Küresel güç olan Rusya ile Türkiye'nin yakınlaşması, emperyalist devletlerin Ortadoğudan püskürtülmesi ve yeni Ortadoğu yapılanması açısından son derece büyük önem taşımaktadır.
1) Türkiye-Rusya doğalgaz, enerji ve narenciye anlaşması, sırf ekonomik kalkınmamız açısından değil, Rusya ile ilişkilerimizi bozmaya çalışan ABD'ye karşı da bir gövde gösterisidir.
2) Arge inivasyona verilen önemle üretim tasarruflarımız da daha fazla artacaktır.
3) Ülkemize son 10 yılda gelen sermaye, Cumhuriyet tarihi boyunca gelen sermayenin en az 2 katıdır.
4) 14 Mayıs 2013'te sıfırladığımız IMF borcundan sonra, iç cari açığımız da yılda 30 milyar dolara düşmüştür.
5) 2016 yılının ilk çeyreğiyle birlikte Türkiye 4.8 lik büyüme hızıyla Avrupa sıralamasında ilk yerini almıştır.
Bütün bu ekonomik gelişmelerin sonunda Türkiye, küresel güç olacağının işaretlerini vermektedir.
Ülkemiz paranın uluslararası tedavülü kapsamında en doğru yerde durmaktadır ki bunun en belirgin göstergesi ise bilançosu 300 milyar dolar olan hain Fetö kalkışmasından sonra bile, dolar seviyesinde ibrenin oynamaması ile ne kadar güçlü bir ekonomiye sahip olduğumuzdur.
Rusya'nın Türkiye ile yakınlaşması ve Ortadoğu'daki yoluna bizimle devam etmek istemesi yukarıdaki yazdığım ekonomik analizlerin yatsınamaz bir sonucudur.
Rusya, Türkiye ile dostluğunu daha da pekiştirmek için halihazırda devam eden Türki Cumhuriyetleri ticaretini daha fazla geliştirmek durumundadadır.
Deutsche Bank'ın batması ile Fransa ve Almanya başta olmak üzere tüm Avrupa'nın birbirine düşmesi ve AB'nin dağılma noktasına gelmesi an meselesi olmuştur.
ABD için durum daha vahimdir; 20. Yy ekonomisine ve siyasetine damgasını vuran ABD, Ortadoğu'da izlediği yanlış politikalar, idealist ve ırkçı yaklaşımlar, İsrail sermayesinin çıkarlarına ters düşmesi sonucunda kendisini yöneten aileleri kızdırması, IMF'in salt küresel güçler odaklı çalışması sonucundaki yanlış ekonomi politikalarının ABD'ye ciddi zararlar vermesi, izlediği aşırı milliyetçi ve saldırgan politikalarıyla kendi halkından bile tepkiler alması, başta Ortadoğu olmak üzere tüm stratejileri ABD'nin elinde patlamıştır.
Bütün bunların sonucunda 21. yy da ABD küresel güç olma özelliğini yitirecektir.
Sonuç olarak AB'nin dağılması, ABD'nin Ortadoğu'dan çekilmesi uzun sürmeyecektir.
Ekonomik ve siyasi anlamda kendini hızla toparlayan Rusya, Türkiye ile yakınlaşması yanında Çin, Suudi Arabistan ve Türki Cumhuriyetlerini de yanına alarak Ortadoğu'nun hakimi olmayı amaçlayacaktır. Türkiye ise bu durumdan doğru faydalanıp % 99.8 müslüman olan Ortadoğunun yakın gelecekteki tek mutlak hakimi olacaktır.
YORUMLAR