İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin grup toplantısında konuştu. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün vefatının 83'üncü yıldönümüne ilişkin konuşan Akşener, "Önce millet, önce memleket diyemeyenlerin Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü anlaması mümkün olamaz. Attığı adımları örnek alıyor, Allah'ın huzurunda razı olduğumuzu söylüyoruz" ifadelerini kullandı.
Akşener, "Bizim görevimiz AK Parti iktidarının, milletimizle birbiriyle kavga ettirme zihniyetine karşı, milletimizin her bir ferdinin yüreğinin birlikte atmasını sağlamaktır. Bizi kendi seviyesine çekmeye çalıştıkça, biz istediklerinin tam tersini yapıp, sakin olmaya mecburuz. Bizde kavga, düşmanlaştırma değil, birlik ve kardeşlik vardır. Karşımızda kirli bir zihniyet var" diye konuştu.
"LÜTFÜ BEY HATA YAPTI"
Akşener sözlerini şöyle sürdürdü:
"Geçen hafta bu durumu hatırlatmış ve uyarmıştım. Milletimizin ayağına gitmemizden, memleketi dolaşmamızdan, vatandaşımıza kulak vermemizden rahatsızlar. Bunu iktidarları için en büyük tehlike olarak görüyorlar. Her tür çirkinliği, kötülüğü yapacaklar. Nitekim, geçtiğimiz cuma talihsiz bir olay yaşadık. Cuma akşamından bu olay üzerinde tepiniyorlar. Lütfü Bey bir hata yaptı. Karşısındaki genel başkanına ağza alınmayacak küfürleri etmiş ahlaksız bir adam da olsa sinirlerine hakim olması gerekirdi. Siyasi deneyimi ve konumu bunu gerektirirdi. Sinirlerine yenik düştü.
"BİZE SÖYLEYECEK BİR ŞEYİ OLAMAZ"
Bu ülkede, Mustafa Kemal Atatürk'ün anasına Zübeyde Ana'ya 'genelevde çalışıyor' diyenler oldu Saray'da kabul edildiler. Bu ülkenin kadınlarına 'Başı açık kadın perdesiz eve benzer' dediler, çekil diyen olmadı. Bu örnekleri defalarca sonsuz sayıda anlatabiliriz. Bunları söylemek bile içimi acıtıyor. Ahlak şövalyesi Sayın Erdoğan'ın şehitlerimize saygısı, kadınlara hassasiyeti neresinden tutsanız rezillik, saygısızlık, derin bir kirlilik. Ellerinizde kanı olan teröristler devlet televizyonuna çıkaranlar bize ahkam kesemez. Şehide kelle diyen şuursuzlar bize ahkam kesemez. Şehit babası Mehmet Genceri hapse göndermek isteyenler, şehidimizin mezar taşını kıranlar, o mezara pisleyenler bize ahkam kesemez. Çadır mahkemelerine sessiz kalanları, teröristler rahatsız olmasın diye bayrak indirenlerin bize edecek tek kelime sözleri, tek satır dersleri olamaz. Kadınlara etmediğini bırakmayanların, kadınlar öldürülürken kılını kıpırdatmayanların, o saatte ne işi varmışçılar ile bir kereden bir şey olmaz diyenlerin bize diyecek bir şeyi olamaz.
Lütfü Bey bir hata yaptı. Açık yüreklilikle özür diledi. ardından Grup Başkanvekilliği görevinden ayrıldı. Sayın Erdoğan'a sormak isterim; insanlar hatadan, günahtan münezzeh değildir. Onun için hukukta hatayı anlayıp özür dilediğiniz zaman başka bir sonuç ortaya çıkar, günah işlediğinizde tövbe ettiğinizde sizin için mağfiret kapıları açıktır.
İYİ Parti'yi İYİ Parti yapan hata karşısında gösterilen olgunluktur. AK Parti siyaseti ile bizim siyasetimizi ayıran tam olarak budur. Onlar hatalarında üste çıkmaya çalışır, biz sorumluluğumuzu alırız. İşte tam de o nedenle onlar hatalarında boğulup tıpış tıpış giderken, biz hatalarımızdan aldığımız derslerle her geçen gün büyüyoruz.
"VAKİT MUHASEBE VAKTİ SAYIN ERDOĞAN"
İktidarın başındaki pek duyarlı beyfendiye çağrıda bulunmak istiyorum; Lütfü Bey'in hatasından rant kovalayacağına, hazır şehitlerimiz, şehit ailelerimiz ve milletimiz için yepyeni hassasiyet geliştirmişken atılması gereken adımları at. Mesela milletimize küfreden Mehmet Cengiz'in aldığı ihaleleri iptal edip, sildiğin vergi borçlarını tahsil et. Mesela Egemen Bağış'ı görevden al, daha önce kelle olarak andığın şehitlerimizin ailelerinden en azından özür dile.
Lütfü Bey hatasının sorumluluğunu aldı. Bundan sonrası bu özrün karşılığı nedir, onu anlamaktır. O özrün karşılığı bundan sonraki fasılda hukuktur. Suçunu kabul etti. Sayın Erdoğan madem o kadar hassasın şimdi sen ve arkadaşların için aynı sorumluluğu alma vakti. Ahlaklı olmak bunu gerektirir. Vakit muhasebe vakti Sayın Erdoğan."
