Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi İzmir İl Başkanlığı binası açılışı Parti Kurucu Genel Başkanı Ali Babacan’ın katılımıyla gerçekleşti.
Babacan açılış öncesinde basın mensuplarıyla bir araya gelerek sorularını yanıtladı. Toplantıya Babacan’ın yanı sıra DEVA Partisi İzmir İl Başkanı Seda Ösen Kaya ve İl Başkan Yardımcıları Sadullah Ergin ve Sanem Oktar katıldı.
Kuruldukları günden itibaren hızlı bir teşkilatlanma sürecine girdiklerini ve 81 ilde hızla yapılandıklarını ifade eden Babacan, “Bugün İzmir İl teşkilatımızın açılışı için buradayız. Alında burası 4 aydır faal. Bugün resmi açılışını gerçekleştiriyoruz. DEVA bir yaşını doldurdu. Şu an 14 aylık bir siyasi partiyiz. Bu sürede, biz 81 ilimizin 81’inde de il başkanlarımızı görevlendirdik. Türkiye’deki 973 ilçenin 600’ünde ilçe başkanlarımız görevinin başında. DEVA, kurulmasıyla seçime gire hakkını rekor bir sürede kazanan ilk parti oldu. Bunun en önemli sebebi, bizim teşkilatlanmamızda web sitemiz üzerinden üye ya da gönüllü olmak isteyen arkadaşlarımızla yola çıkmamız oldu. Yani DEVA, ilişki zinciriyle kurulmadı. Partimize üye ya da gönüllü olmak isteyen tüm vatandaşlarımıza fırsat eşitliği içinde teşkilatta yer alma imkanı sunduk. Bu da siyasi parti tarihimizde bir ilk. Biz hazır teşkilat yapısı üzerine kurulmuş bir parti değiliz. Biz sıfırdan bir teşkilat kurduk” dedi.
Partilerinin kuruluş temellerinin ikincisinin de ülke yarınları için atılım olduğuna dikkat çeken Babacan, ““Bir başka önemli çatı ülkemizin yarınları. Bir sonraki seçimlerden kurulacak ilk 90 ve 365 günde yapılacakların listesini yaptık Daha sonra bölüm bölüm konu başlıkları altında hazırlıklarımızı açıklayacağız bu da siyasi tarihte bir ilk. Muhalefetken sadece yanlışları öne koyup eleştiren bir parti değil çözüm önerileri de sunan bir parti olacağız. Bizim çok etkili bir ekibimiz var, bunun yanında çok geniş bir networkümüz var. Bu da bizim ikinci önemli çalışma alanımız, yani Türkiye’nin yarınlarıyla ilgili atılım” ifadelerini kullandı.
“ÜSTÜMÜZE DÜŞENLERDEN BİRİ VATANDAŞLARIMIZI DOĞRU BİLGİLENDİRMEK”
Ülke gündeminin yoğun olduğunu ve an be an derişme özelliği gösterdiğini ifade eden Babacan, parti olarak misyonlarından birinin de enformasyon kirliliği ortamında vatandaşları doğru bilgi ile buluşturmak olduğunu ifade etti ve “Bir diğer konu da ülkemizin hızla değişen gündemi. Son zamanlarda ülkenin içinden geçtiği süreci düşünürseniz Türkiye gündem zengini bir ülke. Keşke bu gündem pozitif olsa ama maalesef değil. Pek çok üzücü, can sıkına ve gençlerin yarınlarıyla ilgili umutlarını karartan gelişmeler oluyor. Bizler, bu gelişmeleri izleyerek kendi partimizin ilkeleri doğrulusunda tavır ortaya koyuyoruz. Çünkü bu kadar bilgi kirliliğinin olduğu bir ortamda vatandaşların doğruları olduğu gibi duyması çok önemli. Basınımızın bir kısmı bunu karşılıyor ama bir kısmı karşılayamıyor. Yani bizim üstümüze düşenlerden biri de vatandaşlarımızı doğru bilgilendirmek” diye konuştu.
“ÇOK ÖNEMLİ BİR SORUMLULUĞUMUZ VAR”
Konuşmasına ülkedeki mevcut iktidarın ülkeyi buhrana sürüklediğini belirterek son veren Babacan, kuruluş amaçlarından birinin de ülkenin içinde olduğu mevcut iklimi iyileştirmek olduğunun altını çizdi ve şunları söyledi; “Ülkemizin sıkıntıları çok büyük. Her alanda problemler var ve bunlar büyüyor. Çözüm yok, eski sorunların üzerine yenleri ekleniyor. Biz bunun böyle olacağını gördük. Zaten DEVA parti bunun için kuruldu. Mevcut iktidarın ülke sorunlarına çözüm bulamayacağına kanaat getirdiğinde kuruldu. Kaldı ki vatandaşlarımızın mevcut yapıyı tümüyle reddettiğini ve yeniliklere ihtiyacı olduğunu görerek bu adımı attık ve büyük bir ihtiyacı doldurduğumuzu düşünüyorum. Her gün iyi ki bu yola çıkmışız diyorum. Çok önemli bir sorumluluğumuz var. Bunu hissediyoruz. Bunun için de düzgün ve korkusuz bir kadroya ihtiyacımız var. Geçmişinden ve bugününden endişe etmeyen kadrolara ihtiyacımız var. Bugün çıkıp da bir şeyleri eleştirmek kolay değil. Bugün, bir toplumsal zorunluluk geri biz bunu yapıyoruz ve yapmaya da devam edeceğiz.”
“ERKEN SEÇİM ANCAK İTTİFAKIN BOZULMASI DURUMUNDA OLUR”
Açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Babacan, erken seçimin gerekliliğine vurgu yaparken Cumhur İtttifakı’nın seçimi kaybedeceklerini düşündükleri için erken seçimin muhtemel olmadığı mesajını verdi ve “Şu an Türkiye’ye baktığınızda sanki her an seçim olacakmış gibi. Neredeyse her gün seçim kampanyasının ortasındayız gibi geçiyor. İzmir'e seçim otobüsü ile girdik. Bu şunu gösteriyor: Bir iktidar değişimine ihtiyaç var. Şu an mevcut iktidarın ülkenin sorunlarını çözeceğine dair inanç çok düşük. Bu nedenle seçim kelimesi sık sık geçmeye başladı. Bugün bir seçim olsa başarılı olma şanslarının çok çok düşük olduğunu düşünüyorum. Bu seçime kim karar veriyor? Bir imzayla Cumhurbaşkanı veriyor. Ben kaybedeceklerini düşündükleri bir seçime göz göre göre gideceklerini düşünmüyorum. Erken seçim ancak ittifakın bozulması durumunda olur. Cumhurbaşkanı uzun süren sessizliğini bozdu ve mevcut durumun devamına karar verdiğini açıkladı. ‘Hadi ülke bir temizlenme sürecine girsin ve vatandaşların güvenini tazeleyelim’ diyemedi Cumhurbaşkanı. Ama vatandaşlarımız söyleyeceklerini seçim günü geldiğinde söyleyecektir. Ülkenin bu karmakarışık tablosunu vatandaşlarımız ve ekonomimiz taşıyabilir mi bunu zaman gösterecek” dedi.
“MİLLET İTTİFAKI’NA KARŞI DEĞİLİZ AMA…”
Olası bir seçiminde ittifak kurmaya olumsuz bakmadıklarını aktaran Babacan, önceliklerinin DEVA Partisi olarak var olmak olduğunu ifade ederek, “İttifak, adı üstünde seçim ittifakı. Seçim yaklaşırken siyasi partiler mutabık kalabiliyorlarsa ittifak kuruyorlar. Ve bu şekilde yüzde 1 baraj engeli ortadan kalkıyor. Bizim açımızdan baktığımızda ise DEVA partisi çok yen bir siyasi parti. Önceliğimiz kendi özgün kimliğimizi ortaya koymak. Vatandaşlarımızın bizi farklı bir siyasi parti olarak anlaması ve bizi anlaması önceliğimiz. Biz Millet İttifakı’na karşı değiliz ama ‘İttifak istiyoruz ve şunu içinde yer alacağız’ demiyoruz. Evet bir ittifak içerisinde yer alabiliriz ama bunu konuşmak için erken olduğunu düşünüyoruz. Bugüne kadar diğer siyasi partilerle olan diyaloglarımızda ittifak kelimesi dahi geçmedi hiç” diye konuştu.
“YA BAKANLARINA TUTUM ALIP İTTİFAK ORTAĞINI KAYBEDECEKTİ YA DA…”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Suç Örgütü Lideri Sedat Peker ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile ilgili iddialar karşısındaki açıklamasına ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Babacan, “Şu an olanları ancak iddia olarak görebiliriz, o söylenenleri delil kabul edip de kanaate ulaşamayız. Ancak cumhurbaşkanının uzun bir izleme döneminden sonra dünkü tercihi mevcut düzenin bir süre daha devam etmesinden yana oldu. Ya bakanlarına tutum alıp ittifak ortağını kaybedecekti ya da kurulu kötü düzenin devamından yana tercih yapacaktı. Tercihi, devamdan yana oldu. Çok kötü bir tablo. Biz de bunu bekliyorduk, sürpriz olmadı. Seçime gidelim de vatandaştan bir güven tazeleyelim demedi. Bu cumhurbaşkanının tercihidir ama vatandaşların bir değerlendirmesi de mutlaka olmuştur. Vatandaşımız da söyleyeceğini seçim günü söyleyecektir. Cumhurbaşkanının dünkü değerlendirmelerine gelecek olursak; her açıdan ibretlik. Şunu bekliyordum o kadar itham var, karşılıklı iddialar ve ithamların savcılıklar tarafından incelenmesi gerekir ifadesini beklerdim. Yargı korkuyor. Öyle konular yaşandı ki hakimler diyordu ki ‘ya ben bu kişiyi hapse atacağım ya ben gireceğim’ korkusu yaşadı. Bu durumda cumhurbaşkanından yargıya gidecek bir sinyal çok önemli. Ancak ülkede son 1 aydır siyaset-mafya-bürokrasi üçgeninin ülkede hangi boyutlara geldiğinin saçılması asıl gündemden uzaklaştırdı. Ülkenin asıl gündemi işsizlik, ekonomi. Fakat hükümet düne kadar sessiz bir şekilde izledi, belki de gündemin bunlarla meşgul olmasını istemiş olabilir bilemiyoruz” dedi.
“BUNU GERÇEKLEŞTİRECEK KAYNAKLARININ VE EKİBİNİN OLMADIĞINI DÜŞÜNÜYORUZ”
İzmir’e ilişkin sorulara yanıt veren DEVA Partisi İzmir İl Başkanı Seda Ösen Kaya, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ve Büyükşehir Belediye Başkanı tunç Soyer’in iki yılını değerlendirdi. CHP’nin İzmir’deki iktidarıyla AK Parti’nin Türkiye’deki iktidarını benzeten Başkan Ösen, “Genel olarak ülkenin şu anki iktidarının uzun süre iktidar olmasından kaynaklı yaşanan sıkıntıların İzmir’de de yaşandığını düşünüyoruz. Son anketlere bakarsak İzmirlilerin İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik en önemli sıkıntılarından birinin belediyenin hantal olması ve kadrolaşmayı söylüyorlar. Bunu dışında genel olarak Tunç Başkanın son iki yıllık performansına gelirsek… Kendisinin Akdeniz’in Yıldızı İzmir vizyonunu olumlu bulmakla beraber kadro olarak ve strateji olarak bunu gerçekleştirecek kaynaklarının ve ekibinin olmadığını düşünüyoruz” dedi.
MENEMEN VE TORNALI YORUMU
İzmir siyasetinin en önemli konularından olan Menemen ve Torbalı sürecini de değerlendiren Başkan Ösen, ilçelerde yaşananların halkın iradesine ket vurmak olduğunu ifade ederken mevcut iktidarın demokrasi anlayışının da mikro örnekleri olduğunu belirterek, “Torbalı ve Menemen özelindeki sonuca Urla’yı da eklemek lazım. Ne yazık ki İzmir’de seçimle kazanılamayan ilçelerin daha sonra başka yöntemlerle kayyumlarla ya da belediye meclisindeki transferlerle alındığını görmek aslında iktidar partisinin demokrasiye olan inancının ne kadar olduğunu da çok net gösteren bir şey. Bu açıdan bizim duruşumuz şu veya bu partiyle anılmaktan daha çok ilkesel ve demokrasiye olan inancımızın verdiği bir duruştur. Sonuçta İzmir halkı oy vererek seçtiği bir belediye başkanı var ise onun o veya bu şekilde görevden alınarak ya da vefatla iktidar değiştirmek için malzeme olarak kullanılmasının açıkçası Türkiye’nin geldiği siyasal iklimin iyice kutuplaştığı ve seviyesinin düştüğünün göstergesi olduğunu düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.
İZMİRLİLERE SEÇİM MESAJI
Babacan son olarak İzmirlilere nasıl bir mesajı olduğu sorusunu ise şu şekilde yanıtladı; “İzmir çok önemle bir şehrimiz ve sosyal dokusu da çok önemli bir doku. Biz biliyoruz ki İzmirliler ülkemizi çok seviyor ve olup bitene çok üzülüyorlar. Bunu da arka arkaya her seçimde en net ifade eden şehrimiz İzmir. Sorunların bu kadar farkında olan bir şehrin çözüler konusunda bu kadar hazırlıklı olan DEVA Partisi’ne oy vereceğini düşünüyoruz. Bu benim İzmir’e ilk gelişim ilki deprem sebebiyle olduğu için çok fazla bir araya gelmedik dün havaalanından geldiğimde gördüklerimle bunları teyit ettim. Gerçekten İzmirliler bize gönlünü açtı. Problemler ve sorunlar konusunda farkındalığın yüksek olduğu bir kentte çözüme bu kadar hazır bir partiyi tercih edeceğine inanıyorum.”
Kaynak: EgePostası
