İstanbul'daki görevini bırakarak İzmir Büyükşehir Belediyesi başkanlığına ithal aday adayı olan Buğra Gökce'nin güzel İzmir'imize olan, çıkar ve menfaat üzerine kurulan sevgisini hep birlikte irdeleyelim istedim.
İzmir'de bürokrat yokmuş gibi zamanının İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun oluruyla 2014 yerel seçimlerinden sonra Ankara Çankaya Belediyesi'ndeki görevinden İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne ithal edilen ve Fen İşleri Dairesi Başkanı olarak görev yapmaya başlayan Buğra Gökce nasıl olduysa aynı senenin ekim ayın İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin en önemli ikinci makamına, Genel Sekreterlik görevine getirildi.
Çok kısa süre içerisinde büyükşehir belediyesini bir ahtapot gibi saran Gökce, Aziz Kocaoğlu'nun dahi üstüne geçmişti, kuş uçurtmuyordu; İzmir'i kendisi yönetiyordu.
Bütçeyi kendi yönetiyor, istediği her türlü ihaleyi İzmir dışından gelen müteahhitlere veriyordu.
Göze çok batmamak için azda olsa ufak ihaleleri İzmirli firmalara verse dahi bütçeyide kendi yönettiği için işi yapan firmaların hakedişlerini geç ödüyordu.
Bu yıldırma politikasını ise İzmirli firmaların bir daha ihaleye girmemesi için uyguluyordu.
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin reklam bütçesini kendi istediği yerel basınların dışında kullanmazdı, bütçenin yüzde doksanını ise İstanbul medyasına, ajanslarına ve TV kanallarına verirdi. Bunların içinde reklam bildoordları dahildi.
Yani İzmir'in ithal belediye başkan aday adayı Gökce, Aziz Kocaoğlu'nun başkanlık yaptığı dönemde gizli başkan olmuştu, her konuda ve anlamda imparatorluğu yönetiyordu.
Demek istediğimi anlayan anladı!
Şimdi sizlere bu oluşumu kimlerin kurduğunu ve çıkarlarının ne olduğunu izah etmek istiyorum...
2014 yerel seçimlerinin akabininde İzmir'de kimse yokmuş gibi Çankaya'dan ithal edilen ve kısa sürede İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin ikinci adamı olan Buğra Gökce 'nin can dostu Agra Kent Hizmetleri A.Ş sahibi Özgür Aktepe, Gökce'nin Fen İşleri Dairesi Başkanı olmasıyla birlikte, yani 2014 yılında İzmir'e geldi.
Bu tesadüf olabilir mi?
Peki Buğra Gökce'nin can dostu olan Özgür Aktepe'nin Agra Kent Hizmetleri firmasının 2015 yılında İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin A'dan Z'ye kadar işlerine gelen ihalelerine girmesi ve kazanması, yandaşlarıyla başarıdan başarıya koşması tesadüf olabilir mi?
Tabi ki hayır!
İsmini zamanı geldiğinde açıklayacağım G. K.'nin alt taşeronluğunu yaptılar mı?
Evet! Peki bu tesadüf olabilir mi?
Hayır!
2014 – 2019 yılları arasında inanılmayacak servete sahip olan bu ekibin işleri 2019 yerel seçimleri sonrası Tunç Soyer'in İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı seçilmesiyle sekteye uğradı, evlerinde oluk oluk akan suları kesildi. Suları kesilen ekip Tunç Soyer'i yıpratma adına planlar yaptı ve gün geldi bu planlar devreye sokuldu. Durumu gördüğüm zaman Tunç Başkanın yanına gittim ve "Başkanım Buğra Gökce'yi görevden al, kurdukları ekiple birlikte sana zarar verecek, ben 10 yıl belediye meclis üyeliği yaptım ve bu adamı iyi tanıdım. Günahlarını almayayım ama Aziz Kocaoğlu bunu bilerek ya da yönlendirme sebebiyle en üst düzey makamlara getirdi. Aziz Başkan'ın ya da Alaattin Yüksel'in gözleri kör müydü, tabiki değildi ancak her ikiside seyirci kaldı. Başına iş açmaması adına bunu görevden al" dediğimde "tamam gereğini yapacağım" demişti ancak bu kadar yıl saltanat, imparatorluk süren birini İstanbul'a postalaması üç yılını aldı.
Bu üç yıllık süre içinde Buğra Gökce ve ihaleleri dağıttığı ekibi İzmir'de devam eden yatırımları kasti bir şekilde yavaşlatmıştı. Amaçları İzmirlinin gözünde Tunç Soyer'i küçük düşürmek, iş yapamayan bir başkan durumuna getirmekti. Neyseki Tunç Başkan Göce'nin postalanmasıyla kısa sürede bütün işleri toparladı.
Peki Tunç Soyer'in gözü kulağı yok muydu? Bunları nasıl göremedi derseniz onu da izah edeyim.
Tunç Soyer İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı olduktan kısa bir süre sonra kucağında iki yıla aşkın pandemiyi buldu. Kim ne derse desin plansız kapanmalardan dolayı işsiz kalan ve evine aş götüremeyen 50 bin hanenin üzerinde sayıya 100 binden fazla gıda kolisi verdi, çocuklu ailelere bebek bezi ve mama yardımı, hijyen paketi desteği, sıcak gıda temini, süt kuzusu projesinin devamını sağladı. Pandemiyle birlikte İzmir depremi, yangınlar, tsunami, sel ve en önemlisi 11 ili vuran Kahraman Maraş merkezli deprem sonrası tüm illere destek olmaya çalıştı. Bir Kira Bir Yuva projesiyle depremde evini kaybeden binlerce vatandaşa barınabilecekleri ev imkanı sağladı ve nakdi yardım desteğinde bulundu. Tarımda devrim yaptı, yerel üreticiye can verdi, İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne ait fabrika sayısını beşe çıkardı.
Bu afetler yaşandığında Tunç Soyer ne yapmalıydı? Gözünü kulağını kapatıp bir şey olmamış gibi mi davranmalıydı?
İnsanı yönünden dolayı bütün işlerini yardıma ihtiyacı olan vatandaşlara çözüm üretmeye başlayan Tunç Soyer İzmir ile ilgili diğer işleri ithal aday Buğra Gökce'ye bırakmıştı, dönüp baktığında İzmir'in işlerinin aksadığını ve geride kaldığını gördü.
Tunç Başkan bu olumsuzlukları atlattıktan ve Buğra Gökce postalandıktan sonra yeni ekibiyle birlikte kolları sıvadı ve İzmir için seçim sürecinde vaat ettiği projelerin hepsini tamamlamak adına gece gündüz çalışmaya başladı. Vaat ettiği projelerin yüzde seksen yedisini hayata geçirdi ve 16 projeyi de tamamlanmaya çalışıyor.
Yiğidin hakkını yiğide vermek gerekirse Tunç Soyer bu dönemde bütün belediye başkanlarından daha iyi işler taptı.
Neyse bunları geçelim ve İstanbul'dan gelip İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne aday adayı olan ithal Buğra Gökce'yi, siyasi ve iş alanındaki ekibini konuşalım.
Yazımın ortalarında mamaları ve suları kesilen diye belirttiğim kişiler tekrar Buğra ile birlikte kendilerini İzmir'e nasıl atacaklarının planlarını yapmaya başladı.
Peki, Buğra Gökce'yi İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı yapmak olan planlarını oy birliğiyle kararlaştıran bu ekip kimdi?
CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve adayı Ekrem İmamoğlu'yla hiç ilgisi olmayan bu ekip İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin Genel Sekreteri ve Ekrem İmamoğlu'nun sağ kollarından olan Buğra Gökce'yi İzmir'den aday adayı yaparlarsa Ekrem İmamoğlu'nun arkasında duracağı algısı yaratmak ve kesin aday gösterilecek gözüyle bakılmasını istediler. Planları tuttu, Gökce'yi İzmir'den aday adayı yaptılar, herkes ithal aday adayı Gökce'nin etrafını sardı. Gökce birden İzmir'in gündemine oturdu, ne de olsa CHP'nin ikinci adamı Ekrem İmamoğlu onu İzmir'e gönderdi algısı oluşturuldu.
Tabi ki şahsım Salih Erkek “İthal” isim babası olarak, ithale geçit vermemek adına, geniş bir araştırmaya girdim. Gazetem İzmir TV – Erkekçe TV’yi, yazılı basınım Gazetem İzmir ve binlerin okuduğu Gazetem İzmir İnternet Haber Portalını devreye soktum, program üstüne program yapmaya başladım. İzmir halkının şahsıma teveccühleri, inançları sayesinde ithal Buğra’yı pasifize ettik. İlk dik duruşu biz gazeteciler, Ege Ajans Sahibi Bünyamin Kütük ve Sev Medya Genel Yayın Yönetmeni Erkan Sevinç’le birlikte tv programlarımızı yaparak gösterdik. Bu yayınlara gazete ve haber portallarımızda yer verdik. Bizden başka bir de İzgazete bu olumsuzluğa karşı ses çıkardı.
Evet, nihayet bu oyunları kurgulayanları açıklama zamanı geldi...
Başrol oyuncusu tabi ki İstanbul'dan ithal olan Buğra Gökce, senaristler müteahhit Yaşar Erden, Boğaziçi Restoranların sahibi Cem Kocatoros, filmin RTÜK'e takılmaması amacıyla siyasi kanattan CHP MYK üyesi Gül Çiftçi, CHP Milletvekili Avukat Umut Akdoğan ve usta yönetmen Veli Ağbaba...
Filmin yapımcısı, prodüksiyonu Agra Kent Hizmetleri AŞ. Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Aktepe'de Bu oluşumun sebebi, tekrar sularının akması ve tencerenin kaynaması adınadır. Çünkü İzmir’den baya baya fırında güveçler, ızgaralar ve barbun balıkları yemişler. Bunun devamı adına da milyoner Özgür Aktepe ithal aday adayı Buğra Gökçe’ye kesenin ağzını açmış. Gerçi Buğra Gökce'nin de az bir serveti yok ama herkesin bir görevi var. Özgür Aktepe’nin görevi ise finansörlük. Bugün 10 TL harcar yarın 100 TL alır.
Şimdi de Buğra Gökçe de aday olacağım diye kapı kapı dolaşıyor…
Artık son söz güzel İzmir'imin güzel insanlarına kalmış...
Her şey yurdum ve yurdumun insanları için...
NOT 1 : Zamanın Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ve zamanın İl Başkanı ve Milletvekili Alaattin Yüksel’in bu konulardan hiç mi haberleri olmadı? Şaştım kaldım doğrusu.
NOT 2 : İhtal aday adayı Buğra Gökçe, çekirge bir sıçrar iki sıçrar sende o misal. Bilmem anlatabildim mi ?
