Yeni Asır gazetesinden Fatih Şendil'in haberine göre; Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande'ın yarı başkanlık sisteminden güçlü başkanlığa geçilmesi önerisi, uzun süredir sistem tartışması yaşayan ve başkanlık sistemini gündemine oturtan Türkiye'de de büyük yankı buldu. Siyasette çift başlılığın ortadan kaldırılması için başbakanlık makamının lağvedilmesini ve tüm yetkilerin güçlü bir başkanda toplanacağı 'Başkanlık Sistemi'ni savunan Fransa Cumhurbaşkanı Hollande'ın basına yansıyan sözlerinin ardından, Türkiye'de hukukçu, siyasetçi ve iş dünyası temsilcileri, başkanlık sistemine geçişin kaçınılmaz olduğunu şu görüşlerle ortaya koydu.
İŞ VE SİYASET DÜNYASINDAN GÖRÜŞLER
İZMİR TİCARET ODASI BAŞKANI EKREM DEMİRTAŞ:
Kaçınılmaz bir sistem 9-10 yıl önce bu sisteme geçilmesi ile ilgili oda olarak yaptığımız bir ankette bu sistemin yararlı olacağı ve bir an önce geçilmesi gerektiği sonucuyla karşılaştık. Dünyanın en büyük ekonomilerinden birine sahip, büyüyen ve gelişen Türkiye'de başkanlık, geçilmesine ihtiyaç duyulan kaçınılmaz bir sistemdir.
BATI ANADOLU SANAYİCİ VE İŞADAMLARI DERNEKLERİ FEDERASYONU DANIŞMA KURULU BAŞKANI SITKI ŞÜKÜRER:
Türkiye'nin sorunlarını çözer Ayakları doğru oturmuş bir Başkanlık sisteminin, Türkiye'nin sorunlarını çözeceğine inanıyorum. Atatürk ve İsmet İnönü döneminde de Türkiye'de bir nevi başkanlık sistemi bulunuyordu. 8'inci Cumhurbaşkanı Turgut Özal ve 9'uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ile MHP'nin kurucu Genel Başkanı Alpaslan Türkeş de daha önce başkanlık sistemini istiyordu. Kuvvetler birliğine dayanan değil, kuvvetler ayrılığına dayanan, balans ayarları iyi oturmuş bir başkanlık sistemi olmalı. Bugün bu sistem başta ABD olmak üzere birçok demokraside takır takır işliyor. Denge-denetim sisteminin iyi sağlanmış olması gerekiyor. Demokrasiyi derinleştiren ve kuvvetler ayrılığını benimseyen başkanlık sistemi şu andaki sistemden kat kat daha iyidir.
ANADOLU ASLANLARI İŞADAMLARI DERNEĞİ İZMİR ŞUBE BAŞKANI ZEKERİYA HAZIRBULAN:
Başından beri istiyoruz Başkanlık sistemi bizim başından beri olmasını istediğimiz bir sistem. Toplum olarak bize yabancı olmayan, aynı zamanda Selçuklu ve Osmanlı döneminde de izlerinin bulunduğu bir yönetim biçimi. Ayrıca hızın son derece önemli olduğu çağımızda kararların bir an önce alınıp yatırım ve hizmetlerin hemen uygulanmasının da önemi çok büyük. Bu nedenle devlette iki başlılık olmaması açısında bu sistemin önerilmesi doğal. Özellikle Fransa Cumhurbaşkanı Hollande'in bu konuda yaptığı öneri ve girişim, başkanlık siteminin doğru bir karar olduğunu gösteren işaretlerden biri olarak göze çarpıyor.
ELMAS LOJİSTİK YÖNETİM KURULU BAŞKANI CEMAL ELMASOĞLU:
Türkiye'nin ihtiyacı olan sistem Yaşanan tıkanıklıkların aşılması noktasında Başkanlık sistemi şart. Siyasetin zaman zaman tıkanmasının önüne böyle bir sistemle geçilir. Bir reform girişiminin hayata geçirilmesi bile bir yıl gibi uzun bir süreyi buluyor. Bu da olumsuz sonuçlar doğurabiliyor. O yüzden gelişen Türkiye'nin ihyitacı olan bu sisteme geçmemiz gerektiğini düşünüyorum.
İZKA İNŞAAT YÖNETİM KURULU BAŞKANI AZAT YEŞİL:
Her kesim destek vermeli Başkanlık sistemi, Türkiye için kaçınılmaz. Türkiye'nin bir an önce başkanlık sistemine geçmesinde büyük fayda bulunuyor. Bir işadamı olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu konudaki fikirlerine katılıyorum. Türkiye'de her kesim buna destek vermeli. Ayakları yere basan güçlü bir Türkiye için Başkanlık sistemi şart. Ama, maalesef bazı kesimler bu sistemin Türkiye için daha iyi olacağını bilmesine rağmen buna karşı çıkıyor. Ben bir işadamı olarak Türkiye için bu sistemi olmazsa olmaz olarak değerlendiriyorum. Sırf karşı çıkmak adına böyle bir tutum takınmak çok yanlış. Ülkemizin geleceği için daha güçlü, daha büyük bir Türkiye için Başkanlık sistemine geçmeliyiz.
MÜTEAHHİTLER FEDERASYONU BAŞKANI NECİP NASIR:
Olmazsa olmazdır Türkiye için, Başkanlık sistemi olmazsa olmazdır. Ancak bunun yanı sıra dar bölgeli seçim sisteminin de olması gerekir.
MÜSİAD İZMİR ŞUBE BAŞKANI ÜMİT ÜLKÜ:
İki başlılık bitmeli Ülkemizin gündemini yakından ilgilendiren Başkanlık Sistemi ve Partili Cumhurbaşkanı seçenekleri tartışılırken, Avrupa'da adeta demokrasinin beşiği olarak gösterilen ülkelerden Fransa'da 'Tam Yetkili ve Güçlü Başkanlık Sistemi"ne geçişe yönelik tartışmanın ortaya çıkmasını artık globalleşen dünyada aslında çok normal olarak yorumlamak lazım. Hollande'ın bu konuda ortaya koyduğu "İstikrar için iki başlılık bitmeli" tezi aslında Türkiye'nin önünde de en önemli yönetimsel sorun olarak durmaktadır. Ülkemizde parlamenter sistemin artık tıkanma noktasına geldiği ortadadır. Yüzyıllar boyu adalet ve hakkaniyetle yönetilen bu topraklar artık ülkeyi uçuracak başkanlık sistemini fazlasıyla hak etmektedir. Burada elbette Fransa bizim için bir ölçü değildir. Ancak tam yetkili başkanlık sisteminin güçlü demokrasiler için ne denli önemli olduğunu ortaya koyması bakımından Hallande'ın çıkışını dikkate değer görmekteyiz.
BALIKESİR SANAYİ ODASI YÖNETİM KURULU BAŞKANI İSMAİL UĞUR:
Kurtuluş buna bağlı Türkiye'nin kurtuluşu başkanlık sisteminden geçiyor. Çift başlı yönetim olmaz. Cumhurbaşkanını vatandaşların seçmesiyle birlikte Türkiye, fiilen başkanlık sistemine zaten geçti. Şimdi anayasanın buna göre değiştirilip ülkemizin hukuken de başkanlık sistemiyle yönetilmesi gerekiyor.
Denizli Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Necdet Özer:
Halka iyi anlatılmalı Düşünülen başkanlık sisteminin içeriğinin tam olarak halkımıza ve sivil toplum kuruluşlarına detaylı bir şekilde anlatılması gerekir. Tam içeriği anlatıldıktan sonra başkanlık sistemi üzerinde artıları eksileri tartışılır noktaya getirilip ülkemiz için en iyi ortak nokta bulunmalıdır diye düşünüyorum.
MÜSİAD DENİZLİ ŞUBE BAŞKANI İSMAİL BİLTEKİN:
Büyüme hızı yükselecek Türkiye 26 çeyrektir başka hiçbir ülkeye nasip olmayacak şekilde büyüyor. Hiç kimsenin beklemediği şekilde 4.8'lik büyümeyi yakaladı. El freni çekilmiş gibi olan bir ortamda bu büyüme oluyorsa, başkanlık sistemiyle birlikte el freni inince çok daha başarılı çalışmalara imza atılacaktır. Başkanlık sistemi Türkiye'nin önünü açacaktır.
UŞAK TİCARET BORSASI YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUSTAFA SEZER:
Sistemin değişmesi şart Türkiye'nin önünün açılması için sistemsel değişim şart. Başkanlık, yarı başkanlık... İsmi ne olursa olsun. Amaç Türkiye'nin önünü açmak olmalı. Bu yüzden ben artık mevcut anayasamızın ve yönetim sistemimizin bir an önce değişiminden yanayım.
UŞAK TİCARET VE SANAYİ ODASI YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUSTAFA KUVVET:
Daha fazla geç kalınmamalı Küresel anlamda bakıldığında birçok büyük ülkenin başkanlık ya da yarı başkanlık sistemleriyle yönetildiğini görmekteyiz. Artık ülkemizde sistemsel bir problemin olduğu bariz bir gerçek. Fransa gibi bir ülke başkanlık sistemini tartışabiliyorsa, artık ülkemizin daha fazla geç kalmaması gerekiyor.
MANİSA TİCARET VE SANAYİ ODASI YÖNETİM KURULU BAŞKANI ADNAN ERBİL:
Tam yetkili başkanlık gelmeli Türkiye, tam yetkili ve güçlü başkanlığa geçmede geç kalmamalı. Referandumdan sonra cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi kararı, zaten fiilen başkanlık sisteminin hayata geçmesini sağladı. Türk kültüründe tek adamlık arzusu var. Rahmetli Turgut Özal ve Süleyman Demirel de bu özlemdeydi. Çok başlılığı ortadan kaldıracak tam yetkili ve güçlü başkanlık sistemi, devletin denetim mekanizmalarının kurulmasıyla sağlanmalı. Önce denetim mekanizmaları ve dengeler kurulursa, bu sistemle Türkiye'nin gelişiminin önünün daha çok açılacağına şahsım olarak inanıyorum.

Yorumlar
Kalan Karakter: