Haydar Koçak’ın bu başarı öyküsü, azmin, inancın ve hiç sönmeyen bir hayalin sembolü oldu.
Hacettepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’nde 1977 yılında başladığı eğitim yolculuğunu 48 yıl sonra tamamlayan 65 yaşındaki Haydar Koçak, Farmakoloji V dersinden 100 tam puan alarak mezun oldu. Koçak’ın mezuniyet anı, fakülte dekanlık odasında gerçekleşen özel bir törenle taçlandı.
9 Ekim 2025 Perşembe günü saat 16.50… Hacettepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanlık Odası’nda heyecan doruktaydı. Prof. Dr. Mutlu Aytemir, bilgisayar ekranında mezuniyet sayfasını açtı ve üç öğrencinin mezuniyet onayını sırayla gerçekleştirmeye başladı. Listenin en başında, 1977 girişli öğrenci numarasıyla Haydar Koçak vardı. Dekan Aytemir, “Bak önce seni onaylıyorum” diyerek onay tuşuna bastı ve “Hadi artık Eczacı Haydar Koçak oldun, tebrik ediyorum!” sözleriyle tarihi anı resmen ilan etti.
Koçak, bu anı şöyle anlattı:
“O tuşa basıldığı an, 48 yıllık yolculuğum film şeridi gibi gözümün önünden geçti. Gözyaşlarımı tutamadım. Bitti… Ve ben başardım!”
15 Mayıs 1961’de Ankara’nın Kalecik ilçesine bağlı Elmapınar Köyü’nde dünyaya gelen Haydar Koçak’ın hikâyesi, tahta sıralarda başlayan bir öğrenme serüveniyle şekillendi. Köy okulunu bitirdikten sonra parasız yatılı sınavını kazanarak Hasanoğlan Atatürk Öğretmen Okulu’na geçti. Henüz 17 yaşındayken öğretmenlik sorumluluğunu üstlendi. Ancak gönlünde yatan meslek eczacılıktı.
1977 yılında Hacettepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’ni kazandı. O yıllarda Merkez Yemekhane önünde çektirdiği fotoğraf, hayallerine attığı ilk imzaydı. Ancak Türkiye’nin siyasi tarihinde önemli bir dönemeç olan 12 Eylül 1980 Darbesi, Koçak’ın hayatını da kökten değiştirdi.
Darbeden Cezaevine, Cezaevinden Bilgisayar Dünyasına
O dönem Demokrat Gazetesi’nde foto muhabirliği yapan Koçak, öğrenci
dernekleri faaliyetleri nedeniyle tutuklandı ve Mamak Cezaevi’ne
gönderildi. Cezaevi günleri onun öğrenme azmini durdurmadı. Burada
tanıştığı bir bilgisayar programcılığı öğrencisinin açtığı kurs
sayesinde bilgisayara merak saldı. 1982’de cezaevinden üniversite
sınavına girerek Dokuz Eylül Üniversitesi İşletme Fakültesi’ni kazandı.
Babası, halk ozanı Âşık Süleyman Koçak’ın desteğiyle eğitimine devam etti ve 1986’da mezun oldu. Ardından Ege Üniversitesi Bilgisayar Programlama Bölümü’nü bitirerek özel sektörde uzun yıllar yazılım alanında çalıştı. 2009’da emekli oldu ancak hayalleri hiç sönmedi.
2011 yılında çıkan öğrenci affı, Koçak’ın eczacılık hayalini yeniden canlandırdı. 34 yıl sonra Hacettepe Üniversitesi Sıhhiye Kampüsü’ne yeniden adım attığında, yıllar önceki genç Haydar’la yeniden karşılaştığını hissetti.
“Gözlerimdeki ışığın sönmediğini fark ettim. Hafızam gençlikteki kadar güçlü değildi ama vazgeçmedim,” diyen Koçak, zorluklara rağmen derslerini tek tek tamamladı. Farmakoloji V sınavından aldığı 100 tam puan ise 48 yıllık serüvenin son halkası oldu.
Koçak, eğitim yolculuğunda en büyük destekçilerinden biri olan annesi Nazik Koçak’a olan minnettarlığını şu sözlerle ifade etti:
“Diplomamı köyümüzün diplomasız sağlık memuresi, canım annem Nazik Ana adına alacağım. Eczaneme onun fotoğrafıyla yan yana asacağım. Bu benim en büyük özlemimdi.”
Koçak’ın kızı Öykü, babasının mezuniyetini şu sözlerle kutladı:
“17 yaşında başladığı fakülteyi, 50 yaşında afla dönerek, 65 yaşında torununu kucağında mezuniyet sahnesine çıkarak tamamladı. Dönem arkadaşlarının çocuklarıyla sıra arkadaşı oldu, genç hocaların peşinde koşturdu. Babamın emeğine hayranım, onunla gurur duyuyorum.”
Mezuniyetini sadece bir kişisel başarı değil, bir inanç ve azim öyküsü olarak tanımlayan Koçak, gençlere şu mesajı verdi:
“Hayallerinizden asla vazgeçmeyin. Zaman sabır ister ama azim, inanç ve emekle hiçbir şey imkânsız değildir. Cesur olun, çalışın ve üretin. Bu bir diploma değil, bir inancın ve sevdanın hikâyesi…”