Reklam

Beko: 'AİHM, WHO, ILO, BM kararlarına uymayan kafa anayasa yapamaz!'

AİHM, WHO, ILO, BM kararlarına uymayan Saray yönetiminin yeni Anayasa yapamayacağını söyleyen CHP’li Beko, yaşamları drama dönüşen KHK’lıların dosyalarına acil çözüm yolu bulunması çağrısında bulundu.

Beko: 'AİHM, WHO, ILO, BM kararlarına uymayan kafa anayasa yapamaz!'

AİHM, WHO, ILO, BM kararlarına uymayan Saray yönetiminin yeni Anayasa yapamayacağını söyleyen CHP’li Beko, yaşamları drama dönüşen KHK’lıların dosyalarına acil çözüm yolu bulunması çağrısında bulundu.

Beko: 'AİHM, WHO, ILO, BM kararlarına uymayan kafa anayasa yapamaz!'
14 Şubat 2021 - 12:54

Yeni Anayasa ve KHK’lardan atılanlar konusunda değerlendirmelerde bulunan CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, Siyasi iktidara karşı toplumsal muhalefetin içerisinde demokrasi mücadelesi veren kurum ve kuruluşların bir araya gelmesi gerektiğini söyledi.

AİHM, ILO, WHO, BM KARARLARINA UYMAYAN İKTİDAR
Enis Berberoğlu ve Selahattin Demirtaş davalarının arka planında siyasi dayatmaların olduğunu vurgulayan Beko, tek adam yönetiminin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kararlarını tanımadığını, Pandemi sürecinde Dünya Sağlık Örgütü’nün kararlarını uygulamadığını, Uluslararası Çalışma Örgütü kriterlerini yerine getirmediğini…Birleşmiş Milletler Kararlarını tanımadığını belirterek, “ AKP iktidara geldiği günden bu yana iş sağlığı ve güvenliği önlemleri alınmadığından dolayı maalesef 25 bine yakın insanımızı iş kazaları, iş cinayetlerinde kaybettik. Bunu söylerken çok üzülüyorum ama iş cinayetlerinde Avrupa’da birinci, dünyada ise üçüncü sıradayız. Neden bu hale geldik? Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) kararlarını uygulamadığımız için” eleştirisinde bulundu.
BU KAFA YENİ ANAYASA YAPAMAZ
İktidarın yeni Anayasa yapma sözlerinin havada kaldığını vurgulayan Beko, ifade özgürlüğünün Anayasal hak olmasına rağmen, Saraya muhalif gazetecilerin yargılanmadan cezaevine gönderildiğini, radyo ve televizyonları kapattıklarını anımsatarak, “Demokrat olmayan insanlar Türkiye’de eşitlikçi, özgürlükçü, demokratik, laik, sosyal bir Anayasa yapamazlar. Berberoğlu ve Demirtaş bilinen iki örnek. Binlerce örnekler var. AİHM ve Anayasa Mahkemesi kararlarına uymayan zihniyet, demokratik bir Anayasa yapamaz. Yargı, Yasama ve Yürütme Saraya bağlı olduğu sürece, bu kafa yeni anayasa yapamaz. Kimse inanmıyor artık” değerlendirmesinde bulundu.
ÖMÜR BİTER KHK DOSYA İNCELEMESİ BİTMEZ
İktidarın hukuk tanımadığını, 4 Yıldan bu yana 150 bin kamu çalışanını ihraç edilerek işten atıldığını anımsatan Beko, OHAL ve KHK’ları yayınlandığı dönemde DİSK Genel Başkanı olduğunu, İçişleri Bakanı Soylu ve komisyon üyeleriyle görüştüğünü belirterek, “Mahkemelerde gördüğüm manzara bana şunu söyletiyor, insanın ömrü biter bu dosyaların incelemesi asla bitmez dedirten türden. Bakın 4 santimlik dosya içerisinde bir aile var. Bunun altını çiziyorum. Anne Baba ve çocuklar var ve o insanların geleceği var. O dosyalar bir tarafa atılamaz” sözleriyle tepkisini dile getirdi.
TRAJİK KHK ÖLÜMLERİ
DİSK’in araştırma raporunda yer alan ve kendisinin de tanıdığı bir Doktorun KHK’larla ihraç edildiğini iş bulamayınca inşaatlarda çalıştığını ve bir iş kazası sonrası öldüğünü söyleyen Beko, hiç unutmadığı bir başka çarpıcı ve trajik örneği paylaşan Beko, “Bir başka hekim arkadaşımız KHK ile ihraç edildikten sonra 19 yaşındaki oğlu okula gittiğinde arkadaşlarının onu potansiyel suçluymuş gibi görmesinden dolayı oturdukları apartmanın çatısından atlayarak intihar etmiş. İntihar eden çocuğun babasının daha sonra işe iade kararı çıkmış ama o gencecik evlat acısını yaşatmışlar bu insana. Böyle birçok trajik olaylar yaşanıyor” ifadelerini kullandı.
BAĞIMSIZ YARGI İNCELESİN ÇAĞRISI
Çalışan insanların gerekçesiz, suçsuz yere işten atılmalarının sosyal bir cinayet olduğunun altını çizen Beko, 150 bine yakın ihraç edilen bu insanların içinde öğretim üyeleri, öğrenciler, hekimler, hemşireler gibi topluma hizmet edecek insanların olduğuna dikkat çekti. Bağımsız bir yargının bu konu üzerinde ciddi bir inceleme yapma çağrısında bulunan Beko, “Bu arkadaşların eğer FETÖ terör örgütüyle, yasa dışı örgütlerle ilişkileri varsa. Bağımsız yargı tarafından yargılansın ve gerekli cezalar verilsin. Ama binlerce insanımız böyleymiş gibi, potansiyel suçluymuş gibi mağdur edildi. KHK ile ihraç edilmiş on binlerce insanımızla ilişki kurmak ve sorunlarını dinlemek lazım. En önemli şey ise mevcut siyasal iktidara karşı toplumsal muhalefetin içerisinde, demokrasi ve insan hakları mücadelesi veren kurumların, kuruluşların, bireylerin bir araya gelerek seslerini yükseltmesi gerekir diye düşünüyorum. Türkiye güzel bir ülke. Bölüşürsek tok oluruz, bölünürsek yok oluruz, birleşirsek ancak var oluruz diyorum.”