İzmir, iklim değişikliğinin en çarpıcı etkilerinden biri olan su kıtlığı ile
karşı karşıya. Son yıllarda artan sıcaklıklar, düzensiz yağış rejimleri
ve hızlı kentleşmenin yarattığı baskı, şehrin içme suyu kaynaklarını
ciddi şekilde tehdit ediyor. İzmir’in su ihtiyacının büyük bölümünü
karşılayan Tahtalı Barajı, 2025 yazı itibarıyla son 10 yılın en düşük
seviyesine geriledi. İZSU verilerine göre, barajın doluluk oranı Temmuz
2025’te yüzde 10,68 düzeyinde ölçüldü. Bu rakam, İzmir için yalnızca bir su istatistiği değil, yaklaşan bir krizin habercisi. Uzmanlar, bu
gidişatın devam etmesi halinde önümüzdeki yıllarda İzmir’in içme suyunda ciddi sıkıntılar yaşanabileceği uyarısında bulunuyor.
İklim krizi ve artan nüfus baskısı
Dünyada su kaynakları giderek azalıyor. OECD’nin Environmental Outlook to 2050
raporuna göre, 2050 yılına kadar küresel su talebi yüzde 55 oranında
artacak. Bu artışın en yoğun hissedileceği bölgelerden biri Akdeniz
havzası. İzmir de bu tablonun tam ortasında yer alıyor. İzmir Planlama
Ajansı’nın uydu görüntüleri üzerinden yaptığı analiz, 2015-2025 arasında Tahtalı Barajı yüzey alanının ciddi şekilde küçüldüğünü ortaya koydu.
Bu yalnızca miktarsal bir azalma değil; aynı zamanda ekosistem dengesi,
tarımsal üretim ve kent güvenliği için büyük bir tehdit anlamına
geliyor.
Su tüketim alışkanlıkları alarm veriyor
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 2024 verileri, kentte yaz aylarında su
tüketiminin kritik seviyelere ulaştığını gösteriyor. Özellikle tarım,
hayvancılık, turizm ve yeşil alan sulamaları, su tüketiminde başı
çekiyor.
● Turistik tesislerin tüketimi: 731,7 m³’ten 1328 m³’e,
● Sanayide su kullanımı: 837,3 m³’ten 1534 m³’e,
● Park ve mezarlık sulamaları: 379,8 m³’ten 568,6 m³’e yükseldi.
● TÜİK verilerine göre ise konutlarda da kişi başı günlük su kullanımı ise 210 litreyi buldu. Bu rakamlar tasarruf alışkanlıklarının güçlendirilmesi
gerektiğini net biçimde ortaya koyuyor.
İzmir’de su tasarrufu için alınan önlemler
İzmir Büyükşehir Belediyesi, son yıllarda su krizine karşı önemli adımlar
attı. İçme suyu hatları yenilenirken, su kayıp-kaçak oranı düşürüldü,
taşkın riskine karşı dere temizlikleri gerçekleştirildi. Yağmur suyu ve
atık su hatları ayrıştırılırken, yenilenebilir enerji projeleriyle
çevresel etki azaltıldı. Kurumsal su kullanımında yüzde 30 tasarruf
hedefi belirlendi, izleme sistemi kuruldu. Park ve yeşil alanlarda
akıllı sulama sistemleri devreye alındı. Belediyeye ait süs havuzları
kapatıldı. Bahçe sulamaları ve temizlik çalışmaları gece saatlerine
alındı. Su fatura sistemine “tasarruf farkı” gösteren uyarı eklendi.
Yeni park, çim alan ve süs bitkisi sulama abonelikleri geçici olarak
durduruldu. Yüksek su kullanımını önlemek amacıyla kademesiz su tarifesi kademeli hale getirildi. Su arıza ekiplerinin sayısı artırıldı.
İZSU'dan İzmirlilere çağrı: “Her Damla Değerli”
İZSU Genel Müdürlüğü “Her Damla Değerli” vurgusuyla bahçe sulamasının
sınırlanması, mümkünse damla sulamanın tercih edilmesi, araç yıkama ve
havuz doldurma için su kullanımının azaltılması, gri su kullanımının
(banyo ve lavabo sularının yeniden kullanımı) teşvik edilmesi, evlerde
yağmur suyu depolama sistemlerinin kurulması, gereksiz su kullanımından
kaçınılması çağrısında bulundu.