Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 101. yılı dolayısıyla Çanakkale 18 Mart Stadyumu'nda dün düzenlenen törene katıldı. Erdoğan'ın yaptığı konuşmadan satırbaşları şöyle:
2023 HEDEFLERİ: Unutmayın, "Zor oyunu bozar"' diye atasözümüz var, bölgemizde ve üzerimizde oynanan oyunları bozacak olan en büyük kozumuz, en önemli enstrümanımız, 2023 hedeflerimizdir. Şayet bu rotadan sapmaz, projelerimizden taviz vermez, konsantrasyonumuzu kaybetmezsek, Allah'ın izniyle Çanakkale 2015 köprüsünü de yaparız, İstanbul'da üçüncü havalimanımızı -ilk etabı zaten 2018'te bitiyor- 2023'te de tamamını bitirir, 150 milyon yolcu kapasiteli havalimanıyla da dünyaya örnek koyarız.
"Karşımıza mertçe çıkın"
TERÖR DENEN MUSİBET: Yeter ki vatanımızı bölmek isteyenlerin heveslerini kursaklarında bırakalım, yeter ki devletimizi yaşatalım, büyütelim, güçlendirelim, müreffeh hale getirelim. Dün "Çanakkale geçilmez" diyerek üzerimizde oynan oyunları bozmuş, "Ya istiklal ya ölüm" diyerek, kararlılığımızı ortaya koymuştuk, bugün de yeni Türkiye'yi işte bu sütunlar üzerine inşa edecek, yükseltecek 21. yüzyılın büyük ve güçlü ülkesi haline getireceğiz. Biz millet olarak karşımıza mertçe çıkan kim olursa olsun, ne kadar güçlü olursa olsun, yılmayız, korkmayız, mücadeleden kaçmayız. Ama terör denen ve karşımıza en alçak, en sinsi, en ahlaksız, en insanlık dışı yöntemlerle çıkan musibet işimizi gerçekten zorlaştırıyor.
Kaçınılmaz bir son
MAYIN TARLASINDA DANS: Belçika Brüksel'de bugün toplantı var. Toplantının yapıldığı binanın hemen arkasında, bölücü terör örgütü PKK'yı terör örgütü olarak ilan eden AB'nin tüm ülkeleri, onların paçavrasını dalgalandırmak suretiyle çadır kurmalarına izin verebiliyor. Bunlar dürüst değil, samimi değil. Bunlar ikircikli davranıyorlar. Bugün bayrağı indirmişler, posterleri kaldırmışlar, kimi aldatıyorsunuz. Dürüst olun, samimi olun. Karşınızda aldanacak bir Türkiye yok, bir Türk milleti yok. Bunun adı teröre teslim olmaktır.İşte Ankara'da patlayan bombanın, şehrin göbeğinde terör örgütü yandaşlarına şov yapma imkanının sağlandığı Brüksel'de veya Avrupa'nın herhangi bir şehrinde patlamaması için hiçbir sebep yok. Bu açık gerçeğe rağmen Avrupa ülkelerinin hala aymazlık içinde hareket ediyor olmaları, mayın tarlasında dans etmek gibidir. Ne zaman mayına basacağınızı asla bilemezsiniz. Ama bunun kaçınılmaz bir son olduğu ortada.
BESLEDİĞİNİZ YILAN: Terör örgütlerine doğrudan veya dolaylı kucak açan ülkelere sesleniyorum. Koynunuzda yılan besliyorsunuz. Beslediğiniz o yılan her an sizi de sokabilir. Türkiye'de patlayan bombaları, televizyon ekranlarından seyretmek size bir şey ifade ediyor olmayabilir. Aynı bombalar sizin şehirlerinizde patlamaya başladığında, bizim ne hissettiğimizi mutlaka anlayacaksınız ama o zaman her şey için çok geç olacak. Kendi ülkenizi hedef aldığında asla tahammül edemeyeceğiniz, izin vermeyeceğiniz faaliyetleri, sırf Türkiye'ye yönelik olduğu için desteklemekten vazgeçin. Ülkenizde bir bombalı saldırı olduğunda ve sizin bir milletvekiliniz o intihar eylemcinin taziyesine gittiğinde ona karşı neler yapabileceğinizi çok iyi biliyorum. Aynı şekilde ülkenizde akademisyen, gazeteci, sivil toplum temsilcisi sıfatı taşıyanlar ülkenizin birliğine, bütünlüğüne yönelik eylem yapan terör örgütüne destek verdiğinde, sizin tavrınızın ne olacağını da gayet iyi kestirebiliriz. Türkiye bugüne kadar benzer bir tehdide maruz kalan veya kalacak olan Batılı ülkelerden çok daha demokrat, çok daha hoşgörülü, çok daha hukuk devleti ilkelerine uygun bir terörle mücadele pratiği ortaya koyuyor.
DEVLETİN BEKASI: Avrupa ülkelerinden biraz empati yapmalarını bekliyoruz. Türkiye'deki terörle mücadele yöntemleri, benzer durumlarda Fransa, İngiltere, Amerika gibi ülkelerin yapacakları uygulamalardan çok daha insaflı, temel hak ve özgürlüklere çok daha uygun. Ne yaptıklarını ve kimlere karşı mücadele ettiklerini gayet biliyoruz. AB'nin, diğer uluslararası kurumların ve ülkelerin eleştirilerine bakarken de gerçekten adilse kulak veririz, değilse kusura bakmasınlar. Söz konusu ülkemizin ve milletimizin bekası olduğunda hiç kimse kusura bakmasın, yapılması gerekeni yaparız. Bizim tarihimizde kıyım yoktur, bizim tarihimizde katliam yoktur, insanların ve toplumların iliğini sömürme anlayışı hiç yoktur. Dolayısıyla bizim terörle mücadelemizin de bir ahlakı, bir ölçüsü, bir meşruiyeti vardır.
Paçavraları bayrak diye sunanlar: "Bölge bugün tarihi bir yol ayrımında. Bu süreçte gözler bir daha Türkiye'ye yöneldi. Biz bir ölür, bin diriliriz, bunu böyle biliriz. Onun için 'Tek millet, tek bayrak' diyoruz. Bayrağımızın dışında bayrak tanımıyoruz, paçavraları bu milletin evladına bayrak diye sunanlara karşı, 'Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır' diyoruz."

Yorumlar
Kalan Karakter: