Dolandırmak ‘ince sanat’ oldu
Reklam
Ümit Bora

Ümit Bora

Çevreci-Yazar

Dolandırmak ‘ince sanat’ oldu

13 Ağustos 2015 - 13:01

Haram kul hakkı yemek, dolandırmak, hırsızlık ince sanatlardan oldu!

Cep telefonuma bir mesaj geliyor!

Mesaj G...Grup adı ile geliyor "Sayın Ü.B. adınıza gelen 1.750 TL tutarındaki koliyi 3 gün içinde almazsanız iade edilecektir. İrtibat Tel 0212....5181 arayınız"

Cep telefonum yerine sabit telefonumdan bu İstanbul telefonunu çeviriyorum!

Karşıma telesekreter çıkıyor ve benden "1" e basarak onay vermem isteniyor.

İşe bakın ki adıma gelen kolinin parasal değerini biliyorlar, her kim istenen telefonu çevirirse 1'e basıp onay istiyorlar.

Bu "onay" işi çok önemli verdiğiniz anda sizi nasıl çarpacaklarsa işleri kolaylaşıyor.

Hemen 155 polisi arıyorum ve karşıma çıkan memur arkadaşa olanları aktarıyorum.

Memur bey beni dinledikten hemen sonra " beyefendi bunlar dolandırıcılar" diye yanıtlıyor.

Polis arkadaşa "hemen işlem başlatır mısınız?" diye soruyorum, aldığım cevap "tabii başlattık" oluyor.

Günümüzde çarpılmanın en süper yollarını okuyor öğreniyor, yaşıyor, çarpılmamaya gayret ediyoruz nafile.

Adam bir sanal paylaşım sitesinde adıma hesap açmış, ha bire benim arkadaşlarıma mesaj gönderiyor "telefonundan onay almaya" çalışıyorlar.

Onay almışlarsa (saflığından ve meşguliyetinden yoğun olan onay veren arkadaşlarım oldu) işleri kolaylaşıyor kaşla göz arası 99 TL'ye kadar sizden cep telefonu kontürünü allem gullem çekip alıyorlar (bu dolandırıcılıklar çok arttı)

Bu yazıları yazarken ha bire cep telefonum çalıyor bilmem ne Tv için sizden onay alıp abone yapmaya çalışıyorlar saatlerdir (sinirlenmemek ve dolandırılmamak, çarpılmamak için en iyisi cep telefonlarını kapamak lazımdır diye düşünmeye başladım)

Bu nasıl stresli bir durumdur Allah aşkına bilen var mı?

Eskiden gazetelerden okurduk "falan meydan saatini, filan köprüyü insanlara satmışlar" haberlerine amma da saflar var dünyada diye konuşur gülüşürdük.

“Abi günümüzde kafan o gün sağlam değilse biraz boşluğundan biraz iyi niyetinizden istifade ederler afedersiniz, donunuza kadar soyarlar servetiniz bile gider valla billa...”

Bir zamanlar istemediğim halde ısrarla bir tanıdığım güya bana kıyak geçmek için parasal yardımda bulunmuştu! Bu işte bir bit yeniği var diye düşünmüştüm ama basiretim bağlanmıştı işte. Nitekim bu para iyiliğinin yanında o insanların beni yumuşatmak tepkimi azaltmak için bu para yardımını yaptıklarını öğrendiğim an hemen o insanları aramış "sizi şeytanlar sizi bana kazık atmışsınız sonra beni yumuşatmaya tepkimi azaltmaya çalışıyorsunuz, çabuk yaptığınız para yardımının tamamının dökümünü çıkarın hemen havale çıkaracağım" demiştim.

İşe bakın ki tam sinirlendiğim o anda kulakları çınlasın annem telefonla aradı "oğlum sakın o paraları iade etme, zaten o paralar senin kendi öz alın teri paraların" diye çok ısrar etti para havalesi çıkarmamam için diretti.

Anneme "Sen bu işe karışma ben bu şeytanlara kendimi satacak kadar düşmedim" diye yanıt vermiştim.

İşe bakın ki yıllar geçti annem haklı çıktı o iade ettiğim paralar gerçekten benim alın terim paralarım çıktı bir şekilde iş yeri kasamdan beni uyutup yıllarca alınmışlardı ve çok yüksek değerleri vardı.

Hatta gerisi var!

Benim çocuklarımı okutabilmek için satılığa çıkardığım o muhteşem evi bile bu insanlar iş yeri kasamdam bir şekilde yürütülen paralarla aldıkları ortaya çıktı (O zamanlar çok güzel çalışan 4 iş yerim vardı sadece birine sahip çıkamamışım, oradan gitmiş devasa helal paralarım)

İşe bakın ki öz annem bile benim hırsızlar tarafından nasıl soyulduğumu biliyor da ben ayakta uyuyorum pes vallahi diyorum kendi kendime.

Başta da dedim ya bu iş "artık ince sanat oldu"

İnce ince soyuluyorsun ama soyulurken uyuşturuyorlar, anlamıyorsun.

Çevrenize bakın saf temiz kalpli insanlardan haram kul yetim hakkı yiyenler, onları dolandıranlar, hırsızlar pişkin pişkin krallar gibi yaşıyorlar.

Ha unutmadan bu haramzadeler yaptıkları için Allahtan hiç ama hiç korkmuyorlar.

Kendileri haram kul hakkı yedikleri gibi öz çocuklarına da yediriyorlar. Biz çalsak çalsak meyve ağaçlarından nefsimiz çekti diye birkaç meyve çalarız

Ama keseniz haram kul hakkı yemeyiz yiyemeyiz, çalamayız, yalan bile söyleyemeyiz.

Allah bizi böyle yaratmış, bu yaştan sonra değişemeyiz ki.

Gazeteci Yazar olduğumuz için bu dolandırıcılıklardan muzdarip insanlar bize çokça geliyor, yardım istiyorlar.

Elimizden geldiğince o çarpılan insanlara başta ev kadınlarına yardımcı olmuşuzdur (ev kadınlarını kapıdan satışlarda çok çabuk çarpıyorlar, hatta imzalattıkları belge altlarından kopyaları alıp görünenden çok daha fazla insanları sömürüyor bu satıcılar, hırsızlar)

Günümüzde ince sanatlarla dolandırıcılıklar, hırsızlıklar, haram kul hakkı yemeler, teknoloji değişimi ile birlikte cep telefonlarında, sanal bilgisayar ortamında devasa artmış olup, boş bulunup sakın ayakta uyumayınız ve hiçbir yere onay verip son kuruşlarınızı da bu haram kul hakkı yiyenlere yedirmeyiniz diye uyarıyorum.

Ayrıca yetkililere bu konulara artık duyarlı olalım yasal olarak caydırıcı tedbirleri bir an önce alalım halkımız ve bizler her gün ince ince soyulmaktan bıktık usandık diyoruz.

Saygı ve sevgilerimle

YORUMLAR

  • 0 Yorum