AK Parti'nin 7. Büyük Kongresi Ankara'da yoğun güvenlik ve korona önlemleri eşliğinde başladı. Salonda büyük coşku yaşanırken, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 2023 Manifestosu'nu açıklayacağı konuşma bekleniyor. Öte yandan kurultayda parti yönetimiyle ilgili bomba değişiklikler de yapılacak. Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, AK Parti 7. Olağan Büyük Kongresi'nin yapıldığı Ankara Spor Salonu'nda 'manifesto' didedi konuşmasını yapıyor.
Erdoğan dövizde yaşanan dalgalanmayla ilgili ilk kez konuştu ve "Son bir kaç gündür piyasalarda yaşanan dalgalanmalar, Türkiye ekonomisinin temellerini, gerçek dinamiklerini, taşıdığı potansiyeli ve yarınını kesinlikle yansıtmıyor" dedi. "Sadece kendilerini güvende hissetmek amacı ile evlerinde döviz ve altın tutan vatandaşlarıma buradan bir çağrıda bulunuyorum" diyen Erdoğan şöyle devam etti: "Bu vatandaşlarımdan, milli servetimiz olan evlerindeki döviz ve altını, çeşitli finans araçlarına yatırarak, ekonomiye ve üretime kazandırmalarını istiyorum."
İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları...
- AK Parti 7.Olağan kongremize hoş geldiniz. Sizlerin şahsında kalbi memleket sevdası ile çarpan genci, kadını, erkeği, yaşlısı herkesi selamlıyorum. Bu memleketin kalkınması için gecesini gündüzüne katanları selamlıyorum. Vatanın her karışını alınteri ile sulayan işçiyi, çiftçiyi her meslekten kardeşimi selamlıyorum.
- Hangi mezhep ve meşrepten olursa olsun 84 milyon insanın hepsini selamlıyorum. İstiklal ve istikbalimiz için canlarını ortaya koyan şehitlerimizi, gazilerimizi ve bugün de aynı mücadeleyi sürdüren tüm kahramanlarımızı selamlıyorum. Gözü ve gönlü Türkiye'de olan, bu salonda olamasa da kalbi burada atan tüm kardeşlerimizi selamlıyorum. Rahman ve rahim olan Allah'ın adıyla.
- Yalnız sana ibadet eder, yalnız senden yardım dileriz, bizi doğru yola, nimet verdiklerinin yoluna ilet. Duamızı kabul buyur. Her işimizi olduğu gibi, insanlığa ümmete hizmet mücadelemizin yeni bir safhasının ilk adımı olan kongremize de duamız ile başlıyoruz.
- Biz hangi başarıları kazandıysak, hepsini bu iman ve azim ile gerçekleştirdik. Bundan sonra da aynı hissiyat ile sıratı müstakim üzere yol yürümeye devam edeceğiz. Eksikten ve yanlıştan uzak olan yalnızca Rabbimizdir. Biz fanilerin yanlışı olmuştur, olacaktır. Önemli olan azmi güçlü tutmaktır. Gerisi Allah'ın izni, milletimizin takdiridir. Niyet hayır, akıbet hayır olsun.
Cumhur İttifakı mesajı, MHP ve Bahçeli'ye özel teşekkür
- MHP'ye ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye, büyük ve güçlü Türkiye için bizimle birlikte yürüdükleri için kendilerine şükranlarımı sunuyorum. Milletimizin 15 Temmuz'da meydanlarda kurduğu Cumhur İttifakı'nı Meclis'te koruyup sürdürdük. Cumhur İttifakı'n mensup her bir kardeşime ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
- Türkiye'yi önce 2023 hedefleri sonra 2053 vizyonuna Cumhur İttifakı ile inşallah kavuşturacağız.
- AK Parti Büyük Kongreleri, kadrolarımızı yenilediğimiz, bugüne kadar gerçekleştirdiğimiz hizmetlerin muhasebesini yaptığımız, vizyonumuzu güncellediğimiz demokrasi şölenleridir.
- Ekim 2003'teki ilk olağan kongremizde, "Herşey Türkiye için, bu ışık hiç sönmeyecek" diyerek yola çıkmıştık.
Kasım 2006'daki ikinci olağan kongremizde, "Türkiye'nin Partisi, Türkiye'nin lideri" diyerek milletimizle kucaklaşmıştık.
- Ekim 2009'daki üçüncü olağan kongremizde, "Biz birlikte Türkiye'yiz" diyerek ülkemizi kucaklamıştık.
- Eylül 2012'deki dördüncü olağan kongremizi, "Büyük millet, büyük güç, hedef 2023" diyerek taçlandırmıştık.
- Eylül 2015'deki beşinci olağan kongremizde "2023 kararlılığımızı" tekrar vurgulamıştık.
- Ağustos 2018'deki altıncı olağan kongremizi, "Millet bir hedef bir" diyerek gerçekleştirmiştik.
- Bugün de "İnandığın yolda yürü" diyerek hazırlandığımız yedinci olağan kongremizi, "Türkiye için güven ve istikrar" azmiyle topluyoruz.
Tek parti faşizminden darbe ve vesayet cenderesine...
- Her büyük kongremizde vizyonumuzu daha ileriye taşıdık, hedeflerimizi daha büyüttük, eser ve hizmet siyasetimizi daha güçlendirdik. Biz, siyasetin, sadece geçmişle değil, aynı zamanda bugünle, güncelle de sınırlı kalmaması; yarını, geleceği, umudu kucaklaması gerektiğine inanan bir mefkûreye sahibiz.
- Asırlarca 3 kıta 7 iklimi idare etmiş devletini, 7 düvelin leş kargaları gibi başına üşüşmesiyle kaybeden milletimizin, İstiklal Marşımızda ruh ve vücut bulan zaferinin hikmetini arayanlar, önce buraya bakmalıdır.
- Tek parti faşizminden darbe ve vesayet cenderesine, bunların yol açtığı siyasi, sosyal, ekonomik krizlerden, bölgesel ve küresel tehditlere kadar nice zorlu mücadeleyi, yine aynı anlayışla yürüttük.
- Geçtiğimiz 19 yılda, Türkiye'yi demokraside ve kalkınmada dünyanın en ileri ülkeleri seviyesine getirmek için attığımız her adımda, gücümüzü ve cesaretimizi, milletimizin binlerce yıllık bu birikiminden aldık.
Bu sefer başaramayacaksınız...
- Ülkemizi ve milletimizi, sürekli kendi iç sıkıntılarıyla meşgul ederek, son iki asırdır bu tür köklü değişimlerin dışında tutanlar, yine aynı oyunun peşindeler. Ama bu defa başaramayacaklar. Çünkü bu defa farklı bir Türkiye var. Bu defa, kökenine, inancına, meşrebine bakmaksızın 84 milyon vatandaşıyla 'Tek Millet' diyen bir Türkiye var.
- Bu defa, rengini şehitlerinin kanından alan bayrağını en tepeye dikmekteki kararını 'Tek Bayrak' diyerek haykıran bir Türkiye var. Bu defa, vatanının tek bir karışına dahi göz dikenlere dünyayı dar edeceğini Tek Vatan' diyerek ortaya koyan bir Türkiye var. Bu defa, binlerce yıllık devlet silsilesinin son temsilcisi Cumhuriyetini ilelebet payidar kılmak için Tek Devlet diyerek canını dişine takan bir Türkiye var.
Ellerinden gelse yağmurlu havada bir bardak su vermeyecekler
- Bu defa, sadece elindekilere sahip çıkmakla yetinmeyen, yeni küresel siyasi ve ekonomik düzende hak ettiği yeri alma kararlığını 2023 hedefleriyle, 2053 vizyonuyla, 2071 idealiyle gösteren bir Türkiye var. Bu defa, üzerinde asırlardır sahnelenen senaryoları yırtıp atan, bilhassa da son 8 yıldır önüne kurulan tuzakları birer birer yıkıp geçen, hedeflerinden asla kopmayan bir Türkiye var.
- Ellerinden gelse, "yağmurlu havada ülkemize bir bardak su vermeyecek" olanların her gün karşımıza yeni dayatmalarla çıkmaları, bizi yolumuzdan döndüremedi, döndüremeyecektir.
- "İman varsa imkan vardır" inancıyla, 21'inci yüzyılın kapılarını, hem milletimiz, hem tüm insanlık için açmak için yola çıkıyoruz.
- Uzunca bir süredir takip ettiğimiz rotamızın adı olan 2023 hedeflerimizi yeni bir başlangıç haline dönüştürerek, 21'inci yüzyılı ve ötesini kuşatacak büyük ve güçlü Türkiye'yi inşa ediyoruz.
Yine aynı oyunun peşindeler ama...
- Türkiye ne zaman demokrasi ve kalkınma hamlesine girişse, karşısına içeriden ve dışarıdan nice engeller çıkartıldı.
- Ülkemizi ve milletimizi, sürekli kendi iç sıkıntılarıyla meşgul ederek son iki asırdır köklü değişimlerin dışında tutanlar, yine aynı oyunun peşinde. Ama bu defa başaramayacaklar. Çünkü bu defa farklı bir Türkiye var.
- Rahmetli Menderes'in ve rahmetli Özal'ın çabalarıyla, rahmetli Erbakan ve rahmetli Türkeş'in dirayetli duruşlarıyla elde edilen kazanımlar, bizi ancak 2000'lerin başına kadar getirmeye yetebildi.
- AK Parti, milletimizin tarih ve medeniyet iddiasının temsilcisi olarak iktidara geldiğinde, karşımızda her şeyiyle tel tel dökülen bir ülke vardı. Demokrasimiz yaralıydı, kalkınmamız eksikti, huzurumuz kaçıktı, ama hamdolsun inancımız ve umudumuz dipdiriydi.
- AK Parti, milli iradenin üstünlüğünü tam manasıyla tesis ederek Türkiye'de demokrasiyi güçlendirdi. AK Parti, 81 vilayetimizin tamamını, eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye, sanayiden spora her alanda yaptığı yatırımlarla kalkındırdı.
- AK Parti, kesintisiz reformlarıyla ülkemizin muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkma mücadelesini adım adım ileriye taşıdı. Bu tarihi dönüşümü en güzel rakamlar anlatıyor. Şimdi sizlere, hükümetlerimiz döneminde yaptığımız icraatları, olabilecek en özet haliyle hatırlatmak istiyorum.
Eğitimde bugüne kadar neler yapıldı?
- İktidara geldiğimizde ülkemizi eğitim, sağlık, güvenlik ve adalet üzerinde kalkındıracağımızın sözünü vermiştik. Bunun için de icraatlarımızı hep bu sırayla anlatıyoruz. Önce EĞİTİM dedik ve bütçede önceliği her zaman bu alana verdik.
- Milli eğitim bütçesini 2002'deki 7,5 milyar lira seviyesinden aldık, 2021 yılı itibariyle 147 milyar liraya çıkardık. Yükseköğrenim bütçemizi ilave ettiğimizde bu rakam 212 milyar liraya ulaşıyor. Resmi-özel dâhil tüm okullarımızın sayını 50 bin 877'den 87 bin 678'e, derslik sayımızı 343 binden 600 bine yükselttik.
- Yıllarca vatandaşımızın üzerinde yük olan okul kitaplarını, her seviyede ücretsiz olarak çocuklarımızın hizmetine sunuyoruz. Bugüne kadar toplam 693 bin öğretmenimizin atamasını gerçekleştirdik. Eğitimi 4+4+4 şeklinde kademelendirerek, zorunlu eğitimi 12 yıla yükselttik. Üniversite sayımızı 76'dan 207'ye, üniversite öğrencisi sayımızı 1,5 milyondan 8 milyonun üzerine çıkardık.
- Üniversiteye girişteki okul katkı puanlarını, katsayı farklılıklarını, üniversite harçlarını kaldırdık. Maarif Vakfımız ile 43 farklı ülkede dostlarımıza eğitim desteği veriyoruz. Yükseköğrenim yurtlarının hem kalitesini yükselttik, hem de yatak kapasitesini 282 binden 700 bin sınırına getirdik.
- Lisans öğrencilerine verilen kredi veya burs rakamlarını, aylık 45 liradan aldık, bu yıl itibariyle aylık lisansta 650 liraya, yüksek lisansta 1.300 liraya, doktorada 1.950 liraya yükselttik. Gençlik merkezi sayımızı 9'dan 364'e çıkartarak, ülkemizin her köşesine yaygınlaştırdık.
Sağlık alanında neler yapıldı?
- Sağlık alanında, hastanelerdeki yatak sayımızı 164 binden 253 binin üzerine, nitelikli yatak sayımızı 19 binden 162 bine çıkardık.
- Halkımıza daha iyi hizmet vermek için 378 binden devraldığımız sağlık çalışanı sayımızı, bugün 1 milyon 177 bine ulaştırdık.
- Hekim sayımız, 2002'deki 92 bin seviyesi iken, bugün 174 bini geçti.
- Sağlıktaki kalitenin önemli göstergelerinden olan ambulans başına düşen nüfus sayımızı 107 binlerden 14 binlere indirdik.
- İlkini 2017 yılında Yozgat'ta açtığımız şehir hastanelerimizin sayısını 17'ye, toplam yatak kapasitesini de 22 bin 600'e yükselttik.
- Halen 9 şehir hastanemizin inşası, 3'ünün ihale süreci, 3'ünün de proje çalışmaları devam ediyor.
- Bunlar da tamamlandığında, toplamda 43 bin 158 yatak kapasiteli 32 şehir hastanesini ülkemize kazandırmış olacağız.
Sosyal hizmetlerde neler yapıldı?
- Son 18 yılda ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza toplamda 411 milyar lirayı aşan tutarda yardım yaptık.
- Engelli aylığını, 2002 yılındaki ortalama 24 lira seviyesinden 2021 Ocak itibariyle ortalama 914 liraya çıkardık.
- Kamudaki engelli istihdamı 2002 yılında sadece 5 bin 777 iken, bugün 58 binin üzerindedir.
- Yaşlılık maaşını, 2002 yılında aylık 24 liradan aldık, 2021 Ocak ayı itibariyle 763 liraya yükselttik.
- Net asgari ücret 2002 yılında 184 lira iken, bu yılbaşı itibariyle 2 bin 825 lira olarak uygulanıyor.
Adalet alanında neler yapıldı?
Adalet en çok hassasiyet gösterdiğimiz alanlardan biridir. Hâkim, savcı ve diğer personel sayısını yüzde 176 oranında artırarak, yargının insan kaynağı kapasitesini güçlendirdik. İktidara geldiğimizde 9 bin 349 olan hâkim-savcı sayısı, FETÖ'cü hainlerin yol açtığı tahribata rağmen, bugün 21 bin 651'e ulaştı.
- İstinaf uygulamasını başlatarak 15 bölge adliye mahkemesi ve 8 bölge idare mahkemesini devreye almak suretiyle temyizdeki yığılmaların önüne geçtik.
- İnşa ettiğimiz 274 adalet hizmet binasıyla, hem yargı mensuplarımıza, hem de vatandaşlarımıza en iyi fiziki şartları sağlamanın gayreti içinde olduk.
Güvenlik hizmetlerinde neler oldu?
- Güvenlik; milletimize söz verdiğimiz şekilde önceliklerimizin daima en başında gelmiştir. PKK başta olmak üzere tüm terör örgütlerini hezimete uğratarak, ülkemiz sınırları içinde eylem yapamaz hale getirdik.
- Muhtarlarımızın vatandaşlarımıza daha etkin hizmet verebilmelerini sağlayacak mekanizmaları kurarken, muhtarlarımızın özlük haklarında çok önemli iyileştirmeler yaptık.
Ulaştırma alanında neler yapıldı?
- Ulaştırma; geçtiğimiz 19 yılda toplam 932 milyar lira tutarında yatırım yaparak, ülkemizin altyapısını baştan sona yeniledik, geliştirdik.
- Karayollarında, 6 bin 101 kilometreden devraldığımız bölünmüş yol mesafemizi 28 bin 200 kilometreye, 1.714 kilometreden devraldığımız otoyol uzunluğumuzu 3 bin 523 kilometreye yükselttik.
- Karayolu tünel sayımızı 83'den 438 adete, karayolu tünel uzunluğumuzu 50 kilometreden 595 kilometreye, köprü ve viyadük uzunluğumuzu 311 kilometreden 701 kilometreye çıkardık.
- Osman Gazi Köprüsü, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Nissibi Köprüsü, Avrasya Tüneli, Marmaray, Ilgaz 15 Temmuz İstiklal Tüneli, Erkenek, Cankurtaran, Sabuncubeli, Ovit Tünelleri gurur abidesi projelerimiz arasındadır.
- İstanbul-Bursa-İzmir Otoyolu, Kuzey Marmara Otoyolu, Menemen-Aliağa-Çandarlı Otoyolu, Ankara-Niğde Otoyolunu bu dönemde ağımıza kattık.
- Çanakkale 1915 Köprüsünün de içinde yer aldığı Kınalı-Tekirdağ-Çanakkale-Savaştepe Otoyolu ile Ankara-İzmir Otoyolunun inşası sürüyor.
- Demiryollarında, toplam 1.213 kilometre uzunluğunda hızlı tren ağı inşa ettik. Ülkemizin 11 bin 590 kilometre uzunluğundaki mevcut demiryolu ağını, adeta sıfırdan inşa etmişçesine baştan sona yeniledik.
- İzmir'e İzban'ı, Ankara'ya Başkentray'ı, İstanbul'a Gebze-Halkalı Banliyösünü ve çeşitli şehirlerimizde pek çok metro hatlarını ülkemize kazandırdık.
- Havayollarında, 26'dan devraldığımız havalimanı sayımızı 30 ilaveyle 56'ya çıkardık. İstanbul Havalimanının yıllık 90 milyon yolcu kapasiteli ilk etabını hizmete sunduk. Yurt dışı uçuş noktamızı 60'dan 329'a, uçulan ülke sayısını 50'den 126'ya yükselttik.
- Denizcilikte, tersane sayımız 37'den 83'e, yat bağlama kapasitemiz 8 bin 500'den 18 bin 545'e çıktı. Filyos limanının, Rize İyidere Limanının, Haliç, Tekirdağ, Datça Yat Limanlarının yapımları sürüyor.
İletişimde neler yapıldı?
- İletişimde, 2002 yılında 3 bin olan geniş bant abone sayısı 85 milyona ve 23 milyon civarında olan mobil telefon abone sayısı 84 milyona yükseldi. Bugün 54 milyona yaklaşan e-devlet kullanıcı sayısıyla, bu alanda dünyanın önde gelen ülkeleri arasına girdik.
Çevre ve şehircilik hizmetleri
- 18 yıl önce 145 olan atıksu arıtma tesisi sayısı 1.170'i, yüzde 35 olan atıksu arıtma hizmeti verilen belediye nüfusu oranı da yüzde 89'u buldu. TOKİ kanalıyla ürettiğimiz konut sayısı, hedefimiz olan 1 milyon adete ulaştı. Toplam 35 millet bahçesini hizmete aldık, 22 millet bahçemizi açılışa hazır hale getirdik. Halen 9 millet bahçesi bitme aşamasındayken, 48 millet bahçesinin yapımı ve 33'ünün ihalesi sürüyor.
Tarımda neler yapıldı?
- Tarımda; 2002 yılında 37 milyar lirayı bulmayan Tarımsal Gayri Safi Yurtiçi Hasılamız, geçtiğimiz yıl 333 milyar lirayı geride bıraktı. Tarım ve gıda ürünleri ihracatımız 20 milyar lirayı geçti.
- Çiftçilerimize bugüne kadar ödediğimiz tarımsal desteklerin toplamı 160 milyar liraya yaklaştı. Sadece bu yıl yapacağımız tarımsal destekleme ödemeleri tutarı 24 milyar liradır.
- Türkiye'nin, iklim şartları sebebiyle üretimi sınırlı olan birkaç ürün dışında, tarımda dışa bağımlılığı kesinlikle söz konusu değildir. Geçtiğimiz 19 yılda tarla ve sebze üretimimiz yüzde 20, meyve üretimimiz yüzde 67, süt ve et üretimimiz iki katına yakın artış göstermiştir.
- Orman varlığımızı 20,8 milyon hektardan 22,9 milyon hektara, 175 olan korunan alan sayımızı 616'ya, 16 olan tabiat parkı sayımızı 250'ye çıkardık. Barajlarımızın sayısını 276'dan 600 ilaveyle 876'ya, içmesuyu tesislerimizin sayısını 84'ten 262 ilaveyle 346'ya, sulama tesislerimizin sayısını 1.764'ten 1.457 ilaveyle 3 bin 221'e ulaştırdık.
Ekonomi alanında yapılanlar
- Makroekonomide; satın alma gücü paritesine göre milli gelirde Türkiye'yi dünyada 17'nci sıradan 13'üncü sıraya yükselttik. Dünyayı kasıp kavuran salgına rağmen geçtiğimiz yıl yüzde 1,8 büyümeyle, G-20 ülkeleri arasında ikinci sırada yer aldık. Göreve geldiğimizde vergi gelirlerinin yüzde 86'sını bulan faiz ödemelerini, geçtiğimiz yıl yüzde 16'ya gerilettik.
- Avrupa ülkelerinde yüzde 97'ler, gelişmiş ülkelerde yüzde 130'lar civarında olan borç stokunun milli gelire oranını yüzde 42,6 seviyesinde tutmayı başardık. İhracatımızı 36 milyar dolardan aldık 170 milyar dolar bandına kadar çıkardık.
- Her ay yeni ihracat rekorları kırarak, bu yolda yürümeyi sürdürüyoruz. Son bir kaç gündür piyasalarda yaşanan dalgalanmalar, Türkiye ekonomisinin temellerini, gerçek dinamiklerini, taşıdığı potansiyeli ve yarınını kesinlikle yansıtmıyor.
- Türk sanayisi, salgın dönemindeki performansıyla direncini ve gücünü bir kez daha ortaya koymuştur. Bir süre önce açıkladığımız ekonomideki reform programımızın politikalarını ve takvimini dün akşam itibarıyla ilan ettik.
- Şimdi artık vakit, daha çok çalışma, üretme, gaza basma, hedeflerimize yürüme vaktidir. İktisadi temeli olmayan hareketlere karşı ülkesinin yanında yer alarak, güven ve istikrar mesajımıza sahip çıktıkları için milletimizin tüm fertlerine ayrıca teşekkür ediyorum.
Yeni anayasa açıklaması...
Yeni ve sivil Anayasa teklifimizle ilgili yaklaşımımızı sizlerle paylaşmak istiyorum. Türkiye'nin neredeyse iki asrı bulan Anayasa arayışında, milletimizin içine sinen ve dört elle sarılacağı, sahipleneceği bir metne kavuşamadık. Anayasa çalışmalarımızın tamamı, olağanüstü dönemlerde, olağanüstü şartların dayatmasıyla ve olağanüstü yöntemlerle yapılmıştır.
- Milletin tüm kalbiyle içinde olmadığı bu süreçlerde ortaya çıkan Anayasa metinleri de, daha ilk günden itibaren hep tartışılmalı olmuş, hep değişiklik talepleriyle karşı karşıya kalmıştır. Mevcut Anayasamız, 1960 darbesiyle ilk şekli verilen, 1980 darbesinin ardından da yeniden yoğrularak milletimizin önüne konan bir metindir.
- Darbenin üzerinden silindir gibi geçtiği, terörden bezmiş, ekonomik sıkıntıların altında ezilmiş bir halka silahların gölgesinde onaylatılan bu Anayasa, lafzı ve ruhuyla arkasındaki vesayetçi güçlerin eseridir. İki asırlık Anayasa geçmişimize baktığımızda aşağı yukarı her çeyrek asırda yeni bir Anayasa'yla karşılaşıyoruz.
- 1982 yılında kabul edilen mevcut anayasamızın üzerinden 29 yıl geçti. Yani bu Anayasa, tarihi periyodu içinde de artık geçerliliğini kaybetmiştir. Üstelik bu süre zarfında, Anayasanın neredeyse değişmeyen maddesi kalmadığı halde, yine de ortaya ülkedeki herkesi kucaklayacak bir metin çıkmadı.
- Esasen, dünyaya baktığımızda da Anayasaların daha sık değişiğini görüyoruz. Anayasaları uzun yıllar boyunca değişmeyen ülkeler ise, bu istikrarı, nispeten soyut ve sade metinlere sahip olmalarına borçludur. Türkiye'nin yeni ve sivil bir Anayasa'yı tartışması, hem kendi tarihimizin, hem de gelişen ve değişen dünya şartlarının kaçınılmaz bir gereğidir.
- Nitekim, yeni ve sivil Anayasa teklifimiz, fikri temeli olmadığı için dikkate almayı gerektirmeyen kimi sığ itirazlar dışında, her kesimde olumlu yankı bulmuştur. Peki, biz nasıl bir yeni Anayasa istiyoruz? Bizim baktığımız yerden, bu sorunun tek bir cevabı vardır: Milletimiz nasıl bir Anayasayla yönetilmek istiyorsa, biz de işte öyle bir Anayasa istiyoruz.
- Dolayasıyla; Bu yeni Anayasanın ruhunda millet, yani insan olmalıdır. Bu yeni Anayasanın merkezinde insanın huzuru, refahı, mutluluğu yer almalıdır. Bu yeni Anayasanın özü, tüm değerleriyle, farklılıklarıyla, zenginlikleriyle, hayalleriyle 84 milyon vatandaşımızın tamamını içermelidir.
- Bu yeni Anayasanın temelinde, ülkemizin gücü, güvenliği, istikrarı, kazanımları ve elbette hedefleri bulunmalıdır. Bu yeni Anayasa, "İİnsanı yaşat ki devlet yaşatsın..." diye ifade ettiğimiz kadim devlet anlayışımızla inşa edilmelidir.
- Bu yeni Anayasa, ilhamını ihtişamlı geçmişimizden alan, yönü Türkiye'nin geleceğine dönük, toplumun birlikte yaşama ve geleceğini birlikte kurma iradesinin ürünü asırlık bir sözleşme, bir vizyon belgesi olmalıdır.
- Bu yeni Anayasa, üstat Cemil Meriç'in söylediği gibi, "muhteşem bir maziyi daha muhteşem bir istikbale bağlayan bir köprü" kurmalıdır.
- Velhasıl yeni Anayasa, darbecilerin, vesayetin, şu veya bu dengenin değil, doğrudan milletin Anayasası olmalıdır. Elbette ütopik veya bürokratik değil, millet mahreçli yeni bir Anayasa hazırlamak kolay değildir.
- Daha önce bu çerçevede çeşitli girişimlerimiz oldu. Maalesef, siyasi iklim yeteri kadar uygun olmadığı için, bu çalışmalarımız hep yarım kaldı. Buna rağmen 2011'deki Anayasa tecrübesinin ülkemize önemli kazanımlar sağladığını düşünüyoruz.
Yeni Anayasa için tarih verdi
- Türkiye'nin bugün, yeni bir Anayasa için, hiç olmadığı kadar hazır olduğuna inanıyoruz. Bu çerçevede, Cumhurbaşkanlığı bünyesinde, AK Parti Genel Merkezinde, akademi dünyasında, çeşitli sivil toplum kuruluşları nezdinde yürüyen, hepsini de yakından takip ettiğimiz çalışmalar var.
- Aynı şekilde diğer partilerin ve ilgili kuruluşların da benzer hazırlıkları olduğunu biliyoruz. Bunlar, önce ilkeler, sonra somut metinler düzeyinde belirli bir olgunluğa geldiğinde bir araya getirilecek ve milletimizin gözü önünde tartışmaya açılacaktır.
- Bir başka ifadeyle, yeni Anayasa, açık ve şeffaf bir sürecin ürünü olarak hazırlanacaktır. Yeni Anayasa çalışmalarında bu safhaya önümüzdeki yılın ilk diliminde ulaşmayı hedefliyoruz.
- Mümkün olan en geniş mutabakatla ortaya çıkacak yeni Anayasa metni de, mutlaka milletin onayına sunulacaktır. Buradan, siyasi partiler başta olmak üzere, yeni Anayasa konusunda sorumluluk üstlenecek herkese çağrıda bulunuyorum.
- Gelin; ideolojik, zümrevi ve kişisel tüm bagajlarımızı, duvarlarımızı, şerhlerimizi bir kenara bırakarak, Türkiye'yi en az bir asır boyunca taşıyacak lafza ve ruha sahip yeni bir Anayasaya kavuşturalım.
- Biz buna varız ve hazırız. Yeni Anayasa sürecinin ülkemize ve milletimize şimdiden hayırlı olmasını temenni ediyorum.
İlk kez açıkladı: 75 kişi ile yola devam edeceğiz
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara Spor Salonu'na girmeden önce salonun dışında bekleyen partililere hitap etti. Bugün anlamlı bir buluşma gerçekleştirdiklerini söyleyen Erdoğan, "Özellikle de kar yağışının tüm mikropları temizlediği bir anlamlı buluşmada en kalbi duygularla selamlıyorum" ifadesini kullandı. Biraz sonra 7. Olağan Büyük Kongreyi yapacaklarını söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti:
Dünyada böyle başka parti yok
- "Hamdolsun şu ana kadar, kurulduğumuzdan bu yana son olarak üye kayıtlarını istediğimde, üye kayıt sayımız 13 milyon 500 bine ulaştı. Bırakın Türkiye'yi, dünyada böyle bir siyasi parti yok. Hamdolsun 1 milyonu aşkın genç üyesiyle yaklaşık 5 milyonu aşkın kadın üyesiyle ve bunun dışında da ana kademe üyesiyle dünyada bir başkası yok. Türkiye'de zaten yok."
- "Artık önümüzde ne var, 2023 var. 2023'e hazır mıyız? 2023'e, bugün yapacağımız tüzük tadilatıyla 50 kişilik bir MKYK değil, şimdi 75 kişilik MKYK ile yola devam edeceğiz. Ayrıca 'yedek' diye bir ifade var. O da 35 kişi ama onlar yedek olarak kalmayacak. Onlar da aynen 35 kişiyle beraber asıl üyeler gibi çalışacaklar."
Alanda bulunanları, illerin adlarını söyleyerek tek tek selamlayan Erdoğan, Zonguldaklıları selamlaması sırasında, inşaatı devam eden Uzun Mehmet Camisi'ni sordu. Erdoğan, "Camimiz bitiyor değil mi? Ramazanda oradayız, açılışını beraber yapacağız inşallah." diye konuştu.
Divan Başkanı Ali İhsan Yavuz seçildi
Ankara Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti 7. Olağan Büyük Kongresi'nde, AK Parti Tüzüğü'nün ilgili maddeleri uyarınca, kongreyi yönetmek ve divan başkanlığını yürütmek üzere divan başkanı ve üyelikleri için seçim yapıldı. Divan Başkanlığına Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz seçildi.
Erdoğan salonda ilk onları selamladı...
Erdoğan, kongrenin yapıldığı spor salonu önünde toplanan partililere hitap ettikten sonra kongre salonuna eşi Emine Erdoğan ile girdi. Erdoğan, ilk olarak Başkanlığını Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz'un, Başkan Yardımcılığını Genel Sekreter Fatih Şahin'in, üyeliklerini AK Parti TBMM Grup Başkanvekili Özlem Zengin, Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Genel Merkez Gençlik Kolları Başkanı Eyyüp Kadir İnan, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Kırşehir İl Başkanı Seher Ünsal, Siirt İl Başkanı Ekrem Olgaç ve Edirne İl Başkanı Belgin İba'nın yaptığı Kongre Divanı'nı selamladı.
Kayahan'ın 'Seninle her şeye varım' şarkısı çalındı
Daha sonra sahneden partilileri ve delegeleri selamlayan Erdoğan çifti, kendileri için ayrılan bölüme geçti. Erdoğan'ın salona gelişi esnasında merhum sanatçı Kayahan'ın "Seninle her şeye varım ben" şarkısı tribünlerdeki partililer tarafından seslendirildi.
Genel Başkan vekili sayısı 2'ye çıkarılıyor
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, kongrede yapılacak tüzük değişikliğiyle genel başkanvekili sayısının 2'ye çıkarılacağını bildirdi. AK Parti'de Genel Başkan Vekilliği görevini şu anda Numan Kurtulmuş yürüyordu.
MKYK üye sayısı 50'den 75'e çıkarılacak...
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir ise, partinin en üst karar organı olan MKYK'nın üye sayısının 50’den 75’e çıkarıldığını açıkladı. Yedeklerle birlikte sayısı 100’e ulaşacak MKYK’da eski bakan ve milletvekillerinin yanı sıra yeni isimlerin de olması bekleniyor. 15’i kadın, 15’i gençlerden oluşan MKYK’da genç ve kadın sayısında artış olabileceği de belirtiliyor.
HDP, DEVA ve Gelecek partileri çağrılmadı
AK Parti, bugün gerçekleştirilen 7. Olağan Büyük Kongresi için 11 partiye davetiye gönderirken, HDP, DEVA ve Gelecek Partisi’ni davet etmedi. Kongreye CHP, MHP, İYİ Parti, BBP, SP, DP, DSP, Vatan Partisi, Yeniden Refah Partisi, Anavatan Partisi, Hür Dava Partisi davet edildi.





