Değerli okurlarım; İzmir basınının geleceğine katkı koyabilmek açısından bu haftaki yazımda bir takım çağrılarım olacak.
Bu anlamda, göreve geldiği günden beri her konuya duyarlı olan İzmir Valisi Sayın Erol Ayyıldız'a, Sanayi Odası Başkanı Ender Yorgancılar'a, Ticaret Odası Başkanı Sayın Ekrem Demirtaş'a, Esnaf Odası Başkanı Zekeriya Mutlu'ya, İzmirli işadamı ve işkadınlarına, İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sayın Misket Dikmen'e, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Aziz Kocaoğlu'na ve tüm ilçe belediye başkanlarına, İzmir Milletvekillerine, CHP Genel Başkanı, İzmir Milletvekili Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na ve İzmir Milletvekili olduktan sonra Başbakan olan Sayın Binali Yıldırım'a seslenmek istiyorum.
Türkiye'nin üçüncü büyük şehri olan, ilklerin ve demokrasinin şehri dediğimiz İzmir'de görev yapan medya kuruluşları, gazete ve haber siteleri bir bir kapanmaya başladı.
Hal böyle olunca onlarca basın temsilcisi de işsiz kalıyor.
İsimlerini yukarıda yazdığım yöneticilerimizden istirham ediyorum; lütfen ama lütfen yazılı ve görsel medyaya, haber sitelerine sahip çıkın.
Ulusal gazeteler Ege ilavelerini birer birer yayından çekmeye başladı. Varolan gazetelerden de doyurucu haber alınamıyor ve İzmir sınıfta kalıyor.
Bu duruma çare bulabilmek için, acilen, yüksek düzeyli geniş bir toplantı tertip etmeli, basınımız için ne yapabiliriz sorusuna cevap aramalıyız.
Bir diğer konuya değinmek istiyorum...
Genel ve yerel seçim sürecinde, yapılacak oda başkanlığı seçimlerinde adaylar / aday adayları kendilerini basın aracılığla tanıtma fırsatı buluyor; işadamları ürünlerini medya kanalıyla pazarlıyor.
Soruyorum sizlere, İzmir yerel basını olmazsa ne yapacaksınız?
Doğru İstanbul medyasının kapısına gidecek, saniye usulü pazarlık yapacak, gazetelerde cm/sütun hesabı sözleşme imzalayacaksınız.
Ve tabi İzmir medyası olmadığından abartılı fiyat listeleriyle karşılaşacaksınız.
TV programına çıkmak üzere İzmir'den İstanbul'a gidecek, ayrı masraf yapacak, kadir kıymet de görmeyeceksiniz.
10 dakikalık yayın için önünüze faiş fiyat listesi konulduğu zaman İzmir basınının kıymetini anlayacaksınız.
Sözlerimde hata varsa lütfen düzeltin.
Uzağa gitmeyelim, kendimden örnek vermek istiyorum...
Yıllardır İzmir basınında görev alıyorum, Erkekçe programı yapımcısı ve sunucusuyum, Yenigün gazetesinde kurulduğu günden bu yana görev almaya devam ediyorum. Yaklaşık 3 seneden bu yana kurduğum Gazetem İzmir adlı haber sitesiyle kamuoyunu doğru şekilde bilgilendirmek açısından çalışmalarımı sürdürüyorum. Başta İzmirli vatandaşlar olmak üzere dünyanın her bölgesinden takipçilerimize anlık haber sağlıyoruz. Son günlerde haftalık olmak üzere gündemi yakalayan yazılı gazete çıkarmaya başladık. Hem istihdam yaratıyoruz hem de vatandaşın haber alma özgürlüğünü sağlıyoruz.
Bizler olmazsak İzmirli İzmir'den nasıl haberdar olacak?
Bu zorlu süreçte, yazılı basına geçtiğim için şahsımı düşünen dostlarım "sen delirdin mi, birçok gazete kepenk kapatırken sen maddi manevi zorlu bir yolculuğa adım attın" diye bana sitem ediyor.
Kendi korkularımızdan dolayı vatandaşın haber alma özgürlüğünü kısıtlamamalıyız diye düşünüyorum.
Bu yazım aracılığıyla değerli yöneticilerimize seslenmem gerektiğini düşündüm.
Böyle devam ederse basın kuruluşları ayakta duramayacak.
Bu söylemim İzmir'deki tüm medya kuruluşları ve basın emekçileri için geçerli.
Ben vazifemi yaptım; herkesi göreve davet ettim. Bu dakika itibari ile sizlerin yapacağı olumlu ve olumsuz icraatları takip edecek, kalemimin mürekkebi bitene kadar yazmaya devam edeceğim bilmem anlatabildim mi?
Her şey yurdum ve yurdumun insanları için...
Not 1: İzmirli vatandaşlarımıza ve İzmir'deki medya temsilcilerine seslenmek istiyorum: Hep birlikte bu olumsuzluğa karşı dik durmalı, haber ve köşe yazılarımızla yöneticilerimize çağrıda bulunmalıyız. Siz İzmirliler, lütfen yerel basınınıza sahip çıkın, çıkın ki bizlerde sizlerin iyi ve kötü günlerinizde yanınızda olalım, sesiniz olalım!
Not 2: Hainler yine boş durmadı, Kayseri'de gerçekleştirdikleri bombalı saldırıda 14 vatan evladını şehit etti, onlarca evladımızı yaraladı. Bu hain saldırıyı şiddetle kınıyorum.
Döktüğünüz kanda boğulun!

Yorumlar
Kalan Karakter: