Kim ne derse desin, ne bahane üretirse üretsin, ne kadar istemezükçü olursa olsun İzmir'in İstanbul ve Antalya ile karayolu, Ankara ile demiryolu bağlantısı bu kentin kaderini değiştirecek en önemli projelerden 3'ü olmaya ve gündemde kalmaya devam edecektir.
Bugün İzmir-İstanbul Otoyolu projesinde yavaş yavaş sona yaklaşılırken İstanbullular Alaçatı ve Foça üzerine yoğunlaşmaya başladı bile. Bu, üst tabakaya hizmet veren Alaçatı'da arazi fiyatlarının daha da değerlenmesi, yazlık fiyatlarının artması ve bölgedeki turistik tesislerin yalnız yılın 3 ayında değil 8 ayında iş yapabilmesi anlamına geliyor. Sadece haftasonunu İzmir'de geçirmek, belki Alaçatı'da kahvaltı yapmak, kış aylarında akşam şömine başında masa kurmak için cuma gününden İzmir'e taşınacak İstanbullularla karşılaşacağız bu süre zarfında. Bakın, bugün İzmir ve İstanbul arasındaki mesafeyi karayolu ile ancak 7 saatte alıyorsunuz. Gidin Alaçatı'ya yaz aylarında İstanbullu kaynıyor. Siz mesafeyi 3,5 saate indirirseniz bunun İzmir turizmi için ne denli önemli olduğunu o gün anlayacaksınız. Şehir içinde günün 2-3 saatini trafikte harcayan İstanbullu için ayda 2-3 kez İzmir'e gelmek hiç de zor olmayacaktır. Sanayinin ve tarım ürünlerinin de devreye girdiğinde yolun ne denli mühim olduğu ortaya çıkacaktır.
Bu nedenle İzmir-İstanbul projesi hemen bitmelidir, acilen bitmelidir. Bu proje İzmir'in kurtuluşudur.
Gelelim Ankara-İzmir Yüksek Hızlı Tren (YHT) projesine. Daha düne kadar eski dizellerle yapılan banliyö taşımacılığını düşününce İZBAN ve Metro, bugün İzmir için vazgeçilmez ulaşım seçeneklerinin başında geliyor. Bugüne dek milyonlarca yolcunun kullandığı her iki sistem de kentin trafiğini büyük ölçüde rahatlattı.
Peki tüm bunların yanında bir de YHT'ye sahip olduğumuzu düşünün. Karasi Ekspresi, Doğu Ekspresi, Mavi Tren gibi isimler taktığımız ve bir kaç günde ancak varış noktasına varan bir demiryolu taşımacılığından, saatte 250-300 km hız yapabilen trenlere geçebilmenin keyfi bambaşka olacaktır.
Ve bir diğeri... Antalya Otoyolu. Bittiğinde Türkiye'nin en büyük kenti olan İstanbul, Türkiye'nin en büyük 3. kenti olan İzmir üzerinden Antalya'ya bağlanacak. Günübirlik kullanılacak otellerden mi, esnafın kazancından mı, yoksa sanayiyi nasıl geliştireceğinden mi bahsedelim.
Bence bekleyelim. Bittiğinde herkes idrak edecektir. İzmir-İstanbul Otoyolu, İzmir-Antalya Otoyolu ve İzmir-Ankara Yüksek Hızlı Tren projeleri tamamlandığında İzmir'i tanımakta zorluk çekeceksiniz. Kısır çekişmelerden, küçük ekonomilerden, 3 aya sığdırılan turizmden, gecekondulaşmadan ve İzmir daha bir çok olumsuzluktan bu 3 proje bittiğinde kurtulacaktır.
İşte o zaman İzmir kendi adının önüne istediğini gönül rahatlığı ile koyacaktır. Sanayi, turizm, eğitim, sağlık... Türkiye'nin en demokrat, en güzel, en Avrupalı kenti İzmir, o gün yarattığı zenginlikler ile Türkiye'de İstanbul'un ardından en fazla konuşulan ikinci kenti olacaktır.
İyi haftalar...

Yorumlar
Kalan Karakter: