Ak Parti İzmir’de Neden Başarılı Olamadı -2-
Geçen Çarşamba günü kaleme aldığım ve devamının bugün geleceğini belirttiğim “Ak Parti İzmir’de Neden Başarılı Olamadı” başlıklı yazım gündeme bomba gibi düştü. Yazımı okuyan onlarca İzmir ve çevre illerdeki Ak Parti yöneticileri, mahalle temsilcileri ve en önemlisi partiye gönül veren kişiler doğruları yazmamdan dolayı şahsımı tebrik etti. Bu tebrikler bana onur ve gurur verdi…
Ayıca haber portalımız gazetemizmir.com da yazımı okuyan binlerce okurumun paylaşımı, yorumu ve beğenileri, şahsıma inanmaları ve güvenmeleri beni azami derecede sevindirdi.
Gelelim Ak Parti’nin İzmir’deki başarısızlığına…
Şimdi Ak Parti İzmir il başkanı Bülent Delican’a açık ve net sorular soracağım. Kendisinden de sorduğum sorulara net cevaplar bekliyorum…
Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın İzmir’de gerçekleştirdiği teşekkür mitingindeki katılım azlığından neden İzmir Valisini sorumlu tuttunuz?
İzmir’deki Başbakanlık ofisinin açılışına neden İzmirlileri değil de sadece İzmir Valiliğine verdiğiniz isim listesini kabul ettiniz? Neden açılışa gelen yüzlerce insanı ve hatta il yönetiminizi bu açılışa kabul buyurmadınız? Neden yüzlerce İzmirliyi Konak meydanında bıraktınız?
Başta bazı yöneticileriniz olmak üzere mahalle temsilcilerinizin ve dahi şahsımın sizi aradığında neden telefonlara çıkmadınız? İşiniz var ise neden daha sonra geri dönmediniz?
Başta yürütmede olan başkan yardımcılarınız, üç belediye başkanınız ve birçok belediye meclis üyenizle aranız neden açık?
Ak Parti Genel Başkanı Sayın Ahmet Davutoğlu günde üç saat uykuyla gecesini gündüzüne katarak çalışıp yurdumun 81 vilayetinde mitingler düzenledi; halkı bilgilendirmek için elinden geleni yaptı. Peki, siz İzmir il başkanı olarak İzmir’de halka dönük kaç toplantı yaptınız?
Ak Parti haberlerine dönük değil de sizi pohpohlamaları adına haber portallarına kaç para verdiniz?
Adam gibi adam olan, yapılan temayül yoklamasından geçen İzmir milletvekili aday adaylarını genel merkez ve genel başkanınıza sundunuz mu?
İzmir’de partinize oy getirebilecek Ak Parti sevdalısı olan ve seçimlerde milletvekili aday adayı olan şahısları genel merkeze rapor ettiniz mi?
İzmir’de ikamet eden ve sayıları 300 bini bulan Mardinlileri neden hiçe saydınız?
Neden tabanınızla barışık değilsiniz?
Görüşlerine başvurduğum il yöneticileriniz partiye olan bağlılıklarından dolayı yanınızda yer alıyormuş bu doğru mu?
Yapmış olduğunuz her toplantıda sosyal medya ve haber portallarına itibar etmeyin ve okumayın tarzında talimat verdiğiniz doğru mu?
Her toplantınızda genel merkezdeki yöneticilerle aranızın iyi olduğunu söylemekten çekinmiyorsunuz. Aranızın kimlerle iyi olduğunu kamuoyuna açıklayabilir misiniz?
Yine her toplantınızda “aramızda İrlandalılar var” sözleriyle tüm yönetim kurulunu zan altında bırakıyorsunuz ya, bizlere bu İrlandalıların kim olduğunu açıklayabilir misiniz?
Seçim sürecinde canla başla çalışan Ak Parti yönetici ve üyelerine teşekkür etme zahmetinde bulundunuz mu?
Seçim giderlerini karşılamanız adına il başkanlığınıza ne kadar bütçe ayrıldı? Bu bütçeyi nerelere harcadınız?
Bastırdığını yüz bin el broşürünü neden çöpe attınız?
İzmir’de 300 bin oy kaybına sebep olmanıza rağmen sizi görev başında tutan, aranızın iyi olduğunu söylediğiniz genel merkez yöneticisini çok merak ediyoruz. Bu kişinin ismini bize açıklayabilir misiniz?
Genel merkeze gittiniz, temaslarda bulundunuz. Ankara dönüşünde, basına yakın tarihte revizyona gideceğiniz yönünde beyanlarınız oldu. Sayın başkan ilk önce kendinizi revize etmeniz gerektiğinin farkında değil misiniz?
Bir söz vardır bilir misiniz? Ön tekerlek nereye arka tekerlek oraya…
Paralel yapıyla ilgili kurunun yanında yaşı da yaktınız. 30 yıldır İzmir’de siyaset yapan köşe yazarı, TV programı yapımcısı olan şahsım sizi bu konu hakkında ikaz ettim lakin tecrübelerimi hiçe sayarak eşinize dostunuza katkı olması açısından makam mevki sahibi yaptınız. Neden bu davranışı sergilediniz?
Yukarıda sorduğum sorular sayfalar dolusu devam edebilir. Ve bu soruların cevapları Ak Parti’nin İzmir’de başarısız olmasının asli nedenleridir. Siyaset taban işidir, kuş kanatlarıyla uçar, şeyh müritleriyle şeyh olur. 17 ve 25 Aralık kumpası akabinde yapılan seçimlerde dahi başarı gösteren bir Ak Parti’nin İzmir’de 300 bin oy kaybına uğraması tesadüf eseri midir? Bu sorularım Ak Parti yöneticilerine, üyelerine ve genel merkezine arz olunur…
Her şey yurdum ve yurdumun insanları için…
Not: Daha birçok olumsuzluğu ve Alsancak Devlet Hastanesini kaleme alacağım. Kişilerin bilgisine arz olunur…

Yorumlar
Kalan Karakter: