Değerli okurlarım; az sonra okuduklarınız sizleri biraz şaşırtabilir ama gerçek bir durum... Karşıyaka'nın jöleli başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar hayatını kaleme aldığı bir kitap hazırlıyormuş. Buna neden gerek duymuş, neye istinaden bu kararı vermiş sizler gibi bende anlam veremedim. Şahsen ben Sayın Akpınar'ın ne karaladığını dahi merak etmem, o kitabı elime de almam. Şahsıma zül gelir, ayıracağım vakte günahtır... Sayın Akpınar bence siz bu kararınızdan vazgeçin, size tavsiyem araştırmacı gazeteci olun. Ve araştırmaya ilk önce siz başkan olmadan Karşıyaka'ya ne deniyordu onu öğrenmekle başlayın. Ya da çıkma ihtimaliniz olan bu yolda size ufak da olsa yardımcı olayım... Siz Karşıyaka'ya başkan olmadan önce Karşıyaka'ya "İzmir'in İncisi" deniyordu. Ne yazıktır ki sizin başkanlık döneminizle birlikte Karşıyaka bu benzetmeden uzaklaştı. Çok uzağa gitmeyin, her gün yüz binlerce vatandaşın geçtiği Karşıyaka çarşısının haline bakın ne demek istediğimi anlarsınız... Aslına bakarsanız benim içimi çarşının içler acısı hali değil; postane sokağı olarak bilinen, İsmail Özkunt Sokak içindeki, merhum Ata'mız Mustafa Kemal Atatürk'ün Karşıyaka'ya geldiğinde ziyaret edip kahvesini yudumladığı köşkün atıl durumda olması acıtıyor. Bu köşk Ata'mız tarafından ziyaret edilen bir yer olduğu için tarihi eser olarak ayrıldı. Ancak yazarlık sevdasına tutulan Sayın Akpınar bir günden bir güne bu binayı yerinde görmedi. Geçmiş dönemde yaptığımız haberlere istinaden temizlik çalışması yaptırdı, sonrasında bu bina bir daha aklına gelmedi. Tekrar söylemek istiyorum, bu köşk Ata'mız tarafından ziyaret edildiği için onun hatırasını yaşatmak üzere anıtlar kurulu tarafından SİT alanı ilan edildi. Yazım aracılığıyla yayınladığım fotoğraflarla başta İzmir'de ve yurdumuzun dört bir yanında yaşayan Atatürk sevdalılarına Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar'ı şikayet ediyor, bu rezalete engel olmaları için başta İzmir'in duyarlı Valisi Sayın Erol Ayyıldız'ı, Kültür ve Turizm İl Müdürünü, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nu, İzmir Milletvekillerini, ilçe belediye başkanlarını ve diğer devlet büyüklerini göreve davet ediyorum.

NEYİNİ KALEME ALIYORSUN?
Kitap konusuna geri dönmek ve Sayın Akpınar'a iki kelamda soru sormak istiyorum: "Sayın Akpınar yaşamınız boyunca ne yaptınız, hangi ölümsüz eseri hayata geçirdiniz, hangi mega projenin altına imza attınız ki hayatınızı kaleme alıyorsunuz? 30 yıldan beri İzmir siyaseti içindeyim, birçok belediye başkanı, milletvekili, bakan, başbakan, cumhurbaşkanı gördüm, hiçbiri hayatını kaleme almadı, siz neyinizi yazma gereği duydunuz? Yoksa savaş kazandınız da bizim mi haberimiz yok? Ya da 15 Temmuz gecesi şahsım ve onbinlerce vatan sevdalısı gibi meydanlara çıktınız da bunu mu kaleme alıyorsunuz. Benden size tavsiye, sizin yazdığın roman değil anca hikaye olur. Gelin bu sevdadan vazgeçin, hikayenizi başka bahara saklayın ve Karşıyaka halkına daha iyi hizmeti nasıl veririm onu düşün bilmem anlatabildim mi?
Her şey yurdum ve yurdumun insanları için...


Yorumlar
Kalan Karakter: