Üvey kızının gözü önünde göğsünden vurdu!

Olay, dün saat 10.30 sıralarında, merkez Yakutiye ilçesine bağlı Murat Paşa Mahallesi'nde meydana geldi. İddiaya göre, eşi ve üvey kızına sürekli şiddet uygulayan M.A., olay günü de eşine bağırmaya başladı. Bu sırada evde bulunan P.A., tartışan anne ve üvey babasının yanına gitti. M.A., üvey kızına tokat atarken, tabancayı da eline almak için davrandı. Bu sırada korkan anne M.A., kapıyı kapatmak istedi; ancak eşi engel oldu. M.A., silahla karısına ateş ederek, göğsünden vurdu. Kanlar içinde kalan annesine sarılan P.A., "Polis geldi" yalanıyla üvey babasının dikkatini dağıtıp, odanın kapısını kilitledi. P.A., kısa süre sonra ihbarıyla gelen sağlık ve polis ekiplerine pencereden anahtarı atıp, eve girmelerini sağladı. Polisler, M.A.'yı gözaltına aldı. Sağlık ekibi ise göğsünden girip, sırtından çıkan mermiyle ağır yaralanan kadını ilk müdahale sonrası ambulansla Atatürk Üniversitesi Yakutiye Araştırma Hastanesi'ne götürdü. Hemen ameliyata alınan M.A., ardından Göğüs Cerrahisi Ana Bilim Dalı servisine yatırıldı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen M.A. da çıkarıldığı mahkemece 'kasten adam öldürmeye teşebbüs' suçundan tutuklanarak, cezaevine gönderildi.


'EVE 5 GÜNLÜK EKMEK ALIP, DIŞARI ÇIKILMASINA İZİN VERMİYORDU'

Hastane odasında yaşadıklarını anlatan M.A., kızı P.A.'nın babasından ayrıldıktan sonra 2005 yılında eşini kaybeden ve 4 çocuk babası olan M.A. ile evlendiğini söyledi. Olay anını gözyaşlarıyla aktaran M.A., "Eşim, olaydan 1 gün önce kapıları kilitledi ve anahtarları aldı. Ben de oğluna telefon açtım. 'Hayatımız tehlikede ne yapacağım? Karakola gideceğim' dedim. O da bana 'Saçmalama bir şey yapmaz' dedi. Sabah oğlu, telefon açtı. Telefona kendisi cevap vermedi, benim cevap vermemi istedi. Telefona cevap verdim ve 'Babanıza acilen bir şey yapın, benim ve kızımın hayatı tehlikede' dedim. O anda mutfağa girdi ve kızıma vurdu. Ben de kızıma neden vurduğunu sordum. Bana küfretti. Kızımın odasına gittik. Kapıyı kilitlemeye çalıştım, o da tekmeledi. Ben de açamasın, diye kapının kulpuna asıldım. Önce ses geldi sonra kan sıçradı. Daha sonrasını bilmiyorum. Korkuyorum, zaten sürekli şiddet uyguluyordu. Eve haftada 5 günlük ekmek alıyordu, kimsenin dışarı çıkmasına izin vermezdi" diye konuştu.

'ÖLDÜRÜCÜ BÖLGEYE ATEŞ ETMİŞ'

M.A.'nın avukatı Serkan Tanas ise "Olaydan sonra tutuklanan şahıs, evde hem kızını hem de müvekkilimi öldürmeye teşebbüs etmiştir. Canlarını kurtarmak için kızı ile odaya giren anne, ateş edilerek, kızının gözleri önünde, kanlar içinde yere serilmiştir. Adalet kısmen de olsa tecelli etmiştir çünkü şahıs tutuklanarak, cezaevine gönderilmiştir. Bu sürecin sonuna kadar takipçisi olacağız. Kadına şiddet tabi ki Türkiye'nin kanayan bir yarasıdır. Müvekkilimizin ölmemesi büyük mucizedir çünkü öldürücü bölgesi olan kalp bölgesine tek el ateş edilmiştir. Müvekkilim, şu an hastanede yatmaktadır. Ölmemesinin sebebi olarak doktorlar erken müdahaleyi ve takdir eden kaderin bir durumu olarak görmektedirler" dedi.