İzmir'de çimento fabrikalarının kartel oluşturarak tekelci fiyat anlayışıyla piyasaya yön verdiğini anlatan Aslan, "Pek çok sektörün amiral gemisi niteliğindeki inşaat sektörünün temel maddesi çimento-agrega, bir gecede yapılan yüzde 40-47'leri bulan artışla zamlanmıştır. İzmir'de hazır betonun hammaddesi çimento-agregayı sağlayan çimento fabrikalarının, girdilerinde fahiş bir artış olmamasına rağmen zam yapmaları, hiçbir rekabetçi anlayışla bağdaşmadığı gibi, haksızlığın daniskasıdır" dedi.
İzmir'e başka illerden hesaplı çimento getirilmesinin önüne İzmir'deki çimento fabrikalarının "piyasadaki diktatörlüğü" nedeniyle de geçildiğini söyleyen Aslan, "Piyasada iğneden ipliğe, elmadan armuda, çantadan elbiseye, baharattan eğitime her hizmet-mal kaleminde rekabeti görebilirsiniz. Ama çimentoda-agregada rekabet yok. Piyasanın koşulları iki şirketin iki dudağı arasına bırakılmış durumda. Hal böyle olunca, İzmir, inşaat sektörü açısından köpeksiz köyde değneksiz gezilen bir kent haline getirildi"
Ege-Koop Genel Başkanı Aslan, zammın sadece konut projelerini değil hükümet ve yerel yönetimlerin altyapı, okul, hastane gibi kamu alanındaki yatırımları da doğrudan etkilediğinin altını çizdi. Aslan, "Çimento zammı kentsel dönüşüm açısından da İzmir'e yapılan adaletsizliktir. Daha çivi çakılmadan İzmir'in kentsel dönüşüm geleceği boğazlanmaktadır" diye konuştu.
Rekabet Kurumu'nun, (hakim durumlarını kötüye kullanarak rekabeti ortadan kaldırdıkları) gerekçesiyle 25 milyon liralık cezai işlem uygulamasının kanun gereği zorunlu olduğuna dikkat çeken Aslan, "Bugüne kadar ertelenen bu ceza, inşaat sektörünün yaşadığı bu amansız hastalığa sadece pansumandır. Bu ceza uygulandı, ancak ceza yetmez. Soruna neşter vurulmalı, İzmir'e özel fiyat adaletsizliği görmezden gelinemez" dedi.

Yorumlar
Kalan Karakter: