Modern psikolojinin yapamadığını ,tıbbın çaresiz kaldığı hissiyat dünyamızın tamiri Serap Hanım'ın gelenek ve moderniteyi birleştirdiği ruhsal akım projesinde..
Bu deneyim zannederim yakında kitaplaşacak..
Biz şimdiden Serap Akbay Ekölünü yakından takibe aldık..