Tarım alanlarınının çeşitli projeler adı altında yapılaşmaya açıldığını ifade eden İzmir Büyükşehir Belediyesi AK Parti Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe Foça ilçesini örnek gösterdi. Foça’nın Yeniköy bölgesinde tanırımına başlanan “Cennet Bahçeleri” isimli projenin imar kanunu ve yönetmeliklere aykırı şekilde faaliyete geçirilmeye çalışıldığını belirten Boztepe, ilçe genelinde bazı isimler adı altında verilen izinlerin bulunduğunu söyledi. 

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde uzun süredir İmar ve Bayındırlık Komisyonu Üyeliği yapan Boztepe, yeni dönem için Foça’dan Cumhur İttifakı meclis üyesi listesinde yer alırken seçime kısa bir zaman kala bu tür izinlerin artmasına dikkat çekti. 

SUÇ DUYUSUNDA BULUNACAĞIZ

Boztepe, “İmar durumu olmayan, bu tür işlemler tarım alanlarında yapılıyor. Bakanlık, Büyükşehir ve ilçe belediyesinin yaptığı planlarda görünmeyen işlere ruhsatlar kesiliyor. Belediyelerin bu tür çevre katliamı anlamına gelen işlere onay vermemesi gerekir. Buradan yeni dönemde görev yapacağım Foça Belediyesi’nin yetkililerine sesleniyorum. Şimdiye kadar verdiğiniz usulsüz izinleri iptal ediniz. Derhal gerekeni yapınız. İmar Kanunu’na aykırı işlemler yapanlar hakkında suç duyurusunda bulunacağız” diye konuştu. 

EKOLOJİK TARIM KILIFI!

Bu tür işlemlerin ve izinlerin kanunda yerinin olmadığını anlatan Boztepe şunları söyledi: 

“Kullanım amacı ve kapsamı belirgin olmasına rağmen, bazı araziler ekolojik turizm kisvesi altında, Çevre Düzeni Plan notlarına dayanarak özel izinlerle, herhangi bir arazi terk etme zorunluluğu olmaksızın ve yalnızca Tarım İl Müdürlüğü'nden alınan tek bir izinle, adeta özel bir imar planı yapılmışçasına villa inşaatı ve kullanım hakkı kazanmaktadır. Kanunlar ve kentlerin temelini oluşturan Çevre Düzeni Planları'nın getirdiği kısıtlamaların aksine, bu yöntemle, normal şartlarda mümkün olmayacak derecede büyük rant elde edilmektedir. Ekolojik Tarım Turizmi adı altında verilen bu ruhsatların kötüye kullanımını önlemek için, villa inşaatı ve tasarımına yönelik projelerin engellenmesi, amaç dışı kullanımların önüne geçilmesi ve bu alanlarda yıllık denetimler yapılması gerekmektedir. Eğer bu önlemler alınmazsa, imar planlarının dışında kalan arazilerin talan edilmesi, imar alanlarında adaletsizliğe ve büyük çapta rant peşinde koşulmasına, aynı zamanda verimli tarım arazilerinin ciddi şekilde tehdit altında kalmasına yol açacaktır. Bu ifadeler, ekolojik tarım turizmi adı altında yürütülen projelerin, çevresel ve yasal düzenlemeleri aşarak nasıl bir rant kapısı haline geldiğine ve bu durumun sosyal, çevresel ve ekonomik sonuçlarına dikkat çekmektedir. Bu sorunlarla mücadele etmek için, sıkı denetimler ve yasal düzenlemelerin yanı sıra, kamu bilincinin artırılması ve yerel yönetimlerle iş birliği içinde hareket edilmesi büyük önem taşımaktadır”