İzmir'de yakalanan seri katil zanlısı Atalay Filiz, 3. cinayeti işlemese asla yakalanamayacağını ve cinayetler zaman aşımına uğrayana kadar kaçmayı başaracağını söyledi. Öte yandan Filiz'in savcılık sorgusunun detayları da ortaya çıktı. Galatasaray Lisesi'nin ortaokul kısmında yatılı kaldığı dönemden itibaren sürekli gazete okuduğunu söyleyen Filiz, gazetelerde kendisine şifreli mesaj verildiğini, bunları çözmeye çalıştığını, Göktuğ Demirarslan ve Elena Radchikova cinayetlerini de "Şifreli mesajlarla, casusluk yaptıkları gerekçesiyle öldürmesi gerektiği emredildiği için" işlediği söyledi.
Şifreli mesajlar alıyordum
İlk başlarda okuduğu gazetelerde, "Atalay, sen kantinden gofret çal" gibi mesajlar verildiğini fark ettiğini söyleyen Filiz'in bu yüzden okul kantininden gofret ya da çikolata çaldığını söyledi. Filiz'in ifadesinde, "Bu bana gizli mesaj olarak iletiliyordu. Param olduğu halde bana bu şekilde davranmam iletildiği için kantinden gofret ya da çikolata çalıyordum" dediği öğrenildi. Yatılı okuduğu dönemde, kendisine mesaj verdiğini düşündüğü gazeteleri sakladığını aktaran Filiz'in, "Babamın tayini İstanbul'a çıkınca okula evden gelip gidiyordum. Bu dönemde yaşım da büyüdüğü için okuduğum gazetelerden farklı mesajlar almaya başladım. Bu mesajlarda bana takı, elektronik eşya gibi daha değerli şeyleri çalmam söyleniyordu. Ben de okuldan çıktıktan sonra İstiklal'deki dükkanlardan hafıza kartı, kolye ve küpe gibi takı eşyası çalıyordum" diye ifade verdiği belirtildi. Gazeteden aldığı mesajların kendisini esir ettiğini öne süren Filiz'in, "Önce gazete yazısını okuyordum ancak bir saat sonra mesajları tespit ediyordum ve ona göre hareket ediyordum. Ancak bu mesajlarda bana sadece hırsızlık yapmam söyleniyordu" dediği öğrenildi.
3. cinayet sonumu hazırladı
Filiz'in, Göktuğ Demirarslan ve Elena Radchikova'yı da casusluk yaptıkları gerekçesiyle öldürmesi gerektiğinin emredildiği yönünde şifreli mesajlar aldığını söylediği kaydedildi. İfadesinde, tarih öğretmeni Fatma Kayıkçı'nın kimliğini deşifre etmeye çok yaklaştığını, kimliğini açığa çıkarması durumunda Kayıkçı'yı öldürmesi gerektiği yönünde gazete yazılarından mesaj aldığını ileri süren Filiz'in, 2011'den bu yana haber alınamayan sevgilisi Olga Seregina'nın kaybolmasıyla ilgisi olmadığını söylediği öğrenildi. Filiz, "İki cinayeti işledim, ancak inanın eğer 3. cinayetimi işlemesem aynen böyle yaşamaya devam edecektim. Fatma Kayıkçı bana 'Naber Atalay' diye seslendiğinde panik yapıp tepki vermesem bu iş bu hale gelmeyecekti. Fatma Kayıkçı'ya tepki vermek yerine o an bir şey söylemeyip kaçsam kendimi tekrar unutturup izimi kaybettirerek uzun yıllar yine serbestçe yaşardım. Fatma Kayıkçı'yı öldürerek kendi sonumu da hazırladım" dedi. Filiz kendisine yöneltilen "yağma" suçlamasını ise ifadesinde red etti. Öldürdüğü Kayıkçı'nın parasını almadığını, yağma eylemini kabul etmediğini belirten Filiz, bu arada ailesinin gönderdiği avukatı da kabul etmedi. Filiz, baronun kendisi için atadığı avukatla ifade verdi. Avukatının müvekkilinin akıl sağlığının yerinde olmadığını belirtip, muayene edilmesini talep ettiği de ortaya çıktı. Hakim talebin soruşturmayı yürüten savcılık tarafından değerlendirilebileceğini ifade etti.

Yorumlar
Kalan Karakter: