Reklam

Seyfi Dağ: "İvmeyi yukarı çekmek lazım"

İhracatçı Mobilyacı Seyfi Dağ, 350 firmanın en özel ürünlerini sergilediği 28'inci MODEKO İzmir Mobilya Fuarı’nı değerlendirdi

Seyfi Dağ: "İvmeyi yukarı çekmek lazım"

İhracatçı Mobilyacı Seyfi Dağ, 350 firmanın en özel ürünlerini sergilediği 28'inci MODEKO İzmir Mobilya Fuarı’nı değerlendirdi

Seyfi Dağ: "İvmeyi yukarı çekmek lazım"
13 Mart 2017 - 20:43

Gazetem İzmir / Umut ERSES - İhracatçı Mobilyacı Seyfi Dağ, Bu yıl 1-5 Mart tarihleri arasında İzmir Fuar Alanı’nda gerçekleştirilen MODEKO İzmir Mobilya Fuarı’nı değerlendirdi. Gazetem İzmir ofisini ziyaret ederek İmtiyaz Sahibi Salih Erkek ile görüşen Dağ, 350 firmanın en özel ürünlerini sergilediği MODEKO İzmir Mobilya Fuarı’nın oldukça verimli geçtiğini fakat özellikle yurtdışı ziyaretçilerinin daha da çoğalması gerektiğini vurgulayarak, “Yurtiçi ve yurtdışından gelen katılımcılar bu konuda çok beğeniyorlar. Fuarımız bu konuda İzmir’e baktığımızda bir öncekine göre çok çok ivme kazanmış durumda. Bunu biraz daha yükseklere çekmemiz gerekiyor” dedi.

İVMEYİ DAHA YUKARLARA ÇEKMEMİZ LAZIM”

İzmir’in Mobilyacılık anlamında Karabağlar’da sıkışıp kaldığının da altını çizen Dağ, sanayi sitesi kurulması için kendilerine yer gösterilmesini de isteyerek, “Bu anlamda Karabağlar Belediye Başkanımız ve Büyükşehir Belediye Başkanımızdan rica ediyoruz bize bir yer gösterilsin. İzmir Büyükşehir Belediyesi bu konuda olaya el atamıyorsa merkezi hükümete gidip kapılarında yatılmalı. Karabağlar'da mobilyacılar şuan mahalle aralarına sıkışmış durumda. Otopark ve büyük araç sıkıntısı yaşanıyor. Büyük araçlara yükleme işleminde sorun yaşanıyor. Mutlaka ve mutlaka bir yer gösterilmeli ve devlet katkısıyla bir sanayi sitesi kurulmalı. Bu da bir teşvik olmalı ve mobilyacı arkadaşlara imkanlar sağlanmalı” dedi.

Salih Erkek: Efor fuarcılığa geldik ve her sene yapılan mobilya fuarında bu sene daha kalabalık vardı. Siz de Mobilyacılar Odası eski Başkanvekili ve yardımcısısınız. Düşüncelerinizi alabilir miyim?

Seyfi Dağ: Efor Fuarcılık’ın bu sene yaptığı çalışmaları ben de takdir ediyorum. Tabi ki bu, bu fuar için tam anlamıyla yeterli değil. Trendi biraz daha yükseltmeleri lazım. İç ve dış pazar üzerine biraz daha yoğunlaşmaları gerekiyor. Dış pazar İzmir için çok önemli ve İzmir bu konuda üzerine düşeni yapmalı. Bu sadece Efor Fuarcılık ile kalmıyor. Sivil toplum örgütleri, Sanayi Odası, Ticaret Odası, İhracatçılar Birliği, Mobilyacılar Odası bu konuda biraz daha efor sarf etmeli. Sadece Efor ile olmuyor. Hatta hükümet bile İzmir Mobilya Fuarı’na destek vermeli. Mobilya fuarımız alan ve yer açısından oldukça güzel. Yurtiçi ve yurtdışından gelen katılımcılar çok beğeniyorlar. Fuarımız bu konuda İzmir’e baktığımızda bir öncekine göre çok çok ivme kazanmış durumda. Bunu biraz daha yükseklere çekmemiz gerekiyor. Şuanda marka olması için bu çalışmalar yetmiyor. Bu yüzden mobilya fuarımız yerel ve genel olarak biraz daha önemsenmeli. Mobilyacılar Odası, Sanayi Odası, Ticaret Odası gibi ilgili kuruluşlar tarafından bu fuar biraz daha önemsenmeli. Bu sene fuar İstanbul ile yarışır hale geldi. İnegöl’de fuar küçük olmasına rağmen şuan İnegöl kedini dünyaya tanıtmış durumda. Gurur duyuyoruz sonuçta Türkiye Cumhuriyeti’nin bir ilçesi. Onlarda bunu kanıtladılar. Dünyanın birçok ülkesinden gelip İnegöl’den alışveriş yapıyorlar ama neden İzmir’de de aynısı olmasın? Bu çalışmalar hem yerel hem de genel anlamda biraz daha desteklenmeli. Hatta ben oldukça yadırgadım. Bugün bakıldığında İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin başkanı yok. Birçok milletvekili yok. Daha sonra oraya milletvekili katılım sağladı. Karabağlar Kaymakamı da sağ olsun geldi. Fakat dediğim gibi bugün 27 tane milletvekili var en azından fuarda olmaları gerekiyor. Biz bütün dünya fuarlarını takip ediyoruz bir çok katılımcı oluyor. Oda başkanlarından belediye başkanlarına, sanayi ticaret oda başkanları, büyükşehir belediye başkanları, milletvekilleri hatta bakanlar bile geliyor. Ama maalesef bizim İzmir bu konuda oldukça zayıf kalıyor ve önemsenmiyor. Onun için ellerini biraz daha taşın altına koysunlar. Bu konuda bu fuar biraz daha önemsenmeli.

Salih Erkek: Büyükşehir Belediye Başkanı ve Sayın Valimizin vekilleri oradaydı. Dediğiniz gibi bugün milletvekilleri, belediye başkanları, esnaf birlikleri katılım sağlamış olsalardı dünya çapında bu fuara katma değer sağlanırdı. Dünya çapında da bu fuarın gelecek yıla altyapısı yapılırdı. İlk ihracat nasıl oldu?

Seyfi DAĞ: Bir çok ülkeden insanlar geldi. Birçoğuyla karşılaşmadık ama benim sadece 27 tane müşterim oraya geldiler. Hatta bir kısmı fuarda görüştüğü firmalarla halen görüşüyorlar. Dışardan fabrikalarına gidiyorlar, altyapılarını ve ürünlerini görüyorlar. Çünkü yurtdışından gelen insanlar için bu çok önemli. Mal yazdırıp gitmiyorlar. Bazen kataloğunu alıyor ülkesine gidiyor. Bazen ise fuar sonrasında zaman buldukça ürününü bulduğu firmalara gidip kendi fabrikalarında ‘ben kimle çalışıyorum’, ‘kimle çalışacağım’ ve ‘yarın bir sıkıntı yaşar mıyım?’ sorularına karşı izlemeye çalışıyorlar. Yurtiçinden gelen firmalarda aynısını yapıyorlar. İzmir bu konuda lojistik sorunu çözemiyor. Bir Hakkari’ye Van’a mal gönderemiyor. Doğu Karadeniz’e mal gönderemiyor. İç Anadolu’nun belli kesimlerine kadar ulaşabiliyor. İzmir bir kere lojistik sorununu çözmeli. İhracat anlamında sorunlar çözülmeli ve İzmir Mobilyası dünyaya tanıtılmalı. Birazda bu şekilde çalışma yapılmalı. İzmir birazda havayollarında sıkıntı yaşıyor. İzmir İstanbul aktarmalı olduğu sürece çok fazla gelişim sağlayamaz. Fuarlarda bu konuda sıkıntılar zaten gün yüzüne çıkıyor. Bütün ülkelere uçabilecek bir havaalanımız var ama Ortadoğu ülkelerine direk uçuşlarımız yok. En azından bu yapılmalı. İstanbul üzerinden yoğunlaşmamalı. Şuanda İstanbul belki Türkiye’nin yarı kapasitesine sahip bir havaalanına sahip ve tüm ülkelerden oraya firmalar geliyor. Ama öbür illerimize de adaletli bir dağılım gerçekleşmiyor. İzmir’i, Adana’sı, Ankara’sı, Bursa’sı, Mersin’i de kalkınmalı. Örneğin Ankara’da aynı sorunu yaşıyor. Bu anlamda ulaşım sorunu mutlaka çözülmeli.

Salih Erkek: Bizler Gazetem İzmir ailesi olarak bu fuara katkı koyduk. Standları çektik ve tek tek salonları dolaştık. Bu anlamda genel olarak bakıldığında fuarın tanıtımı tam anlamıyla yapıldı mı?

Seyfi Dağ: Tabi ki işin pazarlama konusuna gelindiğinde siz istediğiniz kadar çırpının sizi insanlar tanımayabilir. Basının bu konuda çok büyük bir desteği var. Yazılı ve görsel basının desteklerine çok teşekkür ediyorum. Sizin gibi bir çok basın mensupları oradaydı. Tabi ki bu biraz daha önemsenmeli. Basın mensubu arkadaşlarımız ellerinden geleni yapıyorlar ama her tarafa ulaşamıyorlarsa buna bir şey yapılmalı. Örneğin Çin’de yapılan fuarlarda devlet katkılı o işin içerisinde olan yetkililer yurt dışındaki kişileri davet ediyor, uçak parası ve otel masraflarını dahi karşılıyorlar. Gelin bizim ülkemize ellerinden geleni yaparlar. Bu sayede hem fuarı, hem fabrikayı hem ürünü tanıtıyor hem de ihracat yapıyor. Bizim burada ihracatçı birlikleri, sanayi ve ticaret odaları biraz daha katkı vermeli. Fuardan önce böyle bir çalışma yapılsın tarzı Efor Fuarcılığa teklifler yapıldı. Fuardan 1-2 ay önce hangi ülkelere gidilecekse o ülkelere gidip davetlerimizi yapalım uçak biletlerini karşılayalım denildi ama sonrasında dönüş sağlanmadı. Dediğim gibi bu iş sadece Efor Fuarcılık’la kalmıyor. Sektör temsilcileri bu anlamda bir dahaki fuarı nasıl yapabilir diye çalışmalı. Katılımcı firmaların da görüşleri alınmalı diye düşünüyorum.

Salih Erkek: İlk ihracatı İsrail ile siz yapmıştınız. O süreç nasıl gelişmişti. Bu konudaki görüşlerinizi anlatır mısınız?

Seyfi Dağ: 1999 yılından biz İsrail’li bir firmayla görüştük. Benim için o yıllarda hep büyük hedeflerim vardı. Bir ilk olmak için çok uğraşırım, bu her anlamda böyle. Mobilya sektörünü de çok seviyorum. Bizi yetiştiren insanlar var onlara da teşekkür etmek istiyorum. Sadece kendimizi değil bizden sonra gelecek olan nesili de düşünmemiz gerekiyor. Bu anlayışla biz hep ilkleri zorlamaya çalıştık. 1999 yılından 2010 yılına kadar İsrail ile 12 milyon dolarlık bir ihracat yaptık. Küçük büyük dinlemeden bütün firmalardan alışveriş yaptılar. Ben bir de kendi müşterimi herkesle paylaştım. Bugün bakıldığında aynı firma İzmir’den tekrar mal almaya çalışıyor. 2005-2006 yıllarında oda da bu anlamda bir çalışma yapılsın diye dile getirdim ilk çıkışı nereye yapalım diye düşündük ve Libya’yı seçtik. 93-94 yıllarında Libya ile birçok sektörde alışverişler yapılmıştı. Tabi o yıllarda bir çok sıkıntılar yaşanmıştı. Gemilere limanda cezai uygulamalar yapılınca insanlar biraz hakir görüldü. Bizde oda da bu kararı çıkartamayınca odalar birliğine gittik. Bu işi çözelim ve oradan müşteri getirelim istedik. Bir hareketlilik kazanılsın istedik. Odalar birliği maddi katkı verebilirse bu işin peşini bırakmayalım dedik. Sağ olsunlar uçak biletimiz, otel ve harcıraha kadar bize destek oldular. Bizde Libya’ya gittik ve önümüzde bir mobilya fuarı da vardı. Büyükelçi bu anlamda bize çok destek verdi ve kendi bölgesinde olan firmalara gidecek olanlara 6 aylık vizeyi hemen veririm diye bir jest yaptı. Sonrasında 183 tane firmayı biz İzmir mobilya fuarına getirdik. O yıllarda altın yılları yaşandı. Bugün Türkiye ile Libya arasında bir alışveriş yapılıyorsa bu bizim o yıllardaki çalışmalarımızın eseridir. İzmir Uluslararası marka olacak diye düşünüyorum. Bu ya olacak ya olacak.

Salih Erkek: Son olarak söylemek istedikleriniz nelerdir?

Seyfi Dağ: Karabağlar'daki esnaf sokak arasına sıkışıp kaldı. Otopark sorunumuz var, büyük araç yüklemelerinde çok zorluklar yaşanıyor. İzmir Büyükşehir ve Karabağlar Belediye Başkanlarından rica ediyoruz bu soruna el atsınlar. Bize yer gösterilsin, büyükşehir bu konuyu çözemeyecekse söylesinler gidelim merkezi hükümetin kapısını aşındıralım gerekirse kapısında yatalım. Şuanda İzmir mobilya sektöründe 50 bin kişi çalışıyorsa sanayileştiğimiz zaman bu sayı 250 binlere çıkacak, yaklaşık 200 bin kişilik istihdam sağlanacak. Bu konuya önem verilmesi gerekiyor.

YORUMLAR

  • 0 Yorum