Meclis Genel Kurulu darbe girişimi üzerine olağanüstü toplandı. Meclis Başkanı İsmail Kahraman'ın okuduğu dört partinin ortak bildirisinde "Demokrasi darbeyi yendi" denildi.
Meclis'te grubu bulunan siyasi partilerin genel başkanları 15 Temmuz darbe girişimine karşı konuşma yaptı. Başbakan Binali Yıldırım yaptığı konuşmada, "Tarihimizi değiştirdiniz" dedi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Darbeye direnme hakkı vurgusu" yaptı, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli "Uçurumdan döndük" ve HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken de "İşbirliğine varız" dedi.
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ve Diyanet İşleri Başkanı Prof. Mehmet Görmez de Meclis'e geldi.
TBMM Başkanı İsmail Kahraman başkanlığında yaptığı toplantıda şehitler içine saygı duruşunda bulunuldu, ardından İstiklal Marşı okundu. Kahraman, daha sonra İstiklal Marşı'nın diğer 8 kıtasını okudu. Oturuma katılan bütün milletvekilleri ayakta alkışladı.
Kahraman daha sonra yaptığı konuşmada şunları söyledi:
"Bütün millet olarak tek vücuduz. Milletimizi temsil eden bütün bu haziruna teşekkürlerimizi sunuyoruz. Yargıtay Başkanı ve yargı mensupları, yabancı misyon şefleri burada ve biz milletvekilleri olarak, hiçbir parti farkı gözetmeksizin yekvücut olarak buradayız.
Dün akşamdan beri çok gergin, çok acı verici, çok ibretli saatler yaşamış bulunuyoruz.15 Temmuz Demokrasi Bayramı'nın bir güzel tablosuyla karşı karşıyayız. Dileğimiz birliğimizin aynı şekilde devam etmesidir. Milletimize bu acıyı yaşatanlar müstehak oldukları cezaya çarptırılacaktır. Herkese geçmiş olsun diliyor, bir daha böyle kara günler yaşanmamasını diliyorum.
Bu bir tür terördür. Yaşanan kalkışma başarılı olamamıştır. Devlet bu olayın sorumlularının ve iç ve dış uzantılarının ortaya çıkmasını sağlayacaktır. Bunu hukuk içinde yapacaktır. Bu kalkışmayı yapanlar küçük bir azınlıktır. Emir ve komuta zincirinin dışına çıkmış devlete isyan etmişlerdir. Gereken yapılacaktır ve en ağır şekilde cezalandırılacaktır.
TBMM, burada bir demokrasi nöbetinde bulundu. Hiçbir parti farkı gözetmeksizin aynı ruhla bir arada bulundu.
Gazi Meclisimizin dik duruşuyla milli egemenliğe sahip çıktığı için saygılarımı sunuyorum. 15 Temmuz Demokrasi Bayramınızı kutluyorum."
Genel başkanlar konuştu
AK Parti Genel Başkanı, Başbakan Binali Yıldırım:
“Dün gece milletin bağımsızlığını, namusunu korumak için sokağa çıkan, tankların önünde kahraman olarak dikilen, o mübarek kanlarıyla milletin istiklalini muhafaza eden şehitlerimizi rahmetle, minnetle anıyorum. Hepsini bu yüce Meclis'in çatısı altından saygıyla, şükranla selamlıyorum. O kahramanların ailelerine sesleniyorum; üzülmeyin onlar peygamberlikten sonra en büyük payeye ulaştılar. O kahramanlar düne kadar sizin evlatlarınızdı, ancak bugün milletin evlatları olduklar. Türkiye Cumhuriyeti var oldukça isimleri yaşayacak. Yaralı kardeşlerimi selamlıyorum, acil şifalar diliyorum.
Milli iradeyi teslim almak isteyenler karşısında, sokağı teslim alan aziz milletimi bu yüce Meclis'in çatısı altından yürekten selamlıyor, böyle bir milletin evladı olmaktan gurur duyuyorum. Cumhurbaşkanımız, Başkomutanımız Recep Tayyip Erdoğan'a dik duruşundan dolayı teşekkür ediyorum. Siyasi parti genel başkanlarına dayanışmalarından dolayı teşekkür ediyorum. Emniyet teşkilatımıza polislerimin alnında öpüyorum. Peygamber ocağı TSK'nın vatanını, milletini, bayrağını seven demokrasiye gönülden bağlı her personelinin alınlarından öpüyorum.
Gazi Meclis 23 Nisan 1920 sonrası en sıkıntılı gecesini yaşadı. İşgal kuvvetleri Polatlı'ya kadar gelmişti ama bu Meclis'e dokunmadı. 1960'ta Meclis ruhuna saldırsalar bile bedenine dokunamadılar. 1980'de Meclis bombalanmadı. 28 Şubat'ta Meclis'e dokunulmadı. Dün gece öyle pervasızca bir saldırı gerçekleşti ki ruhunu ve bedenini hedef aldılar. Bunlar asker değil, asker kılığında teröristlerdir. Gözleri dönmüştü, gözlerini kan bürümüştü, ihanet ve haşhaş akıllarını teslim almıştı. Bilmedikleri şuydu; milletin evine dokunanın eli yanar, milletin evine el uzatanın eli kırılır. İşte daha 24 saat geçmeden elleri yandı, o bombalara basan elleri kırıldı. İnşallah ocakları da ebediyen söndü. Bugün burada tarihe bir not düşmek isterim. Bundan sonra 50 yıl, 100 yıl, 1000 yıl, bu Meclis'e kim el uzatırsa akıbeti aynı olacaktır. Hiçbir darbe, girişim yapanların yanına kar kalmadı, bundan sonra da kalmayacak. Ama geçiren olursa gözünün önüne bugün hayatları sönmüş darbeciler gelecek ve buna asla yeltenemeyeceklerdir.
Bugün yeni bir gün. Bugün büyük bir badirenin altında 79 milyonun tek yürek olduğu gündür. Bugün AK Parti'nin, CHP'nin, MHP'nin, HDP'nin, Meclis dışındaki bütün partilerin ortak sesle darbeye hayır dediği gündür. Milletimize, istiklalimize, devletimize ve milletimize yönelik bir saldırıda nasıl bir araya geldiğimizi bütün dünyaya gösterdik. Bugün bir milattır. Bu yeni bir sürecin başlangıcıdır. Bu ruhla bir terörü yeneriz, bu ruhla yaralarımızı da sararız. Bu birliktelik ruhuyla Türkiye'yi Gazi Mustafa Kemal'in işaret ettiği muassır medeniyetler seviyesine de çıkarırız.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu: Türkiye Cumhuriyeti bize altın tabak içinde sunulmadı. Acıyla, kanla, gözyaşıyla kurduk. yeniden bir devlet kurmak için verdiğimiz mücadele tüm dünyanın saygısını kazandı. Cumhuriyeti demokrasi ile taçlandırmak da cumhuriyeti kuranların vasiyetidir.
Demokrasiyi oluşturmak kolay değildir. Tarihin her evresinde bunu görürüz. Biz de ağır bedeller ödedik. Bu ağır bedeller hep darbe dönemlerinden sonra olmuştur.
Açıkça söyleyelim, dün yaşadığımız olay doğrudan bir darbe girişimidir. Cumhuriyetimize, tarihsel birikimimize yapılan bir darbedir. Bunun için biz Anayasamıza öyle maddeler koyduk ki değiştirilmesi teklif dahi edilemez. Her koşulda demokrasiyi, hukukun üstünlüğünü, laikliği savunmak ortak görevimizdir. Açık gönüllükle, grubum adına açıkça lanetliyoruz.
Olay hepimizde derin üzüntü yarattı. Ne mutlu ki bu süreç siyasette olması gereken ortak paydada bizleri birleştirdi. Bu Cumhuriyet ve demokrasiye olan bağlılıktır. Bu bize gurur ve onur veriyor. Bunu dilimizle değil, yüreğimizle de söylemeye devam edeceğiz.
Siyasi partilerin darbe karşısında gösterdiği ortak tavır, özeleştiri yapma fırsatını da sordu. Demokrasi geliştikçe Türkiye dünyanın saygın ülkelerinden biri olacaktır. Bu darbe girişimiyle ilgili her partinin özeleştiri yapması sorumluluktur. Bu darbe girişimiyle ilgili olmak, her darbe girişimine karşı olmak bu Meclis'in görevidir. Teröre karşı nasıl ortak tavır koyuyorsak, demokrasi üzerindeki vesayete karşı da ortak tavır koymalıyız. Demokrasi üzerinde kim olursa olsun demokrasi üzerindeki vesayete bu parlamento izin vermemelidir.
Korumaya yemin ettiğimiz demokratik, laik, hukuk devleti bunun anahtarıdır. Her milletvekilimiz el ele mücadele etti. Patlayan bomba altında demokrasiye sahip çıktılar. Uzlaşı kültürü içinde Türkiye'nin sorunlarını çözmek için birlikte çalışmak zorundayız. Yaşadığımız tüm sorunları tam demokrasi, daha fazla özgürlük içinde çözebiliriz. Demokrasiye yönelen her tehdit de Türkiye'ye yönelen tehdittir. Anayasa ve hukukun dışına çıkanlar bunun bedelini mutlaka ödemeliler.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli: Muhterem heyetinizle birlikle, bir ferdi olmakla onur duyduğum aziz milleti selamlıyorum. Her bir vatandaşıma şükranlarımı sunuyorum.
Dün gece demokrasiye darbe indirilmek istenmiştir. Milli varlığın tümden yıkılması maksadıyla, TSK içine sızmış bir avuç düşman işbirlikçisi milletimizin karşısına çıkmıştır. Genelkurmay Karargahı işgal edilmiş, Genelkurmay Başkanı yakalanmıştır. Düşmanlar gecemizi zehir etmiştir. Türk demokrasisi çok çetin bir imtihandan geçmiştir. ÇAtısı altında bulunduğumuz Gazi Meclis havadan bombalanmıştır. Emniyet binaları, devlet televizyonu, yollar, köprüler, havalimanları, askeri üsler ablukaya alınmış, saldırıya uğramıştır.
Tanklar sokaklara çıkmıştır. TBMM'nin bombalanması korkunç bir hainliktir. Böylesi bir çılgınlığı milli mücadele yıllarında yedi düvel bile yapmamıştır. Bu barbarlığa hiçbir odak cüret edememiştir. Gazi Meclis'e isabet eden her bomba 79 milyona değmiştir. Bu şerefsiz kalkışma yalnızca seçilmiş hükümeti değil, Türk milletini hedef almıştır.
Kanı bozuk çevre ve odaklar son kozlarını oynayarak, ülkemizi kaosa mahkûm etmek istemişlerdir. Bu kanlı, kalleş bir terör saldırısıdır. Bu saldır Türk askerinin içinden devşirilmiş, küçük bir grup tarafında icra edilmiştir. Demokrasi uçurumdan dönmüştür. Milli iradeye sürülmek istenen kara leke, milletimiz tarafından temizlenmiştir. Herkesin hissesine düşen dersi çıkarmasını umuyorum.
HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken: 15 Temmuz akşamı saat 10 sularında başlayan, hala bu saate kadar tehdit olarak varlığını devam ettiren bir darbe girişimiyle karşı karşıyayız. Bu darbeci anlayışını partim adına en sert şekilde kınadığımı ifade ediyorum. Hiçbir darbenin hiçbir gerekçesi olamayacağını ifade etmek istiyorum.
Böylesi saldırılar asla başarıya ulaşamayacaktır. Bu tarz saldırı yapmayı planlayanlar bilmelidir ki, Türkiye halkları darbeye asla boyun eğmedi, bundan sonra da asla eğmeyecektir. 1969, 1971, 1980'de ve 28 Şubat'ta görüşdüğü üzere askeri ve diğer yollarla gerçekleşen tüm darbelere karşı dimdik durulmuştur.
HDP bugüne kadar olduğu gibi tarihi direnişin misyonu olarak görevini yerine getirecektir. Her türlü işbirliğini gerçekleştireceğimizi ifade ediyoruz.
Bu katliamcı saldırıları amasız fakatsız kınıyoruz. Hükümetin demokratik siyasetin güçlendirilmesi için muhalefet partileri ile hareket etmesi son derece önemlidir. Ülkemizi demokrasi adasına dönüştürmek için önemli bir adımla karşı karşıyayız. Tüm siyasetin emek güçlerin tavrını olumlu bulduğumuzu ifade etmek istiyorum."

Yorumlar
Kalan Karakter: