Gazetem İzmir - İnciraltı 2. Nesil Toprak Sahipleri Platformu üyeleri adına, 40 yılı aşan planlama süreci ve davalar nedeniyle bir türlü çözülemeyen İnciraltı sorununun kamuoyuna anlatılması için gazetemizi ziyaret eden Platform Başkanı Tayfun Karabulut önemli açıklamalar yaptı. Karabulut, "65. hükümetin başında İzmir Milletvekilimiz Sayın Binali Yıldırım'ın olması, kendisinin Başbakan seçilmesi bizler için büyük umut oldu, bu sorunun Sayın Başbakanımız ve İzmir'in duyarlı yöneticileri sayesinde çözüleceğine inancımız arttı" dedi.
Salih Erkek: Tayfun bey, İnciraltı'nda yaşadığınız toprak mağduriyetine istinaden bize ulaştınız, derdinizi anlatmak için ofisimize teşrif ettiniz. Bir gazeteci olarak sorunlarınızı dinleyip üst mertebelere ulaştırma adına elimizden geldiğince uğraş verecek, başta her konuya duyarlı olan Başbakanımız Sayın Binali Yıldırım'a, İzmir milletvekillerine, belediye başkanlarına, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Aziz Kocaoğlu'na, yönetimindeki daire başkanlarına, müdürlerine sesleneceğiz. Daha önce de sizin haberinizi yapmıştık; ancak kamuoyunu doğru aydınlatabilmek açısından konuyu baştan anlatır mısınız?
Tayfun Karabulut: Salih Bey öncelikle bize zaman ayırdığınız için teşekkür ederiz. Gazetem İzmir'in yazılı basında çok başarılı olacağına inancımız sonsuz.
Kendimizden bahsedeyim, biz İnciraltı ikinci nesil toprak sahipleri platformuyuz. Platform başkanı olarak ben Tayfun Karabulut ve platform üyesin İlknur Girgin hanım ile birlikte sizi de ziyaret edip İnciraltı yeni planlama süreci hakkında gerekli bilgileri aktarmak istedik. Kamu duyarlılığının artması konusunda sizlerden destek istiyoruz. İzmir'in en önemli yerlerinden birini söyleyin denildiğinde akla ilk gelen yerlerden biri İnciraltı'dır. Buranın akla gelmesindeki en büyük etkenlerinden biri biz toprak sahipleriyiz...
Salih Erkek: Konuya soru cevap şeklinde devam edelim. Toprak sahipleri kaç kişisiniz?
Tayfun Karabulut: Şu anda 2000 aile toprak sahibiyiz.
Salih Erkek: Kaç yıldan beri?
Tayfun Karabulut: Yaklaşık 40 yıla yakındır, ki İnciraltı konusu İzmir'in hep gündeminde kaldı. Düzenlemeler yapıldı, verim alan yerler düzenlendi. EXPO 2015 sürecinde yine bir planlama süreci yapılsın istendi, olmadı, sonra 2020 EXPO'sunda bir plan oldu daha sonra plan iptallerimizle beraber bu konu yine ortada kalmıştı. Tabi geçen her süre biz İnciraltı toprak sahiplerini ciddi anlamda yıprattı; ancak 65. hükümetin kurulması ve İzmir'den Başbakan çıkarmış olmamız umudumuzu artırdı, tamamlanacağına olan umudumuz tamamiyle oluştu. Sayın Başbakanımız gerek bakanken, gerek büyükşehir belediye başkanı adayıyken bizleri ziyaret etmişti ve daha öncesinde İnciraltı hususunda da "İnciraltı sadece salatalık ve domates yetiştirebileceğiniz alan değildir" tarzında kamuoyuna yaptığı açıklamalar bize güç katmıştı. Kendisinin Başbakan olmasıyla beraber İnciraltı'nda büyük sevinç oluştu. Bizlerin Sayın Başbakanımıza karşı inancımız ve güvenimiz tam. İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya'nın İnciraltı planlanmasının başlandığı talimatını kamuoyuna yansımasıyla bizler büyük sevinç yaşadık. Bu sevinç bütün toprak sahiplerinde umuda dönüştü. Bu süreçte İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Aziz Kocaoğlu'nun çaba ve gayretini biliyoruz. Kendisi de aynı şekilde İnciraltı'nın planlanmasını istiyor; ancak bazı sebepler var ki, İzmir de bazı zihniyetlerin İnciraltı planlamasına karşı olmaları sanki İzmir'e bir iyilik gibi yansıtıldı.
Salih Erkek: Pardon Aziz Bey bu zihniyetleri geçemiyor mu?
Tarfun Karabulut: Kendisinin bununla ilgili bazı gayretleri oldu ama belki o dönemki süreçlerde durumlar buna müsait değildi.
Salih Erkek: Bu zihniyet diye kimlerden bahsediyorunuz, açıklar mısınız?
Tayfun Karabulut: İnciraltı yeşil kalsın gibi bir zihniyet oluştu ama zaten İnciraltı aslında yeşil kalması gibi bir durum şuan söz konusu değil. İnciraltı'nın yeşili şuan büyükşehir belediyesinin oluşturduğu kent ormanıyla beraber devam eden alan. Bizim topraklarımızda bulunan narenciye ağacı yeşil diye görülüyorsa lütfen içeri girip baksınlar, narenciye bahçesi kurumuş halde. Seralar için deniyorsa lütfen seraların içine de kafalarını sokup baksınlar. Bakarlarsa sera içlerinin boş olduğunu görecekler. Çeşme otoyolunun geçmesiyle beraber suyun akış yönü değişti, sular borulanmaya başlandı. Bundan dolayı temiz suyumuz yok ve bölge tarım yapılamaz hale geldi. Bölgemizde bir plan olmadığı içinde ciddi anlamda değersiz, atıl vaziyette kalmış olduk ama biz iki kez EXPO'yu yaşamış toprak sahipleri olarak her EXPO sürecinde siz altınsınız, siz çok güzelsiniz, bu topraklar bir avuç altın diyerek bir çok umutlar sergilendi ama o umutlar her EXPO sürecinden sonra söndü. En son 2020 EXPO'su için plan yapılmasıyla beraber umutlarımız tamamıyla oluştu ama yine EXPO'nun kaybedilmesi sebebiyle umutlar söndü. Biz bu süreçlerde hiçbir zaman yerel yöneticimize, merkezi yöneticimize kızmadık, küsmedik, darılmadık, her zaman inancımızı koruduk, onlara inandık, güvendik. Bu süreçte 65. hükümetin kurulması, Sayın Binalı Yıldırım'ın Başbakan olması bizlere tekrar umut oldu ve körfez geçiş projesi gibi İzmir için çok önemli bir ulaşım projesi olan, İzmir'in gerdanlığı olabilecek, bir saat kulesi gibi sembol olabilecek körfez geçiş projesini biz toprak sahipleri olarak sahipleniyoruz ve tam destek verdiğimizi kamuoyuna da duyurduk. Çünkü bu proje hem İzmir'e hem de İnciraltı'na değer katacak bir proje.
ŞANTİYEYİ BİZ KURDUK
Bu projeyle ilgili olarak bölgedeki toprak sahibi olan bizler heyecanımızı göstermek, sabrımızın taştığını da hissettirmek amacıyla temsili şantiye alanı açılışını Ekim ayında yapmış, İzmir kamuoyuna duyurmuştuk. Bu açılışla İnciraltı'nın atıl durumuna ilgi çektik, körfez geçişi projesi yapımının mecbur olduğunu kamuoyuna lanse ettik. Kanaat önderlerine yaptığımız ziyarette gördük ki bu projeyi İzmir'in %70'i istiyor. Bir de bizim aklımıza hep şu soru geldi: “bu neden bugüne kadar kaldı ve bu bölgede İnciraltı planlanmasın gibi bir algı oluştu?”
YEŞİL TARTIŞMASI ÜZERİMİZE YAPIŞTI
Biz zamanında yeşille ilgili yapılan tartışmaların üzerimize yapışıp kaldığını dile getirdik. İnciraltı yeşil kalsın düşüncesinin aslında ne kadar yanlış ve yersiz olduğunu ziyaretlerimizde aktardığımızda bir çok kanaat önderi bize bu konuda hak verdi. Her kesimin tam destek verdiğini gördük. Hatta Mimarlar Odası yıllar boyu “siz plan yapsanız bile biz durdururuz” diye bilindi ama oda başkanı Sayın İbrahim Alpaslan Beye yaptığımız ziyaretimizde kendisine buradan tekrar teşekkür etmiş olalım çünkü bize aynen şöyle dedi: “Sadece İnciraltı değil İzmir'de heryer planlanabilir; ancak bilimsel gerçekler göz önüne alınmalıdır.” Biz kamuoyuna bunu duyurduk ve bize ciddi güç verdi. Bu süreç içinde Şehir Plancıları Odası Başkanı Özlem Hanım ve Ziraat Mühendisleri Oda Başkanı Ferda Çiftçi'den bizzat randevu talep ettik. Sanırım yoğun gündemlerinden dolayı daha cevap alamadık. Ama inanıyoruz ki yakın zamanda müsait olduklarında biz kendileriyle görüşeceğiz. İnanıyorum ki onlarda İnciraltı'nın İzmir'e kazandırılması konusunda bize destek olacaklardır. İnciraltı sadece bizim toprağımız değil; İzmir içinde değerli bir toprak. Bugün İzmirlilerinde bu toprakta hakkı olduğu untulmasın. Yapılacak her yatırım ve planlamada bizlerin göz ardı edilmeden ve anayasal haklarımız korunarak bu sürecin olması konusunda her zaman dile getirdiğimiz durumlar oldu. Bu konuda hükümetimiz, İzmir milletvekilimiz Sayın Mahmut Atilla Kaya'nın da kamuoyuna yansıttığıyla güçlü bir mekanizma kurulduğunu görüyoruz. Birinci mekanizma Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız, ikinci mekanizma İzmir büyükşehir belediyemiz ve üçüncü mekanizma da biz toprak sahipleridir. Bu planlama sürecinin hızlı bir şekilde İzmir'in ekonomisine katma değer kazandırmasını istiyoruz. İzmir bu planlamalarla bir kent ormanınına daha kavuşmuş olacak, 15 bin kişiye istihdam getirecek işletmeler kurulacak. Gazetem İzmir'den de isteğimiz, yenilenen süreçte bize destek olmanız ve sahip çıkmanız. İnciraltı planlama süreci için tüm kamuoyundan aslında destek bekliyoruz. İnciraltı toprak sahipleri olarak buradan iş adamlarımıza da çağrımız var. İnciraltı planlama süreciyle alakalı hükümetimiz ve büyükşehirimiz çalışıyor, bizler de çalışıyoruz ve bizler iş adamlarımızdan da bu konuda daha yükses ses ve katkı koymalarını istiyoruz. Has İzmirli iş adamlarımızdan örneğin Folkart Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Mesut Sancak'a, İzmir Ticaret Odası Başkanımız Sayın Ekrem Demirtaş'a, EBSO Başkanımız Sayın Ender Yorgancılara, İzmir Ticaret Borsası Başkanımız Işınsu Kestelli'ye sesleniyorum; bize destek olun. İzmir için İnciraltı'na sahip çıkın, projelerin önü açılsın. Eğer bugün bu iş çözülmezse hiçbir zaman çözülemeyeceğinin biz farkındayız. İki hafta önce MHP İzmir İl Başkanımız Necat Karataş'ı ziyaret ettik, kendisinden destek istedik ve komuoyunada tam destek verdiğini kendisi duyurdu. İnciraltı'nın bir an önce planlanmasının İzmir'e değer getireceğini kendiside dile getirdi. Siyasi partilerimizi, İzmir il yöneticilerini ziyaret ettik ve gördük ki İzmir İnciraltı'nı istiyor.
Salih Erkek: Peki Mimarlar Odası sizden ne istedi?
Tayfun Karabulut: Mimarlar Odası başkanımız basın açıklamasında "tabiat dokunun korunarak ve toprak sahiplerinin anayasal haklarının sağlanması ile bir plan yapılmasını" söyledi. Olmaması yönünde hiçbir beyanatları olmadı; aksine destek oldu. Bu da bize büyük güç verdi. İnciraltı kent ormanı kalarak bir kent ormanı daha yapılabilir, bunu herkes artık bilsin istiyoruz. Bu şeklide bir planlama yapılıyor. Mimarlar Odası'nın bu konuda kuşkuları yok ama İzmirli vatandaşlar da kent ormanı betonlaşacak gibi bir algı söz konusu. Biz bunun doğru olmadığını her seferinde anlattık. Buradan da sizin aracılığınızla iletmiş olalım. Ekonomimize güç getirecek, İzmir'e katma değer sağlayacak, sağlık turizmi odaklı işletmelerle bugün İzmir İnciraltı'nı hem çevre hem ekonomi olarak görecek. Tamamladığında İzmir yatırım cennetine dönüşecek. Sayın Başbakanımızın deyişiyle biz İzmir'e turizm odaklı bakıyoruz ve bu projelerin İzmir'e olan yararını herkes fark etsin. Bugün kaybettiğimiz turisteleri biz bu projelerle, gerek tüp geçiş projesiyle, gerek tramvay projemizle geri kazanacağımıza inanıyoruz. İzmir bu konu hakkında büyük kazanımlara sahip olacak. Sayın Ekrem Demitaş Başkanımızında bu konuda çağrıları oldu. Sağlık turizmi odaklı İzmir'in planlanması yönünde ciddi çağrılar yapıldı. Biz İnciraltı toprak sahipleri olarak İzmir'in faydasına olacak her plana destek veriyoruz. Bu kadar zamandır İzmir'e hiç kızmadık ama bu geçen süre içerisinde çok yıprandık. Neredeyse yok fiyatına arsalarımız satıldı. Biz hiç bir zaman sermayeye karşı değiliz, sermaye tabiki de gelecek, bölgemize yatırımlar yapacak, buna kapımız hep açık. Bu sebeple son basın toplantımızda iş adamlarımıza da çağrıda bulunduk. Bu çok önemli bir çağrıydı...
Salih Erkek: İnciraltı'nda şu an derme çatma mekanlar, düğün salonları, hobi bahçeleri var ve çok dağınık bir görüntü söz konusu.
Tayfun Karabulut: Tabiriniz çok doğru, kurban bayramında kurban kesim yerine dönüşmekten bıktık. Artık kurtulmak istiyoruz. Bu kadar doğal zenginliği olan bir yeri planlamamak vicdana sığmaz. Başbakanımıza ve İzmir Milletvekilimiz Mahmut Atilla Kaya'ya buradan konuya desteklerinden dolayı teşekkür ediyorum. İzmir Valimiz Erol Ayyıldız'a da sizin aracılığınızla teşekkür etmek istiyorum.
Ayrıca bize kulak verdiğiniz için size de ayrıca teşekkür ediyor, yeni gazetenizin hayırlı olmasını diliyorum.
Salih Erkek: Gazetem İzmir ailesi olarak bizlerde size teşekkür ediyoruz. Haklı olduğunuz her konuda sizin ve tüm İzmirlilerin yanındayız

Yorumlar
Kalan Karakter: