Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay, Gazetem İzmir İmtiyaz Sahibi Salih Erkek’in sorularını yanıtladı. Başkan Tugay, göreve geldiği günden bugüne kadar ilçedeki değişimleri anlatırken, “En büyük korkum başarısız olmaktır” vurgusu yaptı.
Kent genelinde meydana gelen yoğun yağışlar sonrasındaki sel felaketinin ilçeyi nasıl etkilediği ve duruma nasıl müdahale edildiği de konuşulurken, Başkan Tugay, son 22 ayda Karşıyaka’da hiç yapılmadığı kadar mazgal temizliği yaptıklarını söyleyerek, “Karşıyaka’nın tarihinde olmadığı kadar kanal temizliği yapıldı son 22 ayda. Gittiğim her yerde mutlaka mazgallara bakarım” dedi.

Salih Erkek: Başkanım öncelikle bizleri kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz. Göreve geldiğiniz günden itibaren İzmir’in yakasını olumsuzluklar bırakmıyor. Böyle bir ortamda sizler ilk gününüzden bugüne kadar ne gibi hizmetler yaptınız?
Cemil Tugay: Karşıyaka Çarşı’da altyapıyı oluşturduktan sonra zemin de dahil her şeyi ondan sonra yapacağız. Bir tek bunun istinası Akbank Sokağı oldu. Orada da esnaf bize biraz acele ettirdi. Defalarca toplantılar yaptık. Oranın daha işleri bitmedi. Ağaçları dikilmedi, ışıkları yapılmadı. Biz olaya sadece fiziksel olarak değişiklik yapmak olarak bakmıyoruz. Herhangi bir yerde düzenleme yaptıktan sonra oranın doğru şekilde de kullanılması çok önemli. Biraz aktifleştirilmesi, sosyal bir faaliyet alanına dönüştürülmesi, çekici bir duruma gelmesi önemlidir. Mesela Bostanlı’da Suat Taşer Tiyatrosu’nun yanında daha önceden arkeoloji parkı olan bir yer vardı. Çevresi tamamen tel örgülerle çevrili, insanların belirli saatlerde girebildiği, arkeolojik eserlere bakabildiği bir yer… Orayı ben incelettim. 3-5 ay takip ettirdim. Günlük ziyaretçi sayısının 3-4 kişi olduğunu gördüm. O zaman dedim ki burası kullanılmıyor. Çünkü ziyaretçi sayısı gerçekten çok az. Bu yüzden de o alandaki eserleri kaldıralım başka bir yere koyalım. Oradaki tel örgüleri de tamamen kaldırıp herkesin rahatlıkla kullanacağı bir alana çevirelim diye bir plan yaptık. Bu plan çerçevesinde o alanda bir revizyon yaptık. Arkeolojik eserler Kültür Bakanlığı ve Müzeler Müdürlüğü ile görüşülerek, korunaklı ve özenle fotoğrafçılık müzesinin içindeki bahçe alanına taşındı. Şu anda orada sergileniyor. İsteyen orada da ziyaret edebilir. Diğer alanı da yeniden düzenledik. Tüm insanların rahatlıkla oturabileceği, vakit geçirebileceği peyzaj düzenlemeleri yaptık. Osman Bey parkındaki Erol Baş ve Gode Cengiz’in şampiyonluk kupasını tuttuğu bir heykel var Şampiyonlar Anıtı, o heykel oraya taşınacak. Zühtül Işıl Meydanı adını verdik. Bir meydan düzenlemesi oldu çünkü bu. Arkadaşlar dedi ki biz böyle bir alan yapınca burada hep içki içilecek, berduş mekanı olacak. Ben de dedim ki böyle bir şey olmayacak. Biz burada devamlı faaliyetler düzenleyeceğiz. Burası aktif kullanılan bir alan olacak. Kullanıcısını biz belirleyeceğiz. Aynı şekilde Karşıyaka Çarşı’da da yapacağımız düzenlemeler sonrasında da olacak. Yani bir yere şekil vermeniz, orayı sizin istediğiniz şekilde insanların kullanacağı anlamına gelmiyor. Sadece şekil vermeyle çözemezsiniz o işi. Düzenleyeceğiniz faaliyetlerle yönlendirmeniz gerekiyor.

Ben işin propagandasını, tanıtımını, reklamını yapmadan işini doğru ve iyi yapan bir insan olmaya çalışıyorum. Bu süreçte bir taraftan da öğreniyorum aynı zamanda. Çünkü 22 aydır belediye başkanlığı yapıyorum. İster istemez benim için yeni bir iş bu. Hayatım boyunca yaptığım işi düzgün yapayım ilkesiyle ilerledim. Şimdi de bunun için çabalıyorum. İşinizi iyi yapmadığınız halde sosyal medyada, billboardlarda kendi reklamınızı yaptığınız zaman insanlar da ister istemez antipati uyandırıyorsunuz. Bu adam her yerde kendini gösteriyor ancak biz neden görmüyoruz diye düşünüyorlar haklı olarak. Tamam, tabii ki de reklam yapalım, tanıtımımızı yapalım ama öncesinde çalışmamız gerekiyor. Ben şu an bilerek reklam yapmıyorum. Çünkü istiyorum ki, yarın bir gün reklam yaptığımda gören insanlar desin ki evet gerçekten benim mahallemde şunu yaptı sokağımda bunu yaptı ya da telefonla aradığımda sorunumu çözdü desin istiyorum. Bunun için belirli bir süre geçmesi lazım bu süre daha geçmedi. En önemli problem benim yeni olmam. Çünkü burada yeni bir düzen kurmaya çalışıyorum ister istemez. Bu düzeni kurmaya çalışırken de pandemi süreci, deprem gibi bizim elimizde olmayan üzücü olaylar oldu maalesef. Bunlar işimizi daha da zorlaştırdı maalesef. Annem eleştirilere çok üzülüyor. İşte oğlum sen çok iyi bir insansın neden öyle eleştiriler yapıyorlar diyor. Gülüyorum ben de. Bu işin doğası bu. Sonuçta siyaset yapıyoruz ve herkesin aynı şeyi düşünmesini bekleyemeyiz. Ama kahroluyor tabii ki. Nereden girdin bu işlere diye kaç kere dediğini hatırlamıyorum bile. Ama diyorum, anne bu görev ve bu görevin getirdiği bazı şeylere katlanacağız başka çaresi yok. Bu iş maddi bir beklenti içine girerek yapılmaz. Böyle düşünen varsa üzülür. Çünkü eğer iyiyse hak ettiği parayı alamaz. Ama yanlış işler yapıyorsa bilemem… Etik değil.
İnsanlardan teşekkür ve alkış beklemiyorum. Bunlar benim görevim ve görevimi en iyi şekilde yapmak istiyorum. En büyük korkum başarısız olmaktır. Başarısız olursam çok üzülürüm. İnsanın onurunu inciten bir şey olur. Bu durumun da tamiri çok zordur.

Salih Erkek: Sel felaketi için düşüncelerinizi alabilir miyiz?
Cemil Tugay: Gerçekten yoğun bir yağış var tüm İzmir’i etkilemiş görünüyor. Nedenini anlamadığım birçok şey İzmir’in değişik bölgelerinde var ama Karşıyaka’da olan her şeyi anlıyorum. Bizde beklenmeyen şey şu oldu, Anadolu Caddesi’nin belirli bir bölümü sabahın erken saatlerinde su baskınına uğradı. Neden olduğunu araştırdık. Bayraklı Soğukkuyu Bölgesi’nde bir dere var. O derede bir ağaç kütüğü borulara takılmış. Bariyer gibi bir şey oluşmuş. Haliyle basınç artınca yandaki duvarı yıkmış. Oradan da büyük bir su yola akmış. Arkadaşlarımla bu problemleri hallettik ve yollar açıldı. Daha sonrasında bu yolların ve kanalların tekrar denetimi yapılacak. Karşıyaka böyle bir yağmurda çok daha fazla zarar görecek bir yer. Deniz seviyesine yakınız, deremiz çok. Yukarıda dağlar var. Ancak biz daha önceden de denetimlerini yaptığımız için çok daha az hasarla atlattık. Karşıyaka’nın tarihinde olmadığı kadar kanal temizliği yapıldı son 22 ayda. Gittiğim her yerde mutlaka mazgallara bakarım. Doluysa hemen arkadaşlarıma söylerim ve temizletiriz. Çok yoğun şekilde kanal temizliği yapıyoruz ama altyapıda yer yer bazı sıkıntılar var. Mesela Nergis Bölgesi’nde, ana kanalla tali kanallar arasında bir kod problemi var. Ana kanal daha yukarda, tali kanallar daha aşağıda. Dolayısıyla ana kanaldan tali kanallara bir geri tepme oluyor. Bunun tamiri bizi aşan bir konu, İZSU’nun müdahale etmesi gerekiyor. Geniş bir çalışma yapılması gerekiyor. O yüzden şu anda çözülmüş değil.
Salih Erkek: Başkanım bir de sivrisinek problemi var Karşıyaka halkı gerçekten bu konuda çok sıkıntı çekiyor.
Cemil Tugay: Şu anda ilaçlamalara başladık. Kendi sınırlarımız içinde bu çalışmaları en ideal şekilde yapıyoruz. Geçen yıl pandemi döneminde bizim ilaçlama sistemimiz yoktu. Başka arkadaşımızın ilaçlama aletlerini dezenfeksiyon çalışmalarında kullandık. Normalde ilaçlama görevi Büyükşehir Belediyesi’nin sorumluluğundadır. Onlar da dezenfeksiyon çalışmalarına ağırlık verdiği için ve personellerin birçoğu riskli grupta olduğu için maalesef istenilen seviyede ilaçlama çalışması yapamadılar. Yapılamadığı için çok fazla bu konuda şikayet aldık. Ancak bu yıl ekibimizi kurduk, sertifikalarımızı aldık. Büyükşehir Belediyesi’nin izni ile birlikte çalışmalarımıza başladık. Sisleme dediğimiz yöntem ile kendi sınırlarımız içinde sivrisinek problemini en aza indirgemeyi hedefliyoruz. Ancak bu yöntem için havanın yağışlı olmaması gerekiyor.
Salih Erkek: Çok teşekkür ederim başkanım, sizi en yakın zamanda TV programımıza bekliyoruz.
Cemil Tugay: Bende sizlere teşekkür ediyorum. Umarım en yakın zamanda ziyaretinize gelip konuğunuz olacağım. Size ve ekip arkadaşlarınıza çalışmalarınızda başarılar diliyorum.