7 SORU 7 YANIT | Aşıdan kaçanların sayısı yüksek... Zorunlu hale gelebilir mi?
Bir yanda aşı olmayı dört gözle bekleyen milyonlar, diğer yanda sırası geldiği halde randevu bile almayanlar... Aşı ikna timleri bu ikinci grubu aşı olmaya yönlendirmek için ellerinden geleni yapıyor. Peki insanlar neden aşı olmaktan kaçıyor?
Yayınlanma :
30.04.2021 15:15
Güncelleme :
30.04.2021 15:15
Aşı olmayanları ikna etmek mi, yoksa aşı bekleyenleri hızlıca aşılamak mı? Öte yandan herkesin ikna olması toplumsal bağışıklık açısından önemli. Bu konu nasıl yorumlanabilir?Prof. Dr. Tanıl Kocagöz: Salgını durdurabilmek için hedef, toplumdaki bireylerin en az yüzde 70’inin aşılanması. Doğal olarak bu yüzde 70 içerisine aşı olmadan kendiliğinden hastalığı geçirip bağışıklık kazananları da katabilirsiniz. Bu nedenle ne kadar çok kişiyi en hızlı aşılayabilirseniz salgını o kadar çabuk durdurabilirsiniz.Sanırım şu anda aşı yapmada hız kısıtlılığı aşının yeterince hızlı tedarik edilememesinden kaynaklanıyor. Sağlık Bakanlığı verilerine göre Türkiye’de günde 1 milyon kişiyi aşılayacak iş gücü kapasitesi var. Türkiye’nin yüzde 70’ini yani 56 milyon kişiyi aşılamak aslında iki ay sürer. Yani aşı varsa her isteyeni hızla aşılamak daha doğru bir yaklaşım.Tabii Covid-19’un özellikle yaşlılar ve altta yatan bağışıklık sistemini zayıflatan hastalığı bulunan kişilerde daha ölümcül seyrettiğini bildiğimiz için bu kişilerin aşı konusunda ikna edilmeleri önemli. Bir de öğretmenler, fabrikada çalışanlar gibi işi gereği çok kişi ile temasta bulunan kişilerin de toplumu korumak açısından aşı olmaları çok önemli.Prof. Dr. Derya Unutmaz: Şu anda aşı olmak isteyenlere odaklanılması gerektiğini düşünüyorum. Toplumsal bağışıklık için toplumun yüzde 100’ünü aşılamanız gerekmiyor. Şu anda aşıdan aşıya değişse de toplumun yüzde 60-70’ini aşıladığınız zaman bu toplumsal bağışıklığa ulaşıyorsunuz. Virüs tamamen bitmemiş oluyor ama çok kısıtlı bir kesimde kalıyor.Zaten aşı olmayanların bazıları da bir süre sonra korona olup ve zorunlu aşılanmış olacaklar. Aşı karşıtlarını ikna etmenin yanı sıra belli yaptırımlar uygulanması aşılanma oranını artırabilir mi?Prof. Dr. Tanıl Kocagöz: Öncelikli hedef devletin aşı olmak isteyen herkesin aşılanmasını sağlamak olmalıdır. Bu tamamlandıktan sonra salgın hala devam ediyorsa bu durumda aşı olmamış kişilerin hastalığı başkalarına taşımamaları için restoranlar, sinema, tiyatro, konser salonları gibi kalabalık yerlere girmeleri, toplu taşıma araçlarına binmelerinin engellenmesi gibi bazı yaptırımlar uygulanabilir.Her bireyin aşı olmama hakkı vardır ama ölümcül olabilecek bir hastalığı başkalarına bulaştırma hakkı yoktur.Prof. Dr. Derya Unutmaz: Evet, bazı yaptırımlar aşı oranını artırabilir. Aşıları zorunlu yapmak sıkıntılı bir durum olur. Herkese aşı olma şartı koymak demokratik şartlar altında pek mümkün değil. Ama örneğin ABD’de birçok üniversite aşı olmayan öğrencileri bu yıl okula kabul etmeyecek. Okula devam etmek istiyorsanız aşı olmak zorundasınız.Üniversitelerin yanı sıra bazı şirketler, enstitüler, hastaneler aşı olmayan ve daha önce Covid-19 geçirmemiş olanları yani bağışıklığı olmayanları bir süre sonra kabul etmeyebilir. Buna da hakları var. Çünkü o kişiler tehlike yaratıyorlar, başkalarının sağlığına zarar veriyorlar. Nasıl ki kapalı alanlarda sigara içmek yasaksa bu da böyle bir yasak olabilir. Bu tarz yaptırımlar aşı olma oranını artıracaktır.Aşı olmak istemeyenlerin fikrini değiştirmek için devlet 'ikna ekibi’nin yanı sıra başka neler yapabilir?Prof. Dr. Tanıl Kocagöz: Toplumun genel olarak eğitim düzeyinin yükseltilmesi aşı karşıtlığını yıllar içinde çözecek temel unsurdur. İlköğretimden başlamak üzere bulaşıcı hastalıkların nedenleri ve korunma yolları daha etkin bir şekilde ders programlarında yer almalı. Basına da burada çok önemli görev düşüyor. İnsanları aşıdan ürkütecek haberlerin doğruluğunun çok iyi araştırılması, yanlış bilgiler içeren haberlerin doğrusunu anlatan haberlerin yapılması gerekmekte.Prof. Dr. Derya Unutmaz: Burada çok önemli bir konu var: Şeffaf olmak lazım, insanlara gerçekleri anlatmak lazım. Bazı şeyleri abartmamak gerekiyor. Dünyadan örnekler vererek anlatmak daha etkili olacaktır. Önümüzde çok önemli, kritik örnekler var; İsrail, İngiltere, ABD ülkeleri aşı ile nasıl insan hayatının kurtarıldığını bizlere gösteriyor. Aşıların risklerinin milyonda bir kadar çok düşük oranlarda olduğunu anlatarak ve dünyadan verilere dayanarak, örnekler vererek iknalar yapılabilir.
Olası bir aşı zorunluluğu Anayasa’ya aykırı mı? Pandemi dönemlerinde devletler aşıyı zorunlu hale getirebilir mi?Avukat Bilal Çelik: Anayasamızın 17'nci maddesinde "Herkesin yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir" demekle birlikte madde devamında; "Tıbbi zorunluluklar ve kanunda yazılı haller dışında, kişinin vücut bütünlüğüne dokunulamaz; rızası olmadan bilimsel ve tıbbi deneylere tabi tutulamaz" şeklinde hüküm getirilmiştir. Yani anayasamızda tıbbi zorunluluk durumlarında ve kanunda yazılı olan hallerde zorunlu aşı uygulaması getirilebileceği belirtilmiştir.Anayasada belirtilen tıbbi zorunluluk halinde başka bir kıstas olan ölçülülük ilkesi ile birlikte değerlendirme yapılmasıdır. Ölçülülük ilkesi dikkate alındığında kamu yararı ve kişi hakları, hürriyeti bir arada değerlendirilerek kanaat getirilecektir. Aşı yapılmamasının kamuyu tehlikeye atması aranan bir şart olacaktır. Müdahalenin kapsamı, zaruriyeti ve sınırları belirtilerek kanunilik şartı da sağlanması halinde meydana getirilecek bir düzenleme ile aşı zorunlu hale getirilebilir.Diğer devletlere baktığımızda özellikle salgın hastalık dönemlerinde zorunlu aşılama yoluna gidilebildiğini ve AİHM’nin de vermiş olduğu kararlarda bunun Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne aykırı olarak değerlendirilmediği görülmüştür.1930’da yürürlüğe giren Hıfzıssıhha Kanunu (mevcut yasa) ile devlet aşıyı zorunlu tutabilir mi? Yasalar değiştirilebilir mi böyle dönemlerde?Bilal Çelik: 1593 sayılı Hıfzıssıhha Kanunu gereği zorunlu aşı uygulaması getirilmesi mümkündür. Ancak uygulamanın nasıl meydana getirileceği, vatandaş öncelik durumları, kontrol mekanizmasında bulunan eksiklikler dolayısıyla net değildir. Hıfzıssıhha Kanunu ile hareket edilmesi halinde uygulamada eksiklikler meydana geleceği açıktır. Bu sebepledir ki yeni bir kanuni düzenleme ile aşılamanın nasıl olacağı, erişimi, içeriği belirtilmelidir.Şahsi fikrim ve desteklediğim hukuki görüş bakımından zorunlu aşı uygulaması yapılabilmesi için yeni bir kanuni düzenleme meydana getirilmelidir.Aşıya güvenmeyen vatandaşı kısa sürede ikna ettilerSağlık Bakanlığı'nın koronavirüs aşısına teşvik için uygulamaya aldığı 'aşı ikma timi' çatkapı evine gittikleri Şaban Ertekin'i (73) ikna ederek, ilk doz aşıyı uyguladı. Kalabalık ekibin kapısına kadar gelmesiyle mutlu olduğunu belirten Ertekin, “Hepinizden Allah razı olsun. Buraya kadar geldiniz. Herkes bir şey söylüyordu. Kafam karışmıştı. Gurur duydum hizmetten" diye konuştu.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.

Yorumlar
Kalan Karakter: