Başbakan Ahmet Davutoğlu, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın Sur'la ilgili çağrısına ilişkin, "Bütün provokasyonlara, bütün şiddet, terör çağrısına rağmen bu çağrılara kulak asmadan, Diyarbakır'ın onuru ve huzuru için vakur bir tavır sergileyen Diyarbakırlı vatandaşlarımıza, hemşehrilerimize teşekkürü bir borç biliyorum" dedi. Davutoğlu, Demirtaş'ın Diyarbakırlıları cuma namazı kılmaya davet etmesini de eleştirdi.
Başbakan Davutoğlu ve Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Donald Tusk, Çankaya Köşkü'nde gerçekleştirdikleri baş başa ve heyetler arası görüşmenin ardından, ortak basın toplantısı düzenledi.
'İNSAN KAÇAKÇILIĞI İNSANLIK SUÇU'
İnsan kaçakçılığının her türünün insanlık suçu olduğuna inandıklarını ve bu konuda da Avrupa Birliği ile aynı perspektifte çalıştıklarını belirten Davutoğlu, bu yönde birlikte ortak eylem planında attıkları adımların nasıl seyrettiğinin de görüşmelerde ele alındığını aktardı.
Başbakan Davutoğlu, görüşmede, Avrupa Birliği Sınır Koruma Ajansı (FRONTEX) ve NATO'nun devreye girmesiyle Ege'de masum insanların hayatlarını bir umut uğruna tehlikeye atmalarının önüne geçmek için nasıl tedbirler alınacağının da ele alındığını bildirdi.
Avrupa Birliği'nin Türkiye'deki Suriyeli mültecilere destek olabilmek için ayırdığı 3 milyar avroluk kaynağın nasıl kullanılacağı ve projeler konusundaki kanaatlerini paylaştıklarına değinen Davutoğlu, şunları söyledi:
"Avrupa Birliği'ne, normal düzenli göç anlamında gidecek olan Suriyelilerin yerleştirilmesi konusu gibi hususları da yine ele aldık. Ama bütün bunların arkasında bu sorunun temel sebebi Suriye'deki istikrarsızlık ve ortaya çıkan büyük insani trajedidir. Bu konuda da Türkiye ve Avrupa Birliği olarak başta P5 ülkeleri olmak üzere, dolayısıyla özellikle Rusya ve Amerika Birleşik Devletleri, son dönemde sağlanan ateşkesin, çok kırılgan şartlarda seyreden ateşkesin gerçek anlamda uygulanmasına büyük önem veriyoruz. Çünkü Suriye'de istikrar olursa, Türkiye'ye dönük göç dalgası da azalır. Türkiye'den Avrupa Birliği'ne geçme çabası içerisinde olanların sayısında azalma görülür. Ama maalesef bu ateşkes ihlallerinin özellikle Rusya ve rejim tarafından gerçekleşen ihlallerin, ateşkesi çok daha kırılgan kıldığını hepimiz görmekteyiz."
BRÜKSEL'DEKİ AB ZİRVESİ
Pazartesi günü Brüksel'de 28 Avrupa Birliği ülkesi ve onların liderleriyle yapacakları toplantıya işaret eden Davutoğlu, şöyle konuştu:
"Türkiye, Suriye'de ve dünyanın herhangi bir yerinde ortaya çıkan insani trajediden etkilenen mazlumlara yardım yapma konusunda hassastır ve bu konudaki tutumunu değiştirmeyecektir. Örnek bir tutum sergilemiştir. İnsani mesele söz konusu olduğunda bu mesele için gerekli adımları atmıştır ve dünyada modern dönemde görülmemiş bir göç dalgasına maruz kalmakla birlikte hiç kimseyi açıkta bırakmamıştır, hiç kimseyi aç ve susuz bırakmamıştır. Bu bizim için destansı bir insanlık tavrıdır. Türkiye, Avrupa Birliği ile imzaladığı ortak eylem planına sadıktır. Ortak eylem planının gerektirdiklerini yapmaktadır, yapacaktır. Bu konuda da kimsenin şüphesi olmamalıdır."
'AB HEDEFİNDE SAPMA OLMAYACAK'
Türkiye'nin, Suriye'de kalıcı istikrarın temin edilmesi ve bu yolla mülteci sorununun çözülmesi için Avrupa Birliği ile her türlü inisiyatifi gerçekleştirmeye hazır olduğunu vurgulayan Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Buradan, Ankara'da, değerli Avrupa Konseyi Başkanı ile bir kez daha dünyadaki bütün önemli aktörlere, uluslararası toplum temsilcilerine, Suriye'deki insani trajedinin durması yönünde açık tavır gösterme çağrısında bulunuyoruz. Türkiye için Avrupa Birliği her zaman stratejik bir hedef olmuştur. Bugün de uluslararası şartlardan bağımsız olarak, şartlar ne yönde seyrederse seyretsin, Türkiye'nin Avrupa Birliği oryantasyonu ve Avrupa Birliği hedefinde herhangi bir sapma olmayacaktır. Türkiye-Avrupa Birliği ilişkileri Türkiye için önemli imkanlar sunmak yanında, Avrupa Birliği için de büyük imkanlar sunmaktadır ve Avrupa kıtasının bir barış kıtası olması, çok kültürlü, Müslümanların, Hristiyanların, Yahudilerin, değişik milletlerin birlikte barış içinde yaşadığı bir kıta olması bakımından da büyük bir medeniyet barışı projesidir. Bu bağlamda bu projeye her zaman destek vermiş olan Sayın Tusk'a ve ekibine teşekkür ediyorum."
'ÇAĞRIMIZ SAĞIR KULAKLARLA KARŞILAŞTI'
Dünya ülkelerinin yaşanan insani trajediyi görmeye başladığını anlatan Başbakan Ahmet Davutoğlu, senelerdir Türkiye'nin yaptığı "Suriye'de bir güvenli bölge ihdas edelim" çağrısının, bugün yaşananları engellemek için olduğunu kaydetti.
Davutoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Maalesef bu çağrılarımız sağır kulaklarla karşılaştı. Bugün gelinen noktada sorunu sadece Avrupa Birliği'nin üzerine hatta Avrupa Birliği içinde sadece Yunanistan'ın ve Türkiye'nin üzerine bırakmak da son derece yanlış bir tavır. Dün ben Sayın Çipras ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdim. Avrupa içindeki tartışmalar tabii Sayın Tusk'un da beyan ettiği gibi Avrupa sistemi içinde ele alınacaktır. Ama bütün sınırların kapatılarak konunun sadece Yunanistan ve Türkiye ile ilgiliymiş gibi gösterilmesi doğru değil. Bu anlamda biz Yunanistan'ın karşı karşıya kaldığı zorlukları da görüyoruz ve bu konuda da Avrupa Birliği bir bütün olarak ve Türkiye, hep beraber bunu çözmemiz gerektiğini düşünüyoruz. 7 Mart'ta, pazartesi günü Brüksel'de olacağız, bunu konuşacağız. 8 Mart'ta da İzmir'de, Türkiye ile Yunanistan arasında hükümetler arası zirveyi gerçekleştireceğiz. Bu konuları da Sayın Çipras'la ele alacağız. Türkiye ile Yunanistan arasında bu konuda tam bir anlayış birliği vardır. Birlikte bu konuları ele alma yaklaşımıyla davranıyoruz. Avrupa'ya da çağrımız, bu konular sadece Yunanistan'ın, Avrupa Birliği içerisinde sadece Yunanistan'ın, Avrupa Birliği müzakereci ülkesi olarak da Türkiye'nin üzerine bırakılmamalıdır. Sayın Tusk'un bugün Atina'ya ve Ankara'ya yaptığı ziyaretler de aslında bu mesajı vermek için çok doğru bir zamanda ve çok doğru bir yöntem oldu. Bu bir insanlık trajedisidir ve hep beraber, omuz omuza bunun karşısında duracağız."
DEMİRTAŞ'IN SUR ÇAĞRISI
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın Sur'la ilgili çağrısına ilişkin bir soruya Davutoğlu, "Her şeyden önce dün bütün provokasyonlara, bütün şiddet, terör çağrısına rağmen, bu çağrılara kulak asmadan Diyarbakır'ın onuru ve huzuru için vakur bir tavır sergileyen Diyarbakırlı vatandaşlarımıza, hemşehrilerimize teşekkürü bir borç biliyorum" yanıtını verdi.
Dün de isyan ve silahlanma çağrıları yapıldığını aktaran Başbakan Davutoğlu, ama Diyarbakır halkının bunlara hiç yüz vermediğini belirtti.
Bingöl'de, Erzincan'da, Mardin'de ziyaretler yaptığını anımsatan Davutoğlu, "Bölge halkı Türkiye'nin huzurunun ve istikrarının ne demek olduğunu çok iyi biliyor. Çevrede yanan ateşe Türkiye'yi sürüklemek isteyen bölücü terör örgütüne karşı da çok basiretli bir tavır sergiliyor. Bu anlamda Diyarbakır'ın bu provokatif çağrılara kulak asmaması ve bütün bu çağrıların cevapsız kalmış olması çok anlamlıdır. Diyarbakırlılara teşekkür ediyorum" dedi.

Yorumlar
Kalan Karakter: