Gazetem İzmir – Gazetem İzmir İmtiyaz Sahibi Salih Erkek, sivil toplum alanında 14 yılı aşkın süredir özveriyle görev yapan, İzmir ve çevresinde faaliyet gösteren 700’ü aşkın STK’nın idari ve mali yapılanmasında önemli rol üstlenen Ahmet Güral ile bir araya geldi. STK dünyasının perde arkasındaki isimsiz kahramanlarından biri olarak anılan Güral, bugüne kadar yürüttüğü çalışmalardan Türkiye’nin gündemine, sivil toplumun geleceğinden siyasete olan mesafesine kadar pek çok konuda gazetemize özel açıklamalarda bulundu.
“Görev adamıyım” diyerek sorumluluktan kaçmayan yapısıyla tanınan Güral, barış sürecine dair umut veren gelişmeleri ve STK’ların bu yeni dönemde üstlenebileceği rolleri de samimi bir dille değerlendirdi.
Salih ERKEK: Sayın Ahmet Güral, öncelikle bu röportaj fırsatını bize sunduğunuz için teşekkür ederiz. Sizinle hem güncel konuları hem de ülkemizin gündemine dair görüşlerinizi konuşmak istiyoruz.
Ahmet GÜRAL: Öncelikle, İzmir’imizin kıymetli basın organlarından biri olarak gördüğüm, değerli büyüğüm Sayın Salih Erkek’in sahibi olduğu gazetenizde yer almak ve bu röportajı gerçekleştirmek benim için büyük bir onur. Bu vesileyle sizlere içten teşekkür ediyorum.
İzmir ve çevre illerde faaliyet gösteren 700’ü aşkın sivil toplum kuruluşunda (STK) İdari ve Mali Sorumlu olarak görev yapmaktan büyük bir mutluluk ve gurur duyuyorum. Bu STK’lar arasında çok değerli konfederasyonlarımız, hemşehri ve federasyon yapılarımız yer alıyor. Ülkemize ve özellikle İzmir’imize katkı sağlayan bu yapılarla çalışmak benim için büyük bir ayrıcalık.
Yaklaşık 14 yıl önce, bir STK’nın ricasıyla çıktığım bu yolda bugün 14. yılımı tamamlamış bulunuyorum. Bu süreçte ülkeme ve şehrime katkı sağlayabildiysem, ne mutlu bana. Bu vesileyle, bana bu imkanları sunan tüm STK yöneticilerimize sizin aracılığınızla gönülden teşekkür etmek isterim.
Projelerinden etkinliklerine, çalıştaylardan toplantılarına kadar birçok faaliyette yer aldım. Bir nebze de olsa katkım olduysa, bu benim için büyük bir gurur kaynağıdır.
“STK’ların Üzerindeki Yükleri Hafifletmek İçin Çalışıyorum”
Bugün geldiğimiz noktada, Dernekler Kanunu’nun da gelişim sürecine girdiğini görmek bizleri umutlandırıyor. Önümüzdeki dönemde e-defter sistemine geçişin sağlanmasıyla birlikte STK’larımız üzerindeki mali ve idari yüklerin azalacağına inanıyorum.
Bu konuda yıllardır İçişleri Bakanlığı’mız ve ilgili müdürlüklerle istişarelerde bulunuyorum ve bulunmaya da devam edeceğim. Özellikle STK’larımızın en önemli ihtiyaçlarından biri olan ofis sorununun çözümü için STK yerleşkelerinin artırılması yönünde çalışmalar yürütüyorum. Bu konuda İzmir Kent Konseyi Başkanı Sayın Özgür Topaç ile de düzenli istişarelerde bulunuyorum. Kendisine buradan bir kez daha başarılar diliyorum.
“Hiçbir Partide Üyeliğim Yok, Ama Her Göreve Hazırım”
–Peki Ahmet Bey, bu noktada sormak isteriz: Siyasi düşünceniz nedir? Ülkemizin mevcut gündemini nasıl değerlendiriyorsunuz? STK’ların bu konularla ilgili yaklaşımlarını da bizimle paylaşır mısınız?
Tüm siyasi partilerimizin değerli temsilcileriyle görüşmelerim oluyor. Sağ olsunlar, beni yanlarında görmek istediklerini ifade ediyorlar. Ancak şu an hiçbir siyasi partiye üyeliğim bulunmamaktadır.
Ben kendimi bir görev insanı olarak görüyorum. Ekibim ve çalışma arkadaşlarımla birlikte, doğduğum, büyüdüğüm ve yaşadığım şehir için elimden gelenin fazlasını yapmaya daima hazırım.
Ülkemizin 12 Mayıs 2025 itibariyle yaşadığı önemli gelişmelerden biri, PKK’nın silah bırakma ve fesih kararı oldu. Bu, barış ve kardeşlik adına atılmış son derece önemli bir adımdır. Şahsım ve danışmanlığını yürüttüğüm STK’lar adına bu gelişme büyük bir memnuniyetle karşılanmıştır.
Bu süreçte emeği geçen herkese sizin aracılığınızla teşekkür ediyorum. Türkiye yaşanacak çok güzel bir ülke. Zaten yıllardır kardeşçe bir arada yaşıyoruz; bu gelişmelerin ardından daha da güçlü bir barış ortamı oluşacağına yürekten inanıyorum.
STK’larımız ise genelde siyasetten uzak durmaya özen gösteriyor. Bu yaklaşımı en doğru yol olarak görüyorum.
Salih ERKEK: Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Ahmet GÜRAL: Sizlere bir kez daha teşekkür ediyorum. Bu röportaj vesilesiyle düşüncelerimi paylaşma imkanı bulduğum için mutluyum. Sevgi ve saygılarımı sunuyorum.