KRİPTO FETULLAHÇILARI TESPİTE DAİR İPUÇLARI
Reklam
Muhammed Gömük

Muhammed Gömük

KRİPTO FETULLAHÇILARI TESPİTE DAİR İPUÇLARI

23 Nisan 2017 - 13:19

At izi iti izine karıştı türünden FETÖ operasyonlarını bulandırmaya yönelik kafa karıştırıcı ve ardniyetli söylemlerin çoğaldığı şu günlerde kripto fetullahçılardan daha az bahsedilmeye başlandı. Cumhurbaşkanımızın bu konudaki beyanatı, “at izi it izine karışmasın” şeklinde bir telkin ve uyarı amaçlıydı ama diğer söylemlerde karışacağı kadar karışmış da soruşturmalar sulandırılmış, cadı avına dönmüş gibi maksatlı bir algı oluşturulmaya çalışılıyor. Hâl böyle olunca operasyon yapmak ve yargılamakla görevli kamu personeli de tereddüte düşüp yüzde yüz isabetli ilem yapmak istiyor; bu duraksamadan faydalanan başta kripto fetullahçılar olmak üzere tüm fetullahçı teröristler ise yurtdışına çıkıp Hans, Michael gibi isimler alıyor ya da kendine göre tedbirlere başvuruyor.

Velhasılıkelam kripto fetullahçıların tespiti eskisinden daha nazik ve önemli bir konu olarak öne çıkmış bulunuyor. TAYDER Yönetim Kurulu üyemiz İbrahim ÇETİN’in sosyal medyadaki bazı paylaşım ve analizlerinden de faydalanarak kripto fetullahçıları tespite dair birtakım ipuçlarını dile getirmek istiyorum.

Abant Platformları tam bir FETÖ cümbüşü idi. Amerikalılar cümbüşe “jollyfication” derler, “eğlenceli ama anlamlı-yararlı vakit geçirme” gibi bir anlamı vardır. Abant cümbüşleri de Müslüman kızların kafir (Yahudi&Hristiyan) erkeklerle evlendirildiği ihtişamlı törenlere sahne oluyordu. Dinlerarası diyalog, İbrahimi dinler gibi bize yabancı ama Vatikan’ın dinlerarası diyalog politikasına yapışık söylemlerde bulunuluyordu. İşte bu Abant cümbüşlerine katılan siyasetçiler, sanatçılar, sporcular, yazarlar ama özellikle de akademisyenler yağlı ballı kaymaklı fetullahçıdır desek bize kim, nasıl itiraz edebilir ki? Fetullahçı değilse FETÖ’nün bu anlı şanlı organizasyonlarında işleri ne idi? Bilderberg toplantılarına her önüne gelen katılabiliyor mu?

Uluslararası Türkçe Olimpiyatları da bu meyanda irdelenlemesi gereken önemli bir etkinliktir. Gerek Abant cümbüşleri, gerekse Türkçe Olimpiyatları; yayıncı kuruluştan sponsoruna kadar; katılımcısından izleyicisine kadar tıklım tıklım FETÖ’cülerin yer aldı etkinliklerdir. Teröristbaşı Gülen’in hâmisi Amerikalılarda “warren” diye bir tabir vardır. Tavşanı bol anlamına gelen bu deyim kalabalık yollar, meydanlar, alanlar için bir sıfat larak kulanılır (Warren Avenue gibi). Fetullahçı teröristlerin harman olduğu Abant cümbüşleri, Türkçe Olimpiyatları gibi etkinlikler de “warren” dedirtecek tarzdan FETÖ’cğ kaynayan organizasyonlardır. Dönüp geçmişe bakmak lazım inceden inceye. O sahnelerden kimler gelmiş, kimler geçmiş…

Sonra bu Türkçe Olimpiyatlarına katılan süt kuzusu fetullahçıları Kurumlarda kabul eden Devlet yetkilileri vardı. Birçok Kurumun haber akışında veya dönemsel haber bülteninde hiç gocunulmadan yayınlanmıştır. O misafirperver (!) Kurum yöneticileri hiç hesap verme ya da özür dileme lütfunda bulunmadan ellerini kollarını sallaya sallaya geziyorlar.

İpuçlarını sıralamaya devam edeceğim ancak elbette ki bu saydıklarımızdan birinin hatta ikisinin bir kişide olması o kişiyi doğrudan fetullahçı terörist yapmaz. Sadece şüpheli yapar. Ceza hukukunda “kuvvetli şüphe” dediğimiz durum ortaya çıkar. E tabi şüpheden de sanık yararlanır. Ancak değil kuvvetli şüphe, adi şüphe bile istihbaratçılar için bir araştırma-soruşturma nedenidir; istihbarat çarkının başlangıcıdır. İstihbarat faaliyeti neticesinde ise birçok kesin bilgi, belge ve bulguya erişilecektir.

Ya Zaman Gazetesi aboneleri..? Kimse durduk yerde “HDP’ye oy verin ey millet” diye PKK çığırtkanlığı yapın o saçmasapan gazete müsvettesine durduk yerde abone olmaz! Hatta bir zamanların fitne-fesat yuvası Taraf Gazetesini de bu kervana eklemek lazım. Zaman Gazetesi abonelerinin kayıtları bulunamıyormuş diyorlar. ByLock’u, Eagle’i çözenler onu da hayli hayli çözer çözmesine de ila çözülmesi gereken bir durum yok. Zaman Gazeteleri milletin kapısına bırakılıyordu. O paçavrayı kapı önlerinden alıp evine sokanların komşuları veya yakınları herhâlde epey bilgi sahibidirler, görgü tanığı olabilirler.

Mehtap TV, Samanyolu TV gibi FETÖ karargâhı olmuş birçok yayın kuruluşunda çalışanlar ve daha da önemlisi bu medya organlarının programlarına katılanlar, program yapanlar oldu. Kimdi bu kişiler? FETÖ öyle her önüne gelene ekmek yediren aptal bir örgüt değildir; kendileriyle ilişikli olmayanları aralarına almazlar! Kimse o iltisaklı şahıslar, onları ortaya çıkarmaktan kolay ne var!

FETÖ’ nün algı operasyonu yaptığı diziler vardı: Sakarya Fırat, Şubat Soğuğu, Tek Türkiye gibi… Hani şu vatan-millet davası gibi görünüp de Türk askerini PKK’lılar karşısında sürekli aciz, ezik, zayıf ve başarısız gösteren maksatlı diziler… Bu dizileri kim yaptı, finansmanı kim sağladı, senaryoyu kim yazdı… Her cevap bir tam isabet..! Sonra “Ayna” gibi buram buram fetullahçı terör kokan programlar vardı. Düpedüz FETÖ propagandası yapılıyordu. Bu programda bol bol öğretmen kılığına girmiş FETÖ’cü teröristlerle röportajlar yapıldı. Her görüntü bir tam isabet..! Samanyolu TV’de “Maceracı” diye bir gezi programı vardı. Programda misafir olunan restoranlara, çekim yapılan özel mekanlara bir bakmak lazım! Tabi bu saydıklarımı sadece örnek. Onlarca FETÖ medya organında yüzlerce program yapıldı.

Fetullah Gülen lafı geçince avukat gibi savunma pozisyonunda yerini alan yazar-çizer takımı, fedailer ordusu vardı. Utanmadan sıkılmadan Pensilvanya canavarını koruyup kolluyorlardı. Pensilvanya canavarına iğne batırılsa bunlara çuvaldız sokmuş gibi oluyordu. Yarası olup da gocunanları unutmadık, unutturmayacağız!

Gelelim sınav meselesine… TUS’undan hakimlik sınavına, KPPS’sinden Adliye’de memur alımlarına kadar hemen her sınavda FETÖ baş aktördü. ÖSYM merkezli sınav çeteleri pişkin pişkin fetullahçı terörün yardakçılığını yapıyordu. 7 Temmuz 2012 tarihindeki KPSS-Uluslararası İlişkiler testinin 40’ıncı sorusunda “Türk Cumhuriyetlerinde Türk okullarının -yani FETÖ kolejlerinin- açılması şeklinde bir cevap şıkkı dâhi vardı. FETÖ kolejleri açıkça Türk dış politikasının doğal bir enstrümanı gibi gösteriliyordu. Sınav çetelerinin bir de müşterisi olan FETÖ tayfası vardı ki bunlar bir makama yerleşme emeline erişmiş olarak hâlâ aramızdalar. Hatta FETÖ’den şimdiye kadar derdest edilenler, sadece buzdağının ucudur. “Onu alıyorlar, bunu alıyorlar, kimse kalmayacak” tarzı söylemler, tamamen hıyanet ve gaflet kokan talihsiz beyanlardır. Kendini bilenin korkusu olmaz. Derdest edilenlerin sayısı bellidir, ülkenin nüfusu da bellidir. Öyle inanıyor ve diliyoruz ki tüm fetullahçı teröristlerin adalet önünde hesap verme sırası gelecektir. Yalız bu sınav meselesini üstünkörü geçmemek lazım. Özellikle FETÖ’cü hakim-savcıların baskın olduğu Adalet Komisyonları marifetiyle işe alınan zabıt katipleri, infaz koruma memurları gibi kamu personelinin bir kez değil, iki kez değil tam üç kez incelenmesi lazım! 15 Temmuz akşamında UYAP’taki mahkeme listesine “Sıkıyönetim Mahkemeleri” diye buton koyan sabırsız işgalci memurlar kimlerdi? Kaşif KOZİNOĞLU suikastini tertipleyen memurlar kimlerdi? Soru çok… Her cevap bir tam isabet!

Kripto FETÖ militanlarını teşhis ve tespit etmenin yolu görüldüğüm üzere oldukça fazla. Daha basit bir örnek vererek yazıyı tamamlamak istiyorum: İnternetteki haber sitelerinde ve sosyal paylaşım sitelerinde FETÖ lehine doğrudan ya da dolaylı yorumlar yapan bir çete var. Bunların çoğu Almanya’da ve Alman İstihbaratı BND tarafından yönlendiriliyor. Ancak Türkiye içinden de çok sayıda FETÖ fedaisi yorumcu ve hesap sahibi var. Ortalığı velveleye veren, sürekli felaket tellallığı yapan hatta daha da ileri gidip her platform ve fırsatta Cumhurbaşkanımızdan “diktatör, yezit, firavun” diye bahseden, Cumhurbaşkanlığı Külliyesine “kaçaksaray” diyen, 15 Temmuz’a utanmadan sıkılmadan “tiyatro” diyen asalak yaratıklar var. Bu tür yorumları onaylayanlar var, beğenenler var. Bunlar “ben fetullahçı teröristim” diye bağırıyorlar. E bunları armut gibi toplamak da Devletimize düşüyor!

Görüldüğü üzere mevsimi olsun ya da olmasın, olgunlaşsın ya da olgunlaşmasın armutları bulup toplamak oldukça kolaydır. Hiçbir armut ebedi ağaçta kalmaz. He de Pensilvanya armudu!

YORUMLAR

  • 0 Yorum