Bayrağa Saygı, Birliğe Çağrı

Gazetem İzmir / Memur-Sen öncülüğünde 'Bayrağa Saygı, Birliğe Çağrı' gündemiyle şehrimizde faaliyet gösteren bazı STK'lar bir araya gelerek şiddeti şiddetle kınadıklarını beyan ettiler, kardeşliğe vurgu yaptılar.

İşte o açıklama:

Bu günlerde Gezi Olayları ve 17 Aralık komplo girişimlerinden sonra tezgâhlanan başka bir operasyonla karşı karşıyayız. Bulunduğu coğrafyada bir barış adası ve umut olan ülkemizi karıştırıp kaosa sürükleme gayretleri ısrarla devam ettirilmek istenmektedir. Ülkemizde yaşanan huzur ve istikrar ortamını ortadan kaldırmaya yönelik eylemlerin milletimizin ferasetiyle boşa çıkarılacağına dair ümidimiz tamdır. Türk ve Kürt gençleri bu oyunu hep birlikte boşa çıkaracaktır.

Kobani’ye yönelik saldırılara tepki göstermek amacıyla ülke çapında başlatılan şiddet eylemlerini üzüntüyle karşılıyor ve bu eylemler karşısında milletimizin gösterdiği metaneti ve olgunluğu takdire şayan buluyoruz.

Türkiye’deki kamu binaları, halk otobüsleri ve ambulanslar ateşe verilerek, bayrak yakılarak, hastanelere saldırılarak, mağazalar yağmalanarak, halkın canına ve malına saldırarak İŞİD terör örgütünün saldırıları önlemez ve Kobani’de zulme maruz kalanlara yardım edilemez.

Etnik ve mezhepsel hiçbir ayrım yapmadan tam bir “ensar” ruhuyla Suriyeli mülteci kardeşlerimize kapılarını açmış ve yardım elini uzatmış olan ülkemizin bölgede akan kanı ve gözyaşını dindirmek adına uluslararası düzeyde adil ve hakkaniyetli çözüm arayışlarını desteklemekteyiz. İçerde ve dışarıdaki karanlık odakların yönlendirdiği toplumsal barış ve huzurumuzu bozmaya yönelik bu tür provakasyonların meşru bazı siyasi partilerce de desteklenmesi asla kabul edilemez.

Sınır ötesi müdahalelere imkân tanıyan tezkere Meclis’e geldiğinde “hayır” oyu verenlerin Kobani’ye askeri yardım yapılmasını talep etmeleri büyük bir çelişkidir. Onlar, bu çelişkiyi Türkiye Toplumuna izah etmek zorundadırlar.

Bazı gazete ve televizyonlardaki haber ve yorumların Kobani’de yaşananları fırsat bilerek toplumsal barışı tehdit eden eylemleri teşvik etmeleri ve sorumsuz yayınları kabul edilemez.

Kobani saldırılarını bahane ederek Hükümeti “Barış Süreci”ni sona erdirmekle tehdit eden siyasal aktörler, halkı sokağa dökmek ve vandalizmi teşvik etmek yerine meşru siyasal araç ve yöntemleri kullanmalı, siyaset üretmelidirler. Sokak eylemleriyle hükümetin elini zayıflatmaya çalışmanın ne ülkemize ne de Kobani’deki masum sivillere bir faydası olur.

Çözüm süreciyle başlayan huzur ve sükûn ortamını baltalamaya ve etnik milliyetçiliğe dayalı çatışmaları körükleyerek bir şiddet ortamı yaratmaya çalışanların emellerine ulaşamayacaklarını biliyoruz. Zira bu topraklarda emperyalistler ve yerli işbirlikçileri tarafından tezgâhlanan oyunların hepsi boşa çıkartılmıştır.

Türk ve Kürt halkları, ülkemizin gelecek vizyonunu Çözüm Süreci’nde bulmaktadır. Bu başarıldığı takdirde ülkemiz, Büyük Türkiye olarak bölgenin tartışmasız tek lideri konumuna yükselecektir. Bizce bu olaylar, ülkemizin lider ülke olma potansiyelini engelleme çabasından başka bir şey değildir.

Ülkemizde oluşturulmaya çalışılan kaos ortamında devletimize düşen görev, milletin kaygılarını gidermek, olaylara hakim olduğunu hissettirmek, kolluk güçlerinin orantısız güç kullanmalarını engellemek ve göstericilere karşı olabildiğince müşfik bir dil kullanmaktır.

BAYRAĞA SAYGI VE BİRLİĞE ÇAĞRI PLATFORMU’nun üyeleri olarak bizler, Suriye’de halkını katleden Esed rejiminin zulmünün, İŞİD’in Kobani’ye yönelik saldırılarının son bulmasını istiyor ve tüm mazlum halklara yapılan yardımları destekliyoruz. Devletimizin ve milletimizin yaratılmaya çalışılan şiddet, terör ve kaos ortamına müsaade etmeyeceğine dair inancımız tamdır."

KATILIMCILAR

MEMUR-SEN İZMİR : Abdurrahim ŞENOCAK

MÜSİAD : A. Kadir UÇAR

HAK-İŞ İZMİR : Hamiyet BOYACI

İHH : Rasim ÇALAR

ERZURUM DERNEKLERİ : Muzaffer OKUMUŞ

MAR-VAK : Rasim KAHRAMAN

ULUBALDEF : Ekrem SELİMLER

EKAF : D. Ali ÖZKAN

KARSİAD : Temel YILDIRIM

MÜTEAHHİTLER BİRLİĞİ : Necip NASIR

OTO KENT : Yılmaz AKIN