Manavgat 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın duruşmasının dördüncü gününde, Kara ve baklava kutusunda rüşvet aldığı öne sürülen eski Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Engin Tüter'in de aralarında olduğu 41 sanık, müştekiler ve taraf avukatları salonda hazır bulundu.
Müşteki turizmci Zafer Süral, eylül ayında yeni otel inşaatına başlamak için belediyeye başvuru yaptığını, ancak günlerce başvuru hakkında cevap alamadığını söyledi.
Eski belediye başkan yardımcısı tutuklu sanık Sıla Ceyhan Berkaya'nın kendisini Demir Demir'e yönlendirdiğini kaydeden Süral, birkaç gün sonra Demir Demir'le yaptığı görüşmeye Hüseyin Cem Gül'ün katıldığını belirtti.
Süral, görüşmede belediyenin Kanal V televizyonuna borçları olduğu belirtilerek, televizyon kanalına ödeme yapmasının istendiğini, bunun üzerine Kanal V'ye gidip 6 milyon 600 bin lira ödeme yaptığını öne sürdü.
Daha sonra Niyazi Nefi Kara'ya bu ödemeyi sorduğunda, ödemeden bilgisi olduğunu söylediğini ifade eden Süral, "Örgütlü bir şekilde çalışıyorlar. Birisi tuzağa çekiyor ondan sonra hiyerarşik bir şekilde çalışıyorlar." dedi.
Süral, ruhsatını aldıktan birkaç gün sonra Hüseyin Cem Gül'ün kendisine otelin inşaat işini Mehmet Ali Fansa'ya vermesi gerektiğini söylediğini öne sürerek, şöyle konuştu:
"Elimde daha küçük teklif varken işi Mehmet Ali Fansa'ya verdim. O da bana 'İşin 0,75'lik kısmı Niyazi Nefi Kara'nın Kumköy'deki villasının inşaatı için ayrıldı.' dedi. Sonra Demir Demir beni arayarak 'CHP Genel Merkezi 200 bin avro istiyor. Başkanın bilgisi var.' dedi. Paramın olmadığını, kredi çekmem gerektiğini söyledim. Sonra bankadan para çekerek ona bu parayı götürdüm. Mağdur olduğumu kanıtlamak için ses kaydı yaptım. Bu parayı verdiğimi hem belediye başkanı Niyazi Nefi Kara'ya hem de Sıla Ceyhan Berkaya'ya söyledim."
"Manavgat'ta bu haraç düzeninin sona ermesini istiyorum"
Hüseyin Cem Gül'ün bir gün ofisine gelerek, "3 tane sahil plaj projesini başkan senin yapmanı istiyor." dediğini iddia eden Süral, ödediği paraların 15 milyonu bulduğunu, bu yüzden ödeme yapamayacağını söylediğini belirtti.
Hüseyin Cem Gül'ün telefonundan, otelciler tarafından gönderilmiş "Lütfen Hüseyin telefonu aç" şeklindeki yalvarma içerikli mesajlarını gösterdiğini ifade eden Süral, daha sonra da gözdağı vermek için sahildeki bar için belediyenin ceza kestiğini savundu.
Süral, otel barına ceza kesildiği gün Kadirhan Berber ile birlikte belediyeye giderek, yapı kontrol müdürü Hüseyin Keçer ile görüştüklerini, onun da cezayı 15 milyona düşürebileceğini söylediğini belirterek, "Bu örgütün mağduruyum. Manavgat'ta bu haraç düzeninin sona ermesini istiyorum." dedi.
"Hüseyin Cem Gül'ün neler yapacağından korktum"
Süral, mahkeme başkanının sorusu üzerine belediye başkan yardımcısı Bulem Şahbaz'ı tanıdığını, SGK borcu nedeniyle 5 milyon lira belediyeye ödediklerini söyledi.
Süral, bu süreçte belediye meclis üyesi Hüseyin Sırcan'ın "Para yatmazsa çöpleriniz alınmayacak" dediğini iddia etti.
Belediye yapı kontrol müdürü Hüseyin Keçer'in 2021 yılında kendisine 150 milyon lira ceza kestiğini, Demir Demir'in de otelin et ihtiyacını Toros Et'den almasını söylediğini dile getiren Süral, yerel seçimlerde de Niyazi Nefi Kara'ya 600 bin lira destek olduğunu anlattı.
Süral, Niyazi Nefi Kara ile Demir Demir'in ofisinde yaptığı bir görüşmede, CHP Genel Merkezi için 200 bin avro ödediğini söylediğini, Kara'nın ise "Bilgim yok" dediğini ifade etti.
Mahkeme Başkanının, "Neden CHP Genel Merkezine bilgi vermediniz" sorusu üzerine Süral, "Hüseyin Cem Gül'ün neler yapacağından korktum. Gül, bazı otellere yapılanlardan örnekler verdi. Niyazi Nefi Kara'nın oğlunun aracına takip cihazı taktığını, Whatsapp konuşmalarını dahi uygulamayla görebildiğini söyledi." dedi.
"Bu konuya cesaret etmek kolay değil"
Neden diğer mağdur otel sahipleriyle birlikte hareket etmediği yönündeki soru üzerine Süral, "Bu konuya cesaret etmek kolay değil. Oysaki ortak hareket konusunda pek çok mağdur otelciyle konuştum. Çekindiler." dedi.
Süral, otelinin inşaat işini aslında Cengiz Coşar'a vermediğini, ancak Hüseyin Cem Gül'ün yönlendirmesiyle Mehmet Ali Fansa'ya verdiğini, onun da bu işte 70 milyon liraya yakın ciro yaptığını öne sürdü.
Para konusu ne zaman konuşulsa Hüseyin Cem Gül'ün masada olduğunu vurgulayan Süral, "Bizden istenen tüm paralar haksızdı. Hüseyin Cem Gül, 'vereceksin, edeceksin, yıkarız' tarzı bir jargon kullanıyordu. Mesut Kara bana 'Senden alınan 200 bin avronun 150 binini Demir Demir, 50 binini de Hüseyin Cem Gül aldı.' dedi." ifadelerini kullandı.
Süral, belediye yapı kontrol müdürü Hüseyin Keçer'in sahilini mühürlemeye her geldiğinde Hüseyin Cem Gül'ü aradığını, Keçer'in de belediye ekiplerini çektiğini aktararak, Hüseyin Cem Gül'ün Hüseyin Keçer'e 'mühürleyin veya mühürlemeyin' şeklinde talimat verdiğine şahit olduğunu kaydetti.
Encümendeki dosya için 1 milyon 250 bin lira rüşvet ödendi iddiası
Müşteki İbrahim Mutlu, Manavgat Belediyesindeki hiçbir makam ve memurla görüşmediğini belirterek, encümendeki bir arazi dosyası ile ilgili olarak Demir Demir ile görüştüğünü söyledi.
Belediyenin bir organizasyon şirketine borcu olduğunun belirtildiğini ifade eden Mutlu, "Benden 100 bin dolar istendi. 1 milyon 250 bin lirada anlaştık. Parayı Antalya'da tutuklu sanık Mehmet Okan Kaya'ya teslim ettim." dedi.
"Kaçmayız, kaçacak yerimiz yok"
Duruşmada son savunmasını yapan tutuklu sanık Niyazi Nefi Kara, 5 aydır beton ve demir arasına sıkışmış durumda olduğunu belirtti.
İddianamede iddia edildiği gibi bir örgüt kurmadığını öne süren Kara, "Paradan nefret ederim. Bizim para pul derdimiz yok. Dört gündür dinledim, bir Allah'ın kulu 'Nefi Kara benden para istedi' diyemedi. 15 ay görev sürem içerisinde hangi otelin çöpünü almamışız? Ama hepsi otellerimiz kaçak dediler, duydunuz. Benim alınan verilen rüşvetten haberim yok. Beraatım olmazsa tahliye ederseniz sevinirim. Kaçmayız, kaçacak yerimiz yok." diye konuştu.
Duruşmada savunma yapan baklava kutusunda rüşvet aldığı öne sürülen eski Belediye Başkan Yardımcısı tutuklu sanık Mehmet Engin Tüter, iddianamede iddia edildiği gibi bir suç örgütünün olmadığını öne sürdü.
Tüter, operasyondan önceki iki ayda Niyazi Nefi Kara ile görüşmesi bile olmadığını savunarak, "Operasyondan bir ay önce 'itirafçı ol, istifa et' dediler. Sonra da bana kumpas kurdular. Asıl örgüt dışarıda kurulan örgüttür. Benim bir tek örgütüm var o da Manavgat Avcılar Derneği. Üzerime atılan 17 suç var. 14'ünde ismim geçmedi. O görüntülerle beni bu dosyanın tam ortasına koydular." dedi.
Tüter, sağlık sorunlarım başladığını, hapishanede 2 kez yüz felci geçirdiğini öne sürerek, adli kontrol şartıyla bile olsa tahliye edilmeyi talep ettiğini kaydetti.
Mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Hüseyin Keçer, Osman Zafer Keçer ve Bulem Şahbaz'ın adli kontrol şartıyla tahliye edilmelerine, diğer tutuklu sanıkların tutukluluğunun devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığınca, otel tadilatı, inşaat ruhsatı ve iskan başvurularıyla ilgili rüşvet alındığı iddiaları üzerine başlatılan soruşturmada tutuklanan Niyazi Nefi Kara, belediye başkanlığı görevinden uzaklaştırılmıştı.
Alınan ifadeler, ele geçirilen belge ve deliller ışığında genişletilen soruşturma kapsamında cumhuriyet savcısı gözetiminde yapılan yer gösterme ve arama işleminde, zirai depoda gizlenmiş 3 kilogram külçe altın, 500 bin avro ve 153 bin 160 dolar bulunmuştu.
Yorumlar
Kalan Karakter: