Dokuz Eylül Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Yardımcı Doçent Doktor Oktay Gökdemir, üniversitenin rektör vekili Erdal Çelik’i sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımla sert bir dille eleştirdi. Gökdemir, pazartesi günü oturma eylemi gerçekleştireceğini belirterek ‘Gelin engelleyin....no pasaran...’ ifadelerini kullandı.

Dokuz Eylül Üniversitesi’ne rektör vekili olarak atanan Erdal Çelik’in üniversite bünyesindeki akademisyenleri zorla istifa ettirmesi ve yerine kadrolaşma yapması sonucu, Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Yardımcı Doçent Doktor Oktay Gökdemir sosyal medya hesabından bir paylaşım yaptı.

“OTURMA EYLEMİNE GEÇİYORUM, GELİN ENGELLEYİN”

Vekâleten atanan rektör vekiline tepki gösteren Yrd. Doç. Dr.Gökdemir sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımında; “9 eylül üniversitesinin sayın rektör vekili...üç gün önce sizinle foça'da görüştüm...uzun uzun anlattım olan biteni...siz rektör adayı ikende benim odama geldiniz o zamanda anlatmıştım...bana hep hak verdiniz...ama şimdi görüyorum ki ideolojiniz vicdanıızın önüne geçmiş...siz vekaleten bu görevi sürdürüyorsunuz...asaleten atanmış insanları zorla istifa ettirip üniversitemde kadrolaşamazsınız....yaptığınız bir anayasa suçudur....size foça'da söyledim...ben cumhuriyerin akademisyeniyim...her devrin adamı değilim...30 yıldır bu üniversiteye hizmet ediyorum...aynen foçada söylediğim gibi pazartesi günü tınaztepe kanpüsünde Atatürk büstünün önünde oturma eylemine geçiyorum...gelin engelleyin....no pasaran....” ifadelerini kullandı.

“DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ’Nİ MAALESEF KAYBEDİYORUZ”

Dokuz Eylül Üniversitesi'nin Rektörü Prof. Dr. Adnan Kasman, hakkında yürütülen bir soruşturma kapsamında görevden alınmış ve ardından Prof. Dr. Erdal Çelik, rektör vekili olarak atanmıştı. Çelik’in göreve atanmasıyla birlikte peş peşe gelen istifalar sonucu Yrd. Doç. Dr. Oktay Gökdemir Ege’nin Sesi’ne açıklamalarda bulundu.

Gökdemir; “Üniversitemizin rektörünü, hiç kimsenin bilmediği bir soruşturma nedeniyle açığa aldılar. Onu alınca da, eskiden rektör adaylığında olan Erdal Çelik’i rektör vekili olarak atadılar. Çelik geldiğinden itibaren, üniversitemize atanmış bütün dekanları, enstitü müdürlerini göreve alıyor ya da onları istifaya zorluyor türlü baskılarla. Oysaki şuan rektör vekili kendisi, asil olarak atamış değil. Dekanlar ve enstitü müdürleri ise asil olarak atanmış kişilerdir. Yani bu bir Anayasa suçudur. İkincisi ise, yerine getirdiği insanlar ise, bütün üniversiteyi karıştıran, şimdiki AKP-MHP koalisyonuyla üniversiteyi dönüştürme, üniversite üzerinden bir dönüştürme mücadelesi sürdürüyorlar. Mesela son olarak Edebiyat Fakültesi Dekanı Kubilay Aysever ki felsefe profesörü, Türkiye’de de tarih felsefesi üzerine çok önemli eserler vermiş liberal, demokratik, aydın bir dekan arkadaşımızı buradan bir seneden beri altını oyarak en sonunda istifa zorladılar ve 3 gün evvel istifa etti. Yerine getirdikleri kişi de bütün üniversiteyi birbirine koyan bir insan. Üstelik defalarca uyarmamıza rağmen bunu yapıyor. Bu insanlarda artık vicdan da kalmamış, ideolojileri vicdanlarının önüne geçmiş, bu üniversitede milliyetçi, mukaddesatçı kadrolaşmanın işaretleri. Dokuz Eylül Üniversitesi’ni maalesef kaybediyoruz. Bu kentin, duyarlı olması lazım. Burada böyle bir kadrolaşmayı ne cesaretle yapıyor bu adam.

Ben 3-4 gün evvel Foça’ya gittim, kendisiyle görüşmek için ve yapmayın dedim. Bizim üniversitemize yazık oluyor, bu adamları göreve getirmeyin dedim. Ama bu sabah Edebiyat Fakültesi’ne yine kendi takımından birini vekil olarak atadı. Ben orada kendisine de söyledim, pazartesi gününden itibaren böyle atamalar olursa pazartesi gününden itibaren okulda oturma eylemi yapacağım dedi. Tınaztepe’de Atatürk büstünün önünde, dersimden sonra oturma eylemi yapacağım. Protesto ediyorum. Onlar için üniversitenin durumu önemli değil. Kraldan çok kralcı geçiniyorlar. Vekâleten göreve atanmış bir rektör, asaleten göreve atanmış insanları zorlamayla istifaya zorluyor, olmazsa görevden alıyor.

Burada öğrenciler kullanılarak öğretmenler BİMER’e şikayet ettiriliyor. Demokrat, laik, çağdaş hocalarla ilgili, bütün öğrenciler kullanılıyor” şeklinde konuştu.