Git gide içine sürüklendiğimiz iç savaşın yankılarını gece sokağa çıkan “terör prtestocularının” arasına karışan provakotörler sayesinde net bir biçimde anlıyoruz. Türkiye'nin her biryanını saran terör belasını protesto etmek için sokağa çıkıyorsunuz beyler. Başka bir hedefiniz yok, olamaz da. HDP binalarını niye yakıyoruz, Sabah ve Hürriyet gazetelerine neden saldırıyoruz? İçeriye girip çalışanları niye korkutuyoruz? Kimse bu işin nereye varabileceğini düşünmüyor mu? Hiç mi bir iç savaşın götürülerini canlandıramıyorsunuz gözünüzün önünde? Bakın Suriye'ye, Irak'a, Mısır'a, Libya'ya. Bu mu burada da görmek istediğiniz tablo? Bunlar mı yaşamak istedikleriniz? Çoğu vatandaşı mülteci konumuna düşmüş İslam ülkelerinde yaşananların bir benzeri burada yaşanacak olursa inanın 1 kişiyi dahi böyle bir öfkeden sağ kurtarmamız mümkün değil. Dövizin geldiği durum ortada, sanayimiz için çok güzel şeyler konuşmamız mümkün değil, malumunuz turizm beklenenin çok altında, bir tek inşaat ayakta tutuyor ülke ekonomisini, o da ne kadar dayanır bilemiyoruz...
Biraz sorumlu davranmak zorundayız. Kafamıza göre önümüze gelen dükkanı, binayı, arabayı, evi yakamayız. İstediğimiz kişiyi dövemeyiz, istediğimizi öldüremeyiz. Beyler sanırım farketmediniz ama kanunları olan bir Cumhuriyet'in içerisinde sürdürüyoruz yaşamamızı. Düzenli ve güçlü bir ordumuz, teröre atabileceğimiz çok büyük bir tokatımız var. Sizin bu yaptıklarınız sonucunda karşımıza çıkan tablo içerisinde tüm bu varlıklarını yitirmiş, iç savaşa sürüklenmiş bir ülke görüyorum.
Hele ki o Hürriyet binası baskını... Üstelik başında bir milletvekili var. Nasıl böyle bir olaya ortak olduğuna anlam veremiyorum ama derhal bu gayri ahlaki, terörvari tutumlarına son vermeliler. Gazeteler doğruyu yazmaktan vazgeçtiyse bu ülkenin mahkemeleri var. Siz kendinizi yargı yerine koyamazsınız, bu şekilde davranamazsınız. Provakasyona neden olma gibi bir lüksünüz olmadığı gibi provakatörlere de inanamazsınız. Her iki gazetenin çalışanlarına da geçmiş olsun diyorum. Sadece bu gazetelerin özelinde değil, tüm Türkiye'de işyeri, dükkan, parti basmalar derhal son bulmalı. PKK ile savaştığımızı unutup Kürt vatandaşlardan öç alma zihniyetini terk etmeliyiz. Zira bunun sonunda yaşanabilecek olaylardan kimse karlı çıkamaz.
Hem vatandaşlar hem de siyasetçiler derhal akıllarını başına alsınlar.
Sancak'a alkış
Folkart markası ile Karşıyaka ve Göztepe spor kulüplerine toplam 1.1 milyon lira maddi destek sağlayan Mesut Sancak, İzmir'in vitrinine yaptığı katkıların ardından sanatta ve sporda da adını duyurmaya başladı. Bence Sancak son dönemde herkesin koşarak kaçtığı İzmir futboluna yapabileceği en önemli katkıyı yapmıştır. Bugün gelinen noktada 550 bin TL bu gibi kulüpler için çok önemli bir para. Mesut Sancak'a, İzmir'in bu iki güzide kulübü adına teşekkür ediyorum. Siyasilere, belediyelere veya İzmir'in önemli STK'larına bir tavsiyem var; Sancak'a hemşehri beratı, şehir anahtarı veya onu İzmir'de tutacak herhangi bir onuru vermek adına neden harekete geçmiyoruz. Zira Sancak önümüzdeki süreçte de bu gibi katkılarını sürdürecek.

Yorumlar
Kalan Karakter: