Efendim vatandaş denize giriyormus.. Boğulmuş..
Etraftan koşturup hemen şahsı dışarı çıkarmışlar ve suni teneffüs falan yapmışlar ama çok geç kalınmış.
Haliyle maalesef vefat etmiş.
Allah rahmet eylesin..
Her ölüm erken, her ölüm üzücüdür..
Tabi insanlar cesedi kumsala yatırıp üzerini örtmüş ve doğal olarak savcıyı beklemeye başlamışlar.
Ayni kumsalda çoluk çocuk da denize girmeye devam etmişler.
Ama televizyoncu bu halkı öyle bir anlatıyor ki; Zannedersin kumsaldaki herkes bir kere adama vurup öldürdüler..
Vay efendim ölümü umursamaz bir toplum varmış..
Vay efendim cesedin yanında denize girmişler
Vay efendim kimse kimseye saygı göstermiyormuş ..
Ne yapsın istiyorsunuz vatandaş?
Kırk yılda bir binbir eziyetle geldiği denizden çıkıp evine mi gitsin?
O deniz heveslisi çocukları toplayıp eve götürmek kolay mı?
Evet doğru..
Toplum olarak genel anlamda uyustugumuz doğru..
Bana dokunmayan yılan bin yaşasın dediğimiz doğru..
Ama bunları kimin söylediği, vatandaşı kimin eleştirdiği de önemli..
Eğer ölüye saygıyı bu televizyonlardan ogreneceksek biz hapı yutmusuz demektir
Meselâ;
Yedi şehit verdigimiz gece hiç Survivor'un iptal edildiğini gören var mı?
Ikı sehit verdiğimizde Çarkıfelek'in yayından kaldırıldığını gören var mı?
Depremde evsiz kalan insanların hatırına Magazin programlarının ötelendiğini gören var mı?
İnsanların evini sel götürdüğünde eğlence programlarına ara veren bir televizyon kuruluşu gören var mı?
Yok !..
İnsanları uyusturan televizyonlar sayesinde yok!
Saygıyı bu televizyonlardan öğreneceksek, saygısız olmayı tercih ederiz.
Dinime söven bari müslüman olsa..
İşiniz gücünüz sokaktaki adamı hakir görmek!
Çakallar..
Abidin Tekin'in kaleminden... DİNİME SÖVEN...
DİNİME SÖVEN...
Yayınlanma :
23.07.2020 12:22
Güncelleme :
23.07.2020 12:22
