Modern toplumlar sadece yollarla, binalarla, altyapıyla değil; ortak hafızalar, ortak semboller ve ortak sofralarla inşa edilir. İzmir’in hızla gelişen ilçesi Menderes’te hizmete giren Kent Lokantası, bu ortaklık kültürünün simgesel örneklerinden biridir.
Bugün yalnızca ekonomik bir çözüm önerisi değil, aynı zamanda kültürel ve sosyolojik bir müdahaledir bu lokanta. Çünkü bir sofranın etrafında oturmak, sadece yemek yemek değildir; bir aradalığın, eşitliğin ve insanlığın eski ama en evrensel ritüelidir. Kent Lokantası tam da bu geleneği günümüzün ihtiyaçlarına tercüme eden bir kamu projesidir.
Tarihten Günümüze Sofranın Siyaseti
Antik Yunan’da agora ne ise, Osmanlı’da imaret sofrası da oydu: Sınıfları aşan, bireyleri eşitleyen ve yönetenle yönetilen arasındaki mesafeyi kapatan bir alandır. Günümüzde bu kamusal alanların yerini büyük ölçüde ticari mekânlar aldı; bu da toplumun sınıfsal kırılmalarını görünür kıldı.
Oysa Rousseau’nun "insan doğası iyilikle yoğrulmuştur" tespitinden beri bilinir ki, bozulma bireyde değil sistemdedir. Bugünün kent lokantaları, bireyi değil sistemi dönüştürmeyi hedefleyen bu anlayışa bir göndermedir.
Toplumsal Psikoloji ve Birleşmenin Gücü
İnsanların aynı tabaktan yemek yemesi, psikolojik olarak aidiyet hissini artırır. Bu, grup kimliğini güçlendirir ve ötekileştirmenin panzehiridir. Özellikle kutuplaşmanın bu denli derinleştiği bir dönemde, Kent Lokantası gibi projeler; "aynı kaderi paylaştığımızı" hatırlatan bir kolektif hafızaya hizmet eder.
Bugünün toplumunda zengin ile fakir arasındaki uçurum yalnızca ekonomik değildir; aynı zamanda dil, yaşam tarzı ve semboller üzerinden de büyümüştür. Kent Lokantası, bu ayrımın ötesine geçerek yeni bir dil, yeni bir alan açmaktadır.
Menderes’in Yükselen Potansiyeli
Menderes, coğrafi konumu itibariyle Ege’nin bereketli ovalarına, İzmir’in ana ulaşım akslarına, turizm ve tarım potansiyeline yakınlığı ile dikkat çeken bir ilçedir. Kentleşmenin hızlı olduğu bu bölgede, köy ile kent arasında sıkışan kimliklerin çatışmasını azaltmak, daha medeni ve çağdaş bir kentsel kimlik inşa etmek büyük önem taşır.
Bu bağlamda Kent Lokantası yalnızca ihtiyaç odaklı bir çözüm değil, aynı zamanda kültürel dönüşümün de taşıyıcısıdır.
Adil, Eşit ve Şeffaf Yönetimin İzleri
Menderes Belediyesi’nin enflasyon ortamında sembolik sayılabilecek bir ücretle sağlıklı ve dengeli beslenme imkânı ile herkesin gidebildiği, önceliği ve ayrıcalığı olmayan bir sistem olarak erişilebilir Kent Lokantası’nı hayata geçirme biçimi, adil ve şeffaf yönetim anlayışına dair önemli bir göstergedir: üstelik uygulama ve samimiyet ile halkın içinde olma konusunda girişimci ve ülkenin hasret kaldığı bir tevazu içinde hizmet etme çabası olan bir belediye başkanı da söz konusu. Dahası yemeği bizzat kendisi servis ettiği günlerde vatandaşa fazladan bir kepçe kıyak geçme ve sohbet etme hevesi de dikkat çekici seviyede; yani halkın içinde. Hem de sade’ce öylesine. Umuyorum ki, süreklilik, eşitlik, liyakat ve hesap verebilirlik ilkeleriyle desteklenen ve kurumsal hafızaya, toplumsal barışa ve gerçek kalkınmaya hizmet eden bu vb sosyal projeler artarak devam eder.
Zira Hannah Arendt’in "siyasetin amacı birlikte yaşamayı mümkün kılmaktır" düşüncesi çınladı kulaklarımda... İşte bu düşünce Menderes’te ete kemiğe bürünmüş vaziyette.
Bir yönetim danışmanı olarak bu dinamik ve girişimci anlayışa önerim ise hız kesmeden Menderes ilçesinin bu atılımını daha da ileri taşıması için aşağıdaki tavsiyelerime kulak vermesi olacaktır. Nitekim ne güzel demiş G.Bernard Shaw, "Akıllı insanlar, yalnız kendi akıllarını kullanmaz; başkalarının aklından da faydalanırlar."
Bu doğrultuda Menderes ilçesinin sosyal dayanışma projelerinin yanı sıra istihdam, yetenek yönetimi, dijital gelişim, yapay zeka ve sürdürülebilir kalkınma başlıklarında da atılım yapması büyük değer yaratacaktır.
Sonuç: Sofrada Eşitlik, Kentte Birlik
Bugün Türkiye’nin en büyük sorunlarından biri; toplumsal gruplar arasındaki empati yitimidir. Menderes Belediyesi’nin attığı bu adım, yalnızca bir tabak yemek değil, toplumun ortak değerlerini yeniden inşa etme iradesidir. Bu sofraya oturan herkes, aynı kaderi paylaştığını; eşitlik, adalet ve şeffaflık temelinde bir yönetimin mümkün olduğunu hisseder. Bu yüzden Menderes Kent Lokantası bir "sosyal hizmet" olmanın çok ötesinde, bir sosyal mesajdır: Biz bir arada yaşayabiliriz.
YORUMLAR