Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Avrupa Parlamentosu'nun (AP) kararına ilişkin, "Bugün çalıştığımızın iki katı çalışırız, üç katı çalışırız, evelallah dünyayı dolaşırken daha fazla dolaşırız ve asla boyun eğmeyiz" dedi. Erdoğan, "Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) tarafından bu şekilde tahkir edilmesi elbet bizi üzmüştür. Buna rağmen şu anda AB defterini kapatmış değiliz" dedi. Erdoğan, Uluslararası İşbirliği Platformu'nun düzenlediği 7'nci Boğaziçi Zirvesi'nde şunları söyledi:
TÜRKİYE'NİN ÖNÜ 15 TEMMUZ'DAN DAHA AYDINLIK: İnsani değerler yitirilmeden iktisadi faaliyetleri geliştirmenin yollarını aramalıyız. Bunu da mirasçısı olduğumuz kadim medeniyet sınırları içinde yapmalıyız. Aksi takdirde yolumuzu da yönümüzü de kaybederiz. Gelişmiş ülkelerin şu anda yaşadıkları sorunlara daha ağır şekilde maruz kalmamak için özgünlüğümüzü ve özgürlüğümüzü muhafaza etmeliyiz.
Hani 'yerlilik', 'millilik' diyorum ya, bunu kaybetmemeliyiz. 15 Temmuz bizim için işte bu mücadelenin adıdır, adresidir.
Bugünkü Türkiye'nin önü 15 Temmuz sabahı olduğundan çok daha açıktır, çok daha aydınlıktır.
BULUNMAZ HİNT KUMAŞI DEĞİLSİN: (AP'nin Türkiye kararı) Türkiye bulunduğu coğrafi konum ve sahip olduğu tarihi müktesebatla Avrupa, Asya, Afrika merkezli her oluşumun tabii bir parçasıdır.
AB maalesef bu açık gerçeği göremediği, görse de kabul edemediği için tam üyelik müzakerelerimizi yokuşa sürmüştür.
Bütün dostlara sesleniyorum. 53 yıl bu ülkeyi kapısında bekleten bir AB var.
Söylüyorum, 'Sen bulunmaz Hint kumaşı değilsin ya'. Biz öyle de böyle de bu 53 yılı zaten sürdürdük. Dünyada birçok ülkeye, bu tür baskılar yaptılar. Ne oldu bitirebildiniz mi? Evelallah Türkiye'yi hiç bitiremezsiniz.
ASLA BOYUN EĞMEYİZ: Biz kendimize inanıyoruz, dostlarımıza da inanıyoruz, kaynaklarımıza inanıyoruz. Bugün çalıştığımızın iki katı çalışırız, üç katı çalışırız, evelallah dünyayı dolaşırken daha fazla dolaşırız ve yine asla boyun eğmeyiz.
Bize öyle ideolojik dayatmalarla boyun eğdirmeye çalışanlar kusura bakmasınlar, Türkiye o ülkelerden biri değil.
Siz 300 mülteciye bakamazken, bu ülke 3 milyon mülteciyi barındırıyor. AP'nun son kararı, yıllardır zaten yaşadığımız bu gerçeğin bizzat kendileri tarafından idrak edilmesi.
AB DEFTERİNİ KAPATMIŞ DEĞİLİZ: Türkiye'nin AB tarafından bu şekilde tahkir edilmesi elbet bizi üzmüştür.
Buna rağmen şu anda, şu anda diyorum, AB defterini kapatmış değiliz. Amma, karşımızdaki fotoğraf şimdilik bu konuda olumlu yönde beklentilere kapılmamıza izin vermiyor. Türkiye'nin önünde daima çok fazla alternatif mevcuttur. Bu alternatiflerden birini değerlendirmek suretiyle biz yolumuza devam ederiz. Burada şu anda ifade etmeyi doğru bulmuyorum ama biz tabii bu alternatiflerle görüşmelerimizi sürdüreceğiz.
FETÖ'NÜN İHANET ÜSSÜ EMNİYET'E DEVREDİLDİ
Türkiye'nin bilişim güvenliğini sağlamak ve siber suçlarla mücadeledeki etkinliğini artırmak amacıyla Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla kritik kararlar alındı. FETÖ, 17-25 Aralık hükümete karşı darbe girişiminde Başbakan, MİT Müsteşarı, bakanlar ve milletvekilleri başta olmak üzere devletin çeşitli kademelerinde kritik görevlerde bulunan çok sayıda isimin yanı sıra gazeteciler ve iş adamlarını da yasa dışı yollardan dinlemişti. O dinlemelerin yapıldığı eski Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'nın (TİB) binası siber suçlarla mücadele için Emniyet Genel Müdürlüğü'ne devredildi.
FETÖ'nün Pensilvanya'daki elebaşı Fethullah Gülen'in talimatıyla ihanet üssüne çevirdiği Gölbaşı'ndaki eski TİB binasında bundan böyle Emniyet görev yapacak. FETÖ militanlarının TİB binasına paralel hat çekerek gizli verileri Pensilvanya'ya aktardıkları ve yasadışı dinlemeleri burada yaptığının ortaya çıkmasının ardından bina tartışmalı hale gelmiş ve üzerine beton dökülerek kapatılması da teklif edilmişti. TİB ise daha sonra OHAL kapsamında çıkarılan bir Kanun Hükmünde Kararname ile kapatılarak yetki ve faaliyetleri BTK'ya devredildi.
'HEP AYNI OYALAMA TAKTİĞİ'
Az önce Kuzey Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanımız burada bir şeyler ifade etti. Aylardır, yıllardır orada da yapılmakta olan görüşmeler var. Hep, sürekli oyalama, oyalama, oyalama... Taktik bu. Ne biliyor musun? 'Siz Kıbrıs'ı tamamen bize verin, hiçbir şeye karışmayın' diyor. Hedef bu. Dur bakalım, orada bu kadar şehit kanı var. Neyi veriyorsun? Daha da ileri gidiyor.
Utanmadan, sıkılmadan, AB toplantılarına Kıbrıs adasının tamamının içinde yer aldığı bayrakla geliyorlar. Bir defa sizin böyle bir bayrağınız olamaz ki. Burada bir KKTC var.
Sen, Güney Kıbrıs Rum Yönetimisin. Kuzeyde de Türk Cumhuriyeti var. Bunu göreceksin.
Bu da bir saygısızlıktır. Öyle veya böyle bunu anlayacaklar, öğrenecekler.
AÇ TAVUK DARI AMBARINDA...
Geçenlerde Yunanistan Başbakanı ile görüştük. 'ikili görüşme yapalım' dediler, 'çok uzuyor' dediler. Bütün bunlar konuşuldu.
Ama artık bu işin çok uzatılmaması lazım. Bu yılın sonuna kadar bir yere bu konuda da artık varılması lazım.
Ama "Bu topraklar bizim olacak, bunun yönetimi tamamen bize ait olacak"...
Bu tür şeyler olursa, bu yürümez. Aç tavuk kendini buğday ambarında sanırmış, bunların yaptığı bu.
53 YIL BOYUNCA ZATEN BEKLİYORUZ
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, AB ile ilişkilerde 53 yıldır zaten beklediklerini belirterek, "Türkiye isterse farklı alternatifleri devreye sokarak yolunda ilerlemeyi sürdürür" dedi.

Yorumlar
Kalan Karakter: