100. yıla doğru
Yayınlanma :
28.10.2022 21:20
Güncelleme
: 28.10.2022 21:20
Yoksa, Türklerin ana dili hiçbir zaman Arap ve Farsça’dan karıştırılmış bir dil olmadı. Biz Türkler çok iyi biliyoruz ki tarihte Türklerin konuştuğu dillerin Arapça ve Farsça ile alakası yoktu.
Eski Türk medeniyetlerini ve dillerini araştırın, göreceksiniz ki yüzyıllar boyunca Türkçe konuşulmuş.
Osmanlı’da bile halk Türkçe konuşurdu. Yazı dilinde Arapça kullanılırdı.
Dolayısıyla bugün Cumhuriyetin imkanları ile bu günlere gelenler, tarihi de bilerek çarpıtma yoluna gidiyorlar.
Osmanlı’da okuma yazma bilenlerin oranı yüzde beşti.
Cumhuriyet ile birlikte; halk, okuma yazma seferberliği ile konuştuğu dili okumaya-yazmaya başladı.
YAŞASIN CUMHURİYET
Cumhuriyet “özgürlüktür”
Cumhuriyet “kimsesizlerin kimsesidir”,
“Cumhuriyet fazilettir”.
Cumhuriyet Atatürk’ün Türk Milleti’nin karakterine en uygun gördüğü yönetim biçimidir.
“Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir.” diyen Atatürk şu vurucu cümlelerle görüşlerini 1921 yılında yaptığı konuşmasında ifade etmiştir:
“ Ben, milletimin ve büyük atalarımın en kıymetli mirasından olan bağımsızlık aşkı ile yaratılmış bir adamım! Çocukluğumdan bugüne kadar ailevi, kişisel ve resmi hayatımın her safhasını yakından tanıyanlarca bu aşkım bilinir. Bence bir millete şerefin, haysiyetin, namusun ve insanlığın yerleşmesi ve yaşaması, mutlaka o milletin hürriyet ve bağımsızlığına sahip olmasına bağlıdır. Ben, yaşayabilmek için mutlaka bağımsız bir milletin evladı kalmayalım! Bu sebeple milli bağımsızlık, bence bir hayat meselesidir.”
Atatürk’ün hem Türk milletine en uygun gördüğü hem de kendi karakterinin özgürlük ve bağımsızlıktan yana olduğunu belirttiği yönetim şeklini karşılayacak olan Cumhuriyet 29 Ekim 1923 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde ayakta alkışlanarak kabul edilmiştir.
Cumhuriyet insanca yaşamanın, herkesin yasalar önünde eşit olmasının, ayrımcılığın ortadan kaldırılmasının yasalarca güvence altına alınmasıdır.
Devlet yönetimi babadan oğula geçmez. Seçimlerle seçilenler yine seçimlerle görevini sonlandırırlar.
Cumhuriyet rejimi gücünü geniş halk kitlelerinden alır. Zorbalık, güç kullanma, dayatma yoktur.
Cumhuriyet yönetimi ile demokratik kuralları birlikte yönetime geçiren Atatürk, halkına özgürlük, bağımsızlık, insanca yaşama, özgürce düşünme ve bunu özgürce söyleyebilme, yasalar önünde eşit olma gibi temel hak ve özgürlükleri devletin garantisi altına almıştır. Bu yüzdendir ki Türk halkı, Ata’sının yönetime geçirdiği Cumhuriyet’i sevmiş, benimsemiş, milli benliğine uygun olmayan esaret yönetiminden sıyrılmıştır. Ve yine bu yüzden cumhuriyeti koruma ve sürdürme konusunda asla taviz vermeyecektir.
Bu konuda Atatürk yine Türk gençliğine güvenmiş ve geçlere şöyle seslenmiştir:
“Gençler!
Cesaretimizi takviye ve devam ettiren sizsiniz. Siz almakta olduğunuz eğitim ve kültürle, insanlık meziyetinin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli timsali olacaksınız.
Ey yükselen yeni nesil! İstikbal sizsiniz. Cumhuriyet’i biz kurduk, onu yükseltecek ve devam ettirecek sizsiniz.”
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: